Yemen hükümeti ile Husiler arasında imzalanan Stockholm Anlaşması dün uluslararası denetimin çatısı altında pratiğe geçirildi. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK), silahlı oluşumların şehrin ve limanların dışına konuşlandırılması sürecinin izlenmesi için Hudeyde’ye uluslararası gözlemcilerin gönderilmesi kararını kabul etti ve çatışma taraflarına ateşkese uymalarının gerekliliğine ilişkin bir mektup gönderdi. Güvenlik Konseyi, tanık olunan ikili bir bölünmenin ardından 2451 sayılı kararı kabul etti. Özellikle ABD ve Kuveyt tarafından temsil edilen bir taraf, Stockholm anlaşmalarını destekleme kararını sınırlamaya çalışırken, diğer taraf ise İngiliz taslak kararındaki karar metnine diğer siyasi ve insani unsurları eklemeye çalıştı. İki taraf arasındaki anlaşmazlık, ABD’nin ve İngiltere’nin taslak kararına karşı bir başka taslak karar sunmasına neden oldu. Ancak Cuma sabahına kadar süren istişarelerin ardından teklifler arasındaki boşluk kapatıldı. Güvenlik Konseyi üyeleri, karar üzerine yapılan oylama sonrasında Stockholm Anlaşmasının uygulanmasına tam destek verdiklerini belirterek, tarafların zaman çizelgelerine uymalarının gerekliliğini ve bir sonraki istişare turunda tartışılacak diğer konuların takip edilmesi ihtiyacını vurguladılar.Kuveyt Kuveytin BM Daimi Temsilcisi Mansur el-Uteybi, Güvenlik Konseyi’nin birliğini ortaya koyan kararı memnuniyetle karşıladı ve Yemende barışçıl bir çözüme ulaştıracak gerçek ve mükemmel bir fırsatın bulunduğu mevcut aşamanın önemini vurguladı. Ayrıca Kuveyt’in BM ve BM Yemen Özel Temsilcisi Martin Griffiths’in üç referansı temel alan politik bir çözüme ulaşma çabalarını desteklediğini dile getirdi.İngiltere İngilterenin BM Daimi Temsilcisi Karen Pierce, karardan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, tarafların tüm kararlara uymaları ve Yemen’de insani erişimin kolaylaştırılması gereğini vurguladı.ABD ABDnin BM Daimi Temsilciliği Siyasi Koordinatörü Rodney Hunter, Stockholm Anlaşmasının Yemendeki siyasi bir çözüme doğru atılan önemli bir ilk adım olduğunu vurgulayarak, önceliğin Hudeyde ateşkes anlaşmasının uygulanması olduğunu ifade etti. Ayrıca ABD’nin, tarafların anlaşma taahhüdüne uymadaki başarısını yakından takip edeceğini kaydederek, önümüzdeki haftalarda herkesin sıkı çalışması gerektiğini söyledi.Yemen Yemenin BM Daimi Büyükelçisi Abdullah el-Saadi, Güvenlik Konseyinin kararından duyduğu memnuniyeti dile getirerek, alınan tüm kararların Güvenlik Konseyi tarafından takip edilmesinin önemine dikkat çekti. Ayrıca hükümetin, siyasi sürece ilişkin üç referansa ve hükümetin Stockholm Anlaşmasında yer alan her şeye tam bağlı olduğunu yineleyerek, uluslararası topluma “darbe tarafının işlenen ihlalleri” izlemesi çağrısında bulundu. Bunun yanı sıra Yemen hükümetinin, “Husi milisleri Hudeyde’den ve limanlardan çekilmemesi ve yetkili makamların Yemen yasalarına uygun olarak liman idaresine atanmasının gerçekleşmemesi halinde bir sonraki istişare turunun olmayacağına” dair tutumunu hatırlattı. 2451 sayılı karar, BM Genel Sekreterinin, bu kararın alınmasından itibaren 30 gün boyunca “Stockholm Anlaşmasının derhal uygulanmasını izlemek, desteklemek ve kolaylaştırmak” için ilk ekibi oluşturmasını ve konuşlandırmasını öngörüyor. Ayrıca BM’den koordinasyon komitesine başkanlık etmesi ve bir hafta içinde bunun uygulanmasına ilişkin Güvenlik Konseyine bilgi vermesi isteniyor. Bunun yanı sıra BM Genel Sekreteri’nden, 31 Aralıktan önce mümkün olan en kısa sürede, BM’nin Stockholm Anlaşmasını nasıl destekleyeceği üzerine teklif sunması isteniyor. Kararda, BM’nin görevi, “ateşkes anlaşmasının şehirdeki ve limandaki askerlerin yeninden konuşlandırılmasının etkin bir şekilde izlenmesi, üç limanın yönetimi ve denetimi hususunda Yemen Kızıldeniz Limanları Kurumu’nun desteklenmesinde öncü rol oynanması, şehirdeki ve limanlardaki BM varlığını güçlendirilmesi ve haftalık olarak Güvenlik Konseyine rapor verilmesi” olarak öngörülüyor. Karar, tarafların BM’nin Hudeyde’deki rolünü kolaylaştırmaya ve desteklemeye yönelik taahhütlerini hatırlatarak, bu görevleri yerine getirme hususunda BM’ye yardımcı olmaları için diğer devletlere çağrıda bulundu. Ayrıca Genel Sekreterden, kararın uygulanmasındaki ilerlemeye ve tarafların herhangi bir şekilde yükümlülüklerini ihlal etmesine ilişkin bir sonraki bildirime kadar haftalık rapor vermesi talep edildi.2451 sayılı kararda neler var? 2451 sayılı kararda, Güvenlik Konseyinin Yemen hükümeti ile Husiler arasında Stockholmde gerçekleştirilen istişareleri memnuniyetle karşıladığı belirtildi ve iki taraf arasında yapılan anlaşmalara destek verdiği vurgulandı. Ayrıca taraflara bu ayın 18’i olarak öngörülen zaman dilimi çerçevesinde Stockholm Anlaşmasını uygulamaları ve askerleri ateşkesin başladığı tarihten itibaren 21 gün içerisinde şehrin dışında kararlaştırılan bölgeye konuşlandırmaları çağrısında bulundu. Şehre ve limanlara yeni askeri takviyeler gönderilmemesinin gerekliliğine dikkat çekilen kararda, Stockholm Anlaşmasına göre şehirdeki herhangi bir askeri oluşumun kaldırılması yükümlüğüne uyulması vurgulandı. Kararda ayrıca, taraflara herhangi bir ön şart olmaksızın BM elçisi ile birlikte yapıcı ve iyi niyetli bir şekilde çalışmaya devam etmeleri çağrısında bulunuldu. Kararda, BM elçisinin Stockholmdeki müzakere çalışmaları çerçevesinin sunumu ve siyasi bir çözüme yönelik resmi müzakerelerin yeniden başlatılmasını sağlamak için bir sonraki turdaki çerçeveyi tartışma planı memnuniyetle karşılandı. Kararda, ülkenin geri kalanına insani yardım, malzeme ve personellerin erişimi için sürekli ve engelsiz bir akışa ihtiyaç olduğu ifade edildi. Ayrıca, Yemen hükümetine ve Husilere “yardımların ulaşmasına ilişkin idari engelleri kaldırmaları, tüm liman ve güzergâhların etkin ve sürdürülebilir bir şekilde çalışmasını sağlamaları ve Sana Havaalanını ticari uçuşlar için yeniden açmaları” çağrısında bulunuldu. Taraflardan Yemen ekonomisini ve Yemen Merkez Bankasını güçlendirmek için özel elçi ile birlikte çalışmalarını ve kamu görevlilerine maaş ve tazminat ödemelerinin talep edildiği kararda, uluslararası finans kurumlarına özel elçinin talebi üzerine bu konuda gerekli yardımı sağlaması için çağrıda bulunuldu. Uluslararası toplumdan ise 2019 insani yardım planı için daha fazla fon sağlamaya odaklanması talep edildi. Yemen hükümeti, “uluslararası toplumun Yemenin birliğini, egemenliğini ve toprak bütünlüğünü bir kez daha vurguladığı ve kararlaştırılan üç referansa dayanarak kapsamlı bir siyasi çözüme ulaşma gereğinin belirtildiği” Güvenlik Konseyi kararının memnuniyetle karşılandığı ifade edildi. Yemen resmi ajansı (SABA) tarafından yayınlanan bir habere göre, öngörülen zaman çizelgeleri çerçevesinde tarafların Stockholm Anlaşmasına uyma çağrısı Yemen hükümeti tarafından memnuniyetle karşılandı.Suudi Arabistan Suudi Arabistan, BM Daimi Heyeti tarafından yayınlanan bir açıklama ile karardan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Kararda şu ifadelere yer verildi: “Karar, Suudi Dışişleri Bakanı Adil el-Cubeyr, Suudi Arabistanın BM Daimi Elçisi Abdullah el-Muallimi ve BM Suudi Misyonu üyelerinin şahsında temsil edilen Suudi diplomasisinin çabalarını ve bunun uluslararası toplumun kararları üzerindeki doğrudan etkisini teyit ediyor. ABD ve Kuveyt’i, Yemen halkının çıkarları ve uluslararası barış ve güvenliğin korunmasına yönelik çabalarından dolayı takdir ediyoruz.” Suudi Arabistan’ın Yemen Büyükelçisi Muhammed Al Cabir, Twitter hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, Husi milislerinin herhangi bir siyasi adım öncesinde ateşkesin başladığı tarihten itibaren 21 gün içerisinde şehrin dışında kararlaştırılan bölgeye konuşlandırmalarını öngören 2216 sayılı kararın etkinleştirilmesinin “koalisyon için yeni bir diplomatik başarı olduğu” değerlendirmesinde bulundu.İngiltere Dışişleri Bakanı Jeremy Hunt ise şu açıklamalarda bulundu: “Bu karar Yemendeki barış yolunda atılmış önemli bir adımdır. Güvenlik Konseyi’nin kesin desteği, kuşkusuz uluslararası toplumun çatışmaya ilişkin siyasi çözümü tamamen desteklediğini ispatlıyor. Şimdi tüm çabalarımızı, Yemen halkının acil insani ihtiyaçlarının karşılanmasına ve tarafların Stockholmde imzaladığı tarihi anlaşmaların uygulanmasına odaklamalıyız. Yemende yaşanacak daha fazla yıkımın önüne geçmek için önümüzde bir fırsat var. İngiltere, bu korkunç çatışmaya son vermek için tüm diplomatik ve insani yardım araçlarını kullanmaya devam edecektir.”Husiler anlaşmayı ihlal ediyor Yemendeki meşruiyeti destekleme koalisyonu sözcüsü, uluslararası toplumun Husilerin ateşkes ilanına uymasını sağlamaktan sorumlu olduğunu ve İsveç istişareleri sırasında imzalanan anlaşmaların Husiler tarafından ihlal edildiğini belirterek, ihlallerin, sözleşmenin yürürlüğe girdiği ilk dakikalardan başladığına dikkat çekti. Sözcü, el-Arabiye ile yaptığı bir telefon görüşmesinde, Yemen ulusal ordusunun ateşkese ve İsveç anlaşmasının şartlarının uygulanmasına ilişkin bağlılığına yönelik desteği dile getirdi. Ayrıca son 72 saat içinde Husiler tarafından işlenen 62 ihlal tespit edildiğini belirterek, bunlar arasında çeşitli silahlar ile gerçekleştirilen bombardımanların bulunduğunu da sözlerine ekledi. Şarku’l Avsat’a konuşan Yemen Gençlik ve Spor Bakanlığı Müsteşarı Hamza el-Kemali, Yemenlilerin Husilere güvenmediklerini belirterek, “Son değişikliklerden sonra alınan kararın doğru bir şekilde verildiğini düşünüyorum. Bununla birlikte sürecin gerçek bir uluslararası kontrol ile ilerlemesini istiyoruz. İtaatsizlik etmeleri durumunda Husilerin cezalandırılmaları gerekir” dedi.Yemen hükümetinin halkı için teklifleri Yemen hükümetinden yapılan açıklamada, Stockholm’deki istişareler sırasında Yemen halkının acılarını hafifletmek için birçok teklifte bulunulduğu kaydedildi. Yemen hükümeti tarafında teklif edilen söz konusu öneriler arasında, “Sana havaalanının uluslararası uçuşlar için açılması, finansal kurumların ve tüm devlet çalışanlarının maaşlarının ödemesini sağlamak için Adendeki Yemen Merkez Bankasını desteklenmesi” gibi maddeler yer aldı. Hükümet ayrıca, Stockholm Anlaşmasında yer alan her şeye olan bağlılığını teyit etti ve uluslararası topluma, darbeci milisler tarafından yapılan ihlalleri izlemesi çağrısında bulundu. Yemen hükümeti, BM elçisinin çabalarına olumlu olarak katılmaya hazır olduğunu belirterek, milislerin Hudeyde şehrinden ve limanlarından çekilmesine ve yetkili makamların Yemen yasalarına uygun olarak liman idaresine atanmasının gerçekleşmesine kadar yeni bir istişare turu düzenlemenin hiçbir anlamı olmadığını ifade etti. ABD’nin BM Güvenlik Konseyi Elçisi, oylamadan kısa bir süre sonra yaptığı açıklamada, ülkesinin “ilgili kararın İran’ı Yemen’deki uygulamalarından sorumlu tutmamasından dolayı” duyduğu üzüntüyü dile getirerek, İran’ın Husilere silah gönderdiğini ve Yemendeki çatışmayı körüklediğini belirtti. Fransız delege ise yeni kararın “Yemendeki siyasi çözümün önemi konusunda uluslararası bir fikir birliği olduğunu” gösterdiğine işaret ederek, ilgili kararın Stockholm Anlaşmasının uygulanmasına yardımcı olmak için önemli bir temel oluşturduğu değerlendirmesinde bulundu.
مشاركة :