Darbeci Husi grubu dün, İran’ın bölge ve dünya çapındaki tehditlerini konu edinen Varşova zirvesinin ardından, İran projesini desteklemek üzere Sana ve kontrolü altındaki diğer şehirlerde yapılan gösterilere binlerce unsuruyla katıldı. Husi liderinin çağrısıyla gerçekleşen gösterilerin amacının her ne kadar İsrail ile olan ilişkilerin normalleştirilmesini reddetmek olduğu söylense de, gösterilerin asıl hedefi İran’ın çıkarına olacak şekilde Filistin meselesinin kullanılmasıydı. Dün Sana sokaklarındaki güvenlik önlemlerini sıkılaