Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Avn ve yeni hükümeti kurmaktan sorumlu Başbakan Saad Hariri’nin mevcut krizin çözümüne yönlik gerçekleştirdikleri görüşmelere dair açıklamanın bugün yapılması bekleniyor. Hariri’nin açıklamayı önümüzdeki saatlerde, Londra dönüşü yapacağı beliriliyor. Lübnan’da 8 Mart Bloğu Sünni milletvekillerinin hükümetteki dağılımına yönelik oluşan düğüm ülkede krize neden olmuştu. Başta Hizbullah olmak üzere bazı kesimler, Cumhurbaşkanı Avn ve ekibinin (Dışişleri Bakanı ve Özgür Yurtsever Hareket lideri Cibran Basil) 11 bakanlığa dair verdiği öneriyi reddetmişti. Cumhurbaşkanı Mişel Avn ve Başbakan Hariri arasında gerçekleşen görüşmelerin nihai sonuçlarının ve anlaşmaya varılan noktaların duyurulmasına az bir sür kala Güçlü Lübnan bloğundan Milletvekili Allan Avn “Herhangi bir taraf geri çekilmediği sürece hükümet yolu kapalı olacak” değerlendirmesinde bulundu. Şarku’l Avsat’a konuşan Allan Avn şu ifadeleri kullandı: “Cumhurbaşkanı, durumu kurtarmak ve hükümeti kurmak için son fırsatı değerlendiriyor. Hedefe ulaşılırsa adım atılabilir. Ancak durum aynı olumsuzlukta devam ederse herkes başvurulacak seçeneklerin kalmadığını biliyor.” 8 Mart’taki ve Hizbullah’a yakın isimler pozisyonlarına bağlılıklarını sürdürürken Avn ve ekibinin önerisini reddediyorlar. Bu çerçevede Hizbullah’ın hükümeti ciddi bir şekilde bozmak için yeni yöntemler aradığı yönünde yorumlar yapılıyor. Milletvekili Allan Avn konuya dair şunları söyledi: “Muhakeme, niyete göre olamaz. Hizbullah daha önce 11 bakanlığa sahip Cumhurbaşkanı ve Güçlü Lübnan bloğuna itirazı olmadığını duyurdu. Başbakan Hariri de zaten bu formül uyarınca bir hükümet ortaya koydu.” Cumhurbaşkanı’na yakın bazı kesimler de çözüm yolunun halen kapalı olduğunu belirtirken Hariri’nin ekibinin Başbakan’ın Londra’da gündeme getirdiği başlıklara ilişkin bilgileri olmadığını aktardı. Aynı şekilde Müstakbel Hareketi’nden üst düzey bir kaynak da Hariri’nin kendisi ve Cumhurbaşkanı arasında “Hizbullah’a bağlı Sünni milletvekilleri krizine ilişkin” yaşananlara ilişkin iyimser olduğuna dikkat çekti. Söz konusu kaynak Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada şunları aktardı: “Başbakan’ın bağımsız Sünni milletvekilleriyle görüşme meselesi, hükümet krizinin gerçek nedeni değil. Bu tür bir görüşme ancak sorunun çözümüne katkı sağlanması ve bazı şartlardan taviz verilmesi durumunda gerçekleşebilir. Ancak bakanların hükümetteki temsiline ilişkin ısrar ve parlamento bloğu olarak tanım dayatması, hükümeti kurma çabalarına fayda getirmez. Esas soru, Hizbullah’ın hükümeti mi yoksa milletvekilleri için bozulma girdabının devamlılığı mı istediğiyle ilgili. Bu durum, Avn’ın Hizbullah heyeti ile gerçekleştireceği görüşmenin sonuçlarına bağlı. Başbakan Hariri’nin Cumhurbaşkanı Avn ve ekibinin 11 bakanlığa ulaşmasına dair herhangi bir sorunu yok. Ancak tabii 6 milletvekilinden en az birinin hükümette yer alması ikileminin bu yıl çözüme kavuşturulması halinde Hizbullah’ın yeni bir sorun yaratmak istememesi durumunda.. Hükümeti engelleyen şu an Hizbullah isimli bir partidir. Çünkü Avn ve Hariri arasındaki uzlaşı tamam. Hükümetin oluşum kararnameleri yazılı ve hazır. Ancak Hizbullah, bakanlarının isimlerini vermeyi reddettiğini açıkladığında süreç durdu. Elbette Cumhurbaşkanı’nın bu dönemde yaşanılan duraksama konusunda hiçbir ilgisi yok. Ancak Hariri de görevinin engellenmesi konusunda rahat değil.” Müstakbel Hareketi Genel Sekreteri Ahmed Hariri de yaptığı açıklamada artan gerilime ilişkin şunları söyledi: “Başbakan Saad Hariri, Hizbullah’ın ve temsil ettiği milletvekili grubunun iradesine tabi olmayacak. Bu durum, yarın veya 100 yıl sonra da aynı kalacak. Saad Hariri, Hizbullah tarafından tanımlanmış bir hükümete girmeyecek. Kendi hükümeti hazır. Cumhurbaşkanı, Temsilciler Meclisi Başkanı ve ilgili tüm taraflar herhangi bir konuşmanın fayda vermediğini biliyor. Cumhurbaşkanı Avn, bir çözüm bulmaya çalışıyor. Biz de onun yanında hükümet için çaba sarf ediyoruz.” Danışma Bloğu üyesi olan Milletvekili Cihad el-Samad da konuya dair şu değerlendirmelerde bulundu: “Blok, üyelerinden en az birinin hükümetteki dağılım pozisyonuna bağlı. Cumhurbaşkanı Avn, bizi ‘ekonomik durum ve Hizbullah Genel Sekreteri’nin büyük bir sorumluluk taşıdığı’ konularında bilgilendirdi. Sünni toplumun payının ne Hariri’nin ne de Güçlü Lübnan bloğunun payı içerisinde olmasını kabul ediyoruz. Aynı şekilde ben de etkisiz 3 bakanlığın Hizbullah’a verilmesini kabul etmiyorum.”
مشاركة :