Tel Avivdeki siyasi kaynaklar, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo arasında dün akşam Brükselde gerçekleşen toplantıda, İran etkinliğinin Suriye’den Lübnan’a kaymasına ilişkin gelişmelerin ele alındığını bildirdi. Görüşmenin her iki taraf için de oldukça önemli olduğunu belirten kaynaklar, toplantının Çarşamba günü yapılması gerektiğini fakat eski ABD Başkanı George H. W. Bush’un cenaze töreninin gününün belirlenmesinin ardından Pompeonun törene katılmak istemesinden dolayı, tarafların toplantıyı iki gün öncesine almaya karar verdiklerini kaydetti. İsrail ordusunun eski sözcüsü ve Yediot Aharonot gazetesinin web sitesinde askeri ve güvenlik konularında editör olarak çalışan Ron Ben-Yishai, Netanyahu ile Pompeo arasındaki görüşmenin, eski İsrail Başbakanı Ehud Olmertin Amerikan yönetiminin yetkilileriyle yaptığı görüşmeleri hatırlattığını söyledi. Bu toplantı Deyr-i Zor’daki bir Suriye tesisinin bombalanmasının hemen öncesinde gerçekleştirilmiş ve İsrail tarafından yapılan açıklamada ilgili tesisin yapım aşamasında olan nükleer bir reaktör olduğu kaydedilmişti. Ben-Yishai, Netanyahu ve Pompeo arasındaki görüşmenin gündemi hakkındaki hâkim varsayımın, “İranın Lübnanda inşa ettiği ve iyileştirmeye çalıştığı fabrikalar, Lübnan Hizbullah’ının elindeki füzelerin geliştirilmesi ve İsrail’de stratejik hedeflerin vurulması” olduğunu belirtti. İsrail kaynakları söz konusu hareketlilik ile son zamanlarda meydana gelen birtakım gelişmeleri irtibatlandırdı. Bu gelişmelerin başında, İranın iki gün önce Lübnan’a silah yüklü bir uçak göndermesi geliyor. Uçak, olağan uygulamasından farklı olarak Şam’a değil Beyrut havaalanına iniş yaptı. Tel Avivdeki güvenlik kaynakları, uçağın, roketleri modernize etmek ve iyileştirmek için gerekli yedek parçaları taşıdığını aktardı. Rusların Suriyedeki İsrail baskınlarına karşı söylemlerini sertleştirdiklerini ve son iki gün içinde Suriyede iki yeni baskın gerçekleştirdiklerini belirten kaynaklar, Hizbullah ve İsrail arasındaki karşılıklı tehditler ile çatışma riski hakkında yayınlanan video savaşına dikkat çektiler. Ben-Yishai’nin aktardığına göre kaynaklar, Netanyahu ve Pompeo arasındaki toplantının amacının, “İran ve Hizbullahın çabalarını engellemek için olası bir İsrail askeri operasyonuna hazırlık olduğu ihtimalini” uzak görmüyor. Netanyahu’nun, ABD’li bakan ve ona eşlik eden yetkililer ile birlikte “İran’ın son eylemlerini ve eylemlerinin boyutlarını” gözden geçirmesi ve BM Güvenlik Konseyine şikâyette bulunulduğu takdirde İsrail’in böyle bir askeri operasyon başlatması için destek talebinde bulunması bekleniyor. Ben-Yishai, Pompeo’nun konuyu Başkan Donald Trump ve Ulusal Güvenlik Danışmanı John Boltona ileteceğini, Netanyahunun beklentilerini uluslararası arenada İsrail’e destek sağlamak için bir öneriyle birleştireceğini ve herhangi bir askeri operasyon öncesinde İranın son kez uyarılacağını tahmin ediyor. Ayrıca söz konusu toplantının gizli tutulabileceğini belirten Ben-Yishai, sadece Netanyahu ve Pompeo arasındaki toplantının yayınlanmasının, İsrail’in Lübnan’a ve İran’a gönderdiği mesajın bir parçasını teşkil edeceğini ve herhangi bir operasyonun başlatılmasını engelleyebileceğini söyledi. Ancak bu gelişmeler şu anda İsrail ordusunun ve istihbarat servislerinin sessizliği ile karşı karşıya. İsrail askeri liderliğine yakın bazı kimseler, durumun bu kadar tehlikeli olmadığını ve Netanyahunun yolsuzluk davasına ilişkin sıkıntısının üzerini örtmek için gergin bir askeri atmosfere sığındığına dair endişeler olduğunu kaydetti. Şimdiye dek bilinen o ki, İsrail ve Hizbullah en azından şu aşamada savaşla ilgilenmiyorlar. Bunun farkında olan Ben-Yishai şu açıklamalarda bulundu: “İsrail ile Hizbullah arasındaki herhangi bir savaş veya askeri bir operasyonun zamanlamasının İsrail kamuoyunun bakış açısından sorunlu olduğunu söyleyebilirim. Netanyahu, 4 bin dosyaya ilişkin polis soruşturmasının sonuçlarının yayınlanmasının ardından Lübnan veya Suriyeye yönelik bir askeri harekât emri verdiği takdirde, İsraildeki kamuoyunun nazarını kendisinin içinde bulunduğu durumdan (yolsuzluk ve rüşvet suçlamaları) başka yere yönlendirmekle suçlanacak. Ayrıca kendisi başbakanlık koltuğunda kalırken İsrail savaşçılarını kurban etmekle itham edilecek. Bundan dolayı o veya bu şekilde bir karar vermekte zorlanacağını tahmin ediyorum. Bunun için başbakan ve güvenlik bakanı olarak aldığı herhangi bir karar hakkında kabineden kesin bir onay alması gerekecek.” Pompeo ile görüşmesinde Netanyahu’ya, Mossad Başkanı Yossi Kohen, Ulusal Güvenlik Konseyi Başkanı Meir Ben-Şabbat ve onun askeri sekterinin bulunduğu bir yüksek güvenlik delegasyonunun eşlik etmesi de dikkat çekici noktalardan biri. Netanyahu Pazartesi günü Brüksele gitmeden kısa bir süre önce yaptığı açıklamada, “Pompeo ile bir araya geleceğim. Çünkü Amerikalı dostlarımızla sürekli temas halindeyiz” ifadelerini kullanmış ve “İran ve kuzeydeki İran yanlısı örgütlerin düşmanca faaliyetlerinin önüne set çekmek için birlikte gerçekleştirebileceğimiz eylemleri, bölgesel gelişmeleri ve elbette başka konuları da görüşeceğiz” demişti. İsrail basını, Eylül ayı ortalarında Rus İl-20 uçağının düşürülmesinin ardından Rusya’nın İsraile karşı olan tutumunu şiddetlendirmesinden bu yana, İsrail’in İran’a karşıtı çabalarının Suriye’den Lübnan’a uzandığını kaydediyor. Güvenlik kaynakları, İsrail’in geçtiğimiz Perşembe günü Suriye’deki bölgelere düzenlediğini saldırının Rus kısıtlamaları nedeniyle oldukça sınırlı olduğunu aktardı. Bu nedenle İsrail’in İran askeri projesine karşı olan eylemlerine geri dönmesi, Tahran’ı faaliyetlerinin önemli bir bölümünü Suriye’den Lübnan’a aktarmaya sevk etti.
مشاركة :