Keşke 6’ncı Libya Özel Temsilci bildiği gibi davransa!

  • 1/24/2019
  • 00:00
  • 1
  • 0
  • 0
news-picture

Eski Birleşmiş Milletler(BM) Suriye Özel Temsilcisi Ahdar İbrahimi’nin bir gün oturup Suriye krizini çözüme kavuşturmakla görevli BM özel temsilcisi olarak tecrübelerini yazmak istediği zaman hiç kimse onun ne yazacağını bilmiyor. İbrahimi, Suriyelilere takdim edemediği şeyi kendisinden sonra gelen kişinin takdim edebileceği ümidiyle görevinden istifa etti. Fakat biz, İbrahimi’nin fayda getirmeyen bir konuda zaman harcamak ve BM Genel Sekreterlik Ofisi’nin bulunduğu New York ile Şam arasında gidip gelmek istemediğini biliyoruz. Suriye krizi herhangi bir değişikliğe uğramayıp aksine büyümeye devam ederken İbrahimi, artık bu görevi sürdürmeyi istemedi. Sonuçta milyonlarca masum Suriyeli, bedel ödedi ve ödemeye de devam ediyor. Yine biz, kendine ve BM’nin çözmesi için gönderdiği meseleye karşı İbrahimi’nin güvenilir olduğunu biliyoruz. İbrahimi, elindeki meselenin farklı bir şekilde ele alınması gerektiğini fark ettiği zaman hemen görevi bıraktı. Taşıdığı uluslararası sıfata ve görevlendirildiği misyona bakılmaksızın bölge halkından olmasından dolayı baştan beri İbrahimi, uluslararası toplumun önünde, belirlediği hedefin Suriye topraklarına özel temsilci olarak gönderilmesinden çok uzak olduğunu ifade etti. Yine BM Yemen Özel Temsilcisi İsmail Vild eş-Şeyh için de durum hemen hemen aynı. O da Husileri Yemen ve Yemen halkıyla baş başa bırakarak görevinden ayrıldı. Vild eş-Şeyh’in BM’ye ve uluslararası topluma net bir mesaj taşıyıp Husilerin zaman harcamaktan başka bir şey yapmadığını ve ülkedeki diğer benzer gruplar arasında siyasi bir grup olup olmadığını anlamak istemediğini dile getirmesi ümit ediliyordu. Bu çerçevede bu mesele, anlaşılabilir bir durum. Fakat bu, Husilere devlete müdahale etme, meşru hükümete darbe yapma, Yemen halkına karşı İran’dan destek alma, kendini devletten, toplumdan ve Yemen’in gücünden üstün görme hakkı vermiyor. İsmail Vild eş-Şeyh, Moritanyalı; Ahdar İbrahimi ise Cezayirli bir diplomattır. Bu veya şu Arap ülkesinin vatandaşı olup olmamalarına bakılmaksızın her ikisi de Arap kimliği taşımaktadır. Bunun için Vild eş-Şeyh’in Yemen’de gerçekleştirmek için geldiği görev duygusunun, kendisinden sonra aynı görev için Sana’ya temsilci olarak gelen İngiliz Martin Griffiths’in duygusundan farklı olması bekleniyordu. Şam’a uluslararası temsilci olarak gönderildikleri zaman BM Suriye Özel Temsilcisi Kofi Annan ile BM Suriye Özel Temsilcisi Ahdar İbrahimi arasındaki muamele şekli de objektif olarak karşılaştırıldığı zaman yine bu durumun da farklı olması öngörülüyordu. Gassan Selame, 5 temsilcinin ardından BM Libya özel temsilcisi olarak tayin edildi. 