Suudi Arabistan, ABD Senato’sunun temelsiz iddialara ve suçlamalara dayanan tutumunu kınadı. Senatonun, ülkenin iç meselelerine bariz müdahalede bulunduğunu vurgulayan Krallık, bu durumun kabul edilemeyeceği ve Suudi Arabistanın rolünün hem bölgesel hem de uluslararası düzeyde etkin olduğu açıklamasında bulundu. Suudi Arabistan Krallığı, durumun iki ülke arasındaki önemli stratejik ilişkilere olumsuz etkilerinin önlenmesi için ABD’deki iç siyasi tartışmalara dahil olmamayı umduğunu belirtti. Senato’nun tutumunun Suudi-Amerikan ilişkilerinde bir çatlak oluşmasını isteyenlere yanlış mesajlar gönderdiğini kaydetti. Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığından resmi bir kaynak, Krallık’ın ABD ile ilişkilerini sürdürme ve geliştirme konusundaki kararlılığını ve arzusunu vurgulayarak müttefik ve dost bir ülkedeki saygın bir kurumun üyeleri tarafından takınılan tutum karşısında ülkesinin duyduğu şaşkınlığı dile getirdi. Ayrıca her iki ülkenin ve halklarının çıkarlarına hizmet etmek için on yıllar boyunca inşa edilen derin politik, ekonomik ve güvenlik bağlar olduğunu kaydetti.Kaynak sözlerini şöyle sürdürdü: “Krallık, kendi iç meselelerine yönelik herhangi bir müdahaleyi, Kral Selman bin Abdülaziz ve Veliaht Prens Muhammed bin Selman tarafından temsil edilen liderliğine yönelik saldırıyı veya egemenliğini ve statüsünü zayıflatmaya yönelik herhangi bir hareketi reddettiğini vurguluyor. Aynı zamanda böyle bir tutumun gerek bölgesel ve Arap, gerekse de İslam dünyası ile uluslararası düzeydeki liderlik rolünü etkilemeyeceğinin altını çiziyor. Arap ve İslam dünyasında öncü bir rol oynamaya devam eden Suudi Arabistan, tüm Müslümanların kalplerinde özel bir yere sahiptir. Çünkü Suudi Arabistan, Ortadoğu ve dünyada istikrarın dayanağı, bölgesel ve uluslararası düzeyde barışı ve güvenliği hakim kılma çabalarının temel taşı haline gelmiştir. Ayrıca Krallık, üreticilerin ve tüketicilerin çıkarları doğrultusunda enerji piyasaları dengesini koruyarak uluslararası ekonomiyi istikrara kavuşturmada öncü bir role sahiptir.” Krallık askeri, güvenlik, finans ve entelektüel alanlardaki terörle mücadeleye yönelik uluslararası çabalara ve dünya üzerindeki birçok masum insanın hayatının korunmasına öncü katkılarda bulunmayı sürdürüyor. Suudi Arabistan bu bağlamda, terörle mücadele için İslami Askeri Koalisyon’un kurulmasına öncülük ederek DEAŞ ile mücadele eden ABD liderliğindeki Uluslararası Koalisyon’a aktif olarak katıldı. Müttefiki ve ajanları aracılığıyla bölgeyi istikrarsızlaştırmayı amaçlayan İranın olumsuz faaliyetleri karşısında ABD’nin yanında yer alarak kararlı ve net bir tutum sergiledi. Kaynak, Krallık’ın Körfez Girişimi ve Yürütme Mekanizması, Ulusal Diyalog Konferansının sonuçları ve Güvenlik Konseyi’nin 2216 sayılı kararı gibi referanslar çerçevesinde Yemen krizine siyasi bir çözüm bulma çabalarını sürdürdüğünü vurguladı. Ayrıca Krallık’ın Yemen’deki insani durum hususunda önemli bir sorumluluk üstlendiğini ifade eden kaynak, bu bağlamda Kral Selman Yardım ve İnsani Çalışmalar Merkezi tarafından Yemen’in bütün bölgelerine yardımlarda bulunulduğunu ve ihtiyaç sahiplerine yardım ulaştırmak için ilgili uluslararası kurum ve kuruluşlar ile iş birliği yapıldığını belirtti. Kaynak ayrıca Suudi Arabistan vatandaşı Cemal Kaşıkçı’nın başına gelenlerin kabul edilemez bir suç olduğunu ve yaşananların Krallık’ın politikasının ve kurumlarının yaklaşımı ile hiçbir şekilde ilişkili olmadığını bir kez daha dile getirdi. Krallık’ın ABD ile ilişkilerini sürdürmeye ve her alanda geliştirmeye istekli olduğunu kaydeden kaynak, ABD hükümetinin ve ihtiyatlı kurumlarının son gelişmelerle ilgili tutumunu takdir ettiklerini ifade etti.