Çavuşoğlu: Seçimleri kazanırsa Esed ile çalışabiliriz

  • 12/17/2018
  • 00:00
  • 1
  • 0
  • 0
news-picture

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye’nin, Suriye’de Birleşmiş Milletler (BM) gözetiminde gerçekleştirilecek demokratik ve güvenilir bir seçimi kazanması halinde Beşşar Esed’le çalışabileceğini açıkladı. Çavuşoğlu, önceki gün Katar’da düzenlenen 18. Doha Forumunun özel oturumunda yaptığı açıklamada, “Suriye’de demokratik ve güvenilir seçimler olur ve Beşşar Esed kazanırsa, o zaman Esed’le birlikte çalışmayı herkes düşünmeli. Suriye’de BM gözetiminde yapılacak demokratik ve güvenilir seçimleri kazanması halinde Beşşar Esed’le birlikte çalışabiliriz. Şu an yapmaya çalıştığımız şey, ülke için bir anayasanın oluşturulması. Bir anayasa taslağını kendileri oluşturmalılar. Sonra ülkenin seçimlere hazırlanması gerekir. Bu süreç, Birleşmiş Milletler’in (BM) gözetimi ve şemsiyesi altında olmalı” diye konuştu.Demokrasi vurgusu Bakan Çavuşoğlu açıklamasının devamında ise, “Şeffaf ve demokratik seçimler olmalı. En nihayetinde seçimlerden sonra ülkeyi kimin yöneteceğine karar verecek olan Suriye halkıdır. Eğer güvenilir ve demokratik seçimler yapılırsa, Esed bir kez daha başkan olsa bile herkesin bu sonucu kabul etmeyi düşünmesi gerekecektir” diye konuştu TBMM Başkanı Binali Yıldırım, Ağustos ayında yaptığı bir açıklamada, Esed’in ülkede geçici başkan olarak kalabileceğini, bunun ötesinde ‘Suriye’nin geleceğinde bir taraf olarak kalamayacağını’ ifade etmişti.Erdoğan’ın Esed mesajı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da, Eylül ayında yaptığı bir konuşmada, “Suriyede Esedle yürümek kesinlikle mümkün değildir. 1 milyona yakın vatandaşını öldürmüş olan bir Suriyenin başkanıyla nasıl olacak da geleceği kucaklayacağız? Çünkü Esed, kesinlikle açık ve net söylüyorum, devlet terörü estirmiş aslında bir teröristtir” demişti. Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Kasım’da Sputnik’in Türkçe Servisi’ne yaptığı açıklamada, farklı tarihlerde Türkiye ile Suriye heyetleri arasında İranın başkenti Tahranda 6 görüşme yapıldığını öne sürmüştü. Perinçek, görüşmelerin "Erdoğan yönetiminin talebi" üzerine gerçekleştiğini kaydetmişti.Fırat’ın doğusuna operasyon Öte yandan geçtiğimiz günlerde Fırat’ın doğusuna yönelik operasyon sinyali veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, önceki gün İstanbul’da yaptığı konuşmada, Suriye’nin kuzeyinde Türkiye’nin muhtemel operasyonuna karşı savunma hatları oluşturmaya başlayan Kürt güçlerini işaret ederek, “Her zaman teröristlerin beynindeyiz, onların açtıkları çukurlara onları gömüyoruz, gömmeye devam edeceğiz” dedi. Türkiye, Suriye’nin kuzeyindeki Kürt güçlerine yönelik beklenen operasyon için ABD liderliğindeki DEAŞ Karşıtı Uluslararası Koalisyon ve Rusya ile koordinasyon içerisinde olduğunu bildirdi. 18. Doha Forumuna katılan Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, “Biz, DEAŞ Karşıtı Koalisyonun bir parçasıyız ve bu terör örgütüyle mücadeleye destek veriyoruz. İşte bu nedenle çalışmalarımızda koordinasyonu sağlamak istiyoruz. Olası bir saldırıyı önlemek adına askerlerimiz, ABD, Koalisyonun diğer üyeleri ve aynı şekilde Rusya ile yakın temas halindeler. Çatışmaları önlemek için özel mekanizmalarımız var. Operasyonu özellikle biz koordine edeceğiz. Sınırlarımızda bir terör örgütünün varlığına izin veremeyeceğimizi tüm açıklığıyla vurguladık. Suriye’nin kuzeydoğusundaki toprakların PKK’nın kontrolüne girmesine izin veremeyiz” şeklinde konuştu.Erdoğan-Trump görüşmesi Kalın, Cuma günü Erdoğan’ın ABD Başkanı Donald Trump ile yaptığı telefon görüşmesinde, Kürt güçlerinin ABD desteğiyle varlığını güçlendirmesi konusunda duyduğu endişeyi aktardığını söyledi. PYDnin eski eş başkanı Salih Müslim, Türkiye’nin Fırat’ın doğusuna yönelik tehditlerini “psikolojik savaş” olarak niteledi. PYDnin yarı resmi ajansı Hawar Haber Ajansına konuşan Müslim, “Türkiye’nin bazı pervasız eylemlerini hayata geçirmesi halinde, Kürt halkının Türkiye’nin tehditlerine karşı öz gücüne dayanması gerekir. Demokratik haklar elde etmek için halkımızın önünde direniş ve kararlılıktan başka bir seçenek yok. Türkiye tarafından yöneltilen tehditler psikolojik savaşın bir parçasıdır. Bu savaş, askeri savaştan bile daha tehlikelidir. Yanıtımız çok sert olacak” ifadelerini kaydetti. Türkiye’nin Uluslararası Koalisyondan taviz koparmak için tehdit dilini özellikle seçtiğini belirten Müslim, “Kürt halkının dostları” diye nitelediği çevrelere, bölgedeki Kürtlere karşı sorumluluklarını yerine getirme çağrısında bulundu.Rojava Peşmergeleri seçeneği Diğer yandan Kürt bir kaynak, ABD’nin, Türkiye’nin güney sınır hattında YPG’nin kontrolündeki bölgelere yerleştirmek üzere Rojava Peşmergeleri seçeneğine başvurabileceğini söyledi. Irak’ın DEAŞ’la mücadelesinde aktif olarak yer alan Rojava Peşmergeleri, Suriye’de krizin patlak vermesinin ardından Suriye ordusundan ayrılarak Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Peşmerge Bakanlığı bünyesinde Avrupalı uzmanlarca eğitilen muhalif Kürt savaşçılardan oluşuyor.AB’den tepki AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini, Cumhurbaşkanı Erdoğanın kısa bir süre içinde başlayacağını duyurduğu sınır ötesi terör operasyonun endişe kaynağı olduğunu söyledi. Mogherini, "Türkiye AB’nin bölgedeki kilit öneme sahip ortağıdır. Ayrıca Suriye krizinin çözümünde ve bölgede çok önemli bir aktör. AB, Suriyede şiddetin son bulmasını, ülke ve bölge genelinde istikrarın hakim olmasını arzuluyor. Bu nedenle Türk yetkililerin koalisyonun DEAŞ’a karşı çabalarını baltalayabilecek ya da Suriyede ek istikrarsızlık tehdidi oluşturabilecek her türlü tek taraflı eylemden çekinmesini bekliyoruz” ifadelerini kullandı.

مشاركة :