5 temsilci de Libya’yı terk etti ancak kargaşa, kaos ve güvensizlik Libya halkını terk etmedi. Libya halkı, Albay Muammer Kaddafi rejiminin yıkılmasından bu yana esir olarak yaşadı. Çünkü her temsilci, krizi çözmek için değil krizi yönetmek için geldi. Selame’nin Arap kimliği, diğer yabancı temsilcinin göremediği Libya meselesindeki detayları ve dünyadaki herhangi bir krizin sahip olmadığı özellikleri görmesini sağlaması gerekiyor. Örneğin; 5’inci Özel Temsilci Martin Kobler, bir turistin şu veya bu ülkeye gelip gittiği gibi Libya topraklarına gelip gidiyordu. Gözleri çöl dışında başka bir şey görmüyordu. Yine 2’inci Özel Temsilci Ian Martin ve 3’üncü Özel Temsilci Bernardino Leon da aynı şeyleri yaptı. Kesinlikle hiç kimse, Selame’den Musa’nın asasını taşıyarak Libya’ya girip burada mucizeler gerçekleştirmesini istemiyor. Fakat biz, ondan kendisinden önce 5 temsilcinin geldiği resmi misyonun gereklerine göre Arap kimliğini, bölgeye ait olduğunu, bölgeyi bildiğini ve bölgenin doğasını anladığını göstermesini istiyoruz. Libya’yı yeniden asgari düzeyde birleştirmek için kendisinden sonra gelecek temsilcilerin sayını yalnızca Allah bilir. Geçtiğimiz Cuma günü Güvenlik Konseyi’nde brifing vermesinin ardından Doğu Libya parlamento üyeleri çıkıp öfkelerini dile getirdiler ve özel temsilcinin değiştirilmesini istediler. Çünkü onlar, Selame’nin verdiği brifingde hakikati, şartları, zamanı ve olayları görmezden geldiğini ve Libya halkını kışkırttığını düşündüler. Geçmişte 3 yabancı temsilci böyle bir ihmalkârlık yapsaydı bu makul karşılanırdı. Çünkü onlar, görevlendirildikleri görevi yerine getiriyorlardı. Aslında yabancı temsilciler, bölge halkından biri olmasından ötürü Gassan Selame gibi bir adamın hissettiği duyguları hissetmiyorlardı. Bizim tahmin ettiğimiz duyguların ötesinde Selame, Lübnan’ın eski Kültür Bakanı ve Sorbonne Üniversitesi’nde siyaset bilimi profesörü olmasından dolayı akıl, görüş ve vizyon sahibi olarak kalmaya devam edecek. Parlamento üyeleri, Selame’yi söz konusu 4 hakikati görmezden gelmekle ve Libyalıları kışkırtmakla suçlayarak neyi kastettiklerini ilk başta anlamadım. General Halife Hafter komutasındaki Libya ulusal ordusunun hâlihazırda güney bölgelerindeki silahlı gruplara karşı düzenlediği operasyonlarla ilgili Selame’nin açıklamasını okuduğumda parlamento üyelerinin ne kastettiklerini ancak o zaman anladım. Operasyonlar başladığında Gassan Selame, güney bölgelerindeki tüm tarafları azami derecede ölçülü hareket etmeye çağırarak güneyde güvenlik ve insani meselelerin çözüme kavuşturulması gerektiğini söyledi. Açıklamada çağrı yapıldığı üzere herkesi ölçülü hareket etmeye çağıracak şekilde güneydeki tüm taraflar eşit mi?! Libya ordusu, Hafter’in Genelkurmay Başkanlığı’na gelmesinden bu yana ülkeyi silah taşıyan, devlete isyan eden, Libya halkını korkutan ve Libya’yı kaosa sürükleyen gruplardan temizleme görevini yürüten düzenli bir ordudur. Öte yandan Selame’nin azami derecede ölçülü davranmaya çağırdığı karşı taraf ise, rejime, yasalara ve insanlara karşı çıkan bir kesimi temsil etmektedir. Bu ikisini eşit tutamayız. Ancak 6’ncı özel temsilci, ulusal devleti ve isyan eden diğer tüm grubu eşit olarak görüyorsa o zaman durum farklı. BM Özel Temsilcisi Selame, yaptığı açıklamada güvenlik meselesinin güneyin çözüme kavuşturması gereken en önemli meselelerin başında geldiğini açık bir şekilde dile getirdi. Öte yandan Selame, tam olarak bu meseleyi çözüme kavuşturmak için Hafter’in orduyu güneye yönlendirdiğini unuttu ya da görmezden geldi. Sonuçta Gassan Selame,  Libya krizinin yönetilmeye değil çözüme kavuşturulmaya ihtiyaç duyduğunu biliyor. Selame’yi bildiği gibi hareket etmeye çağırıyoruz.

مشاركة :