Suudi Arabistan, İsrail’in Filistin halkına karşı yürüttüğü politika, uygulama ve ırk ayrımcılığını sürdürmeyi amaçlayan yasa dışı işgal girişimlerini reddettiğini açıkladı. Suudi Arabistan’ın BM Daimi Temsilcisi Abdullah bin Yahya el-Muallimi, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde (BMGK) yaptığı konuşmada, "70 yıl önce, dünyanın tanık olduğu en büyük insani trajedi olan tehciri yaşayan Filistin halkı, daha fazla trajediye şahit olmaya devam ediyor” dedi. El-Muallimi, uluslararası toplum ve BMGK’ya sorumluluklarını üstlenmek, yahudi yerleşim projelerini durdurmak, Filistin halkına koruma sağlamak, İsrail makamlarını Gazze Şeridi kuşatmasını kaldırmak için müdahale etme çağrısında bulundu. Suudi diplomat, “Ülkem, Arap-İsrail ihtilafını uluslararası ölçütler ve tarafımızdan sunulan,1967 sınırlarında kurularak başkenti Doğu Kudüs olacak bağımsız bir Filistin devletinin kurulması, İsrail’in Golan Tepeleri ve Lübnan toprakları dahil tüm Arap bölgelerine yönelik işgaline son vermesi ve Filistinli mültecilerin dönüşünü öngören 2002 Arap Barış Girişimi uyarınca sona erdirmek için Ortadoğuda kapsamlı ve kalıcı bir barışın stratejik bir seçenek olarak önemini vurguluyor” diye konuştu.Suriye meselesi Suriye meselesine de değinen el-Muallimi, tüm dünyadaki Suriyelilerin acılarına son vermek için adil bir siyasi çözüme ulaşmanın önemini vurgulayarak, özellikle İran ve ona bağlı milisler olmak üzere tüm yabancı güçlerin Suriye topraklarından çekilmesini talep etti. Suudi Arabistan’ın, Suriye topraklarında herhangi bir kimyasal silah kullanımını reddettiğinin altını çizen el-Muallimi, uluslararası topluma bu tür suçlardan sorumlu olanları cezalandırma çağrısında bulundu. Suriye halkının, insanlığın yaşadığı en kötü krizi yaşadığını dile getiren Suudi diplomat, Suriye rejiminin uyumsuzluğu ve Suriye halkının trajedisini sonlandırmak için adaletli bir siyasi çözüme ulaşma konusundaki isteksizliği nedeniyle, BM Suriye eski Özel Temsilcisi Stephane de Mistura’nın görevinin, siyasi süreçte istenen ilerleme sağlanmadan ve Anayasa Komitesi oluşturulmadan sona erdiğine dikkat çekti. De Mistura’nın yerine BM Suriye Özel Temsilciliği’ne atanan Geir Pedersen’i tebrik eden el-Muallimi, Suudi Arabistan hükümetinin, Suriyenin egemenliği, birlik ve bütünlüğünü vurgulayan 2254 sayılı BM kararını temel alan siyasi çözüme ulaşma misyonundaki çabalarını desteklediğini dile getirdi. Yemen meselesi Yemen hükümeti ve Husiler arasında yapılan Stockholm Anlaşması hakkında da konuşan el-Muallimi, İran rejimi tarafından desteklenen Husilerin pervasızlığının, bu grubun niyetinin samimi olmadığını gösterdiğini söyleyerek, Hudeyde’de yeniden konuşlanmayı koordine edecek BM misyonuna karşı saldırının yanı sıra BM ve bağımsız gözlemci raporlarının, İran’ın Husi milislerine silah ve askeri uzman anlamında destek vermeye devam ettiğini ortaya koyduğunu kaydetti.
مشاركة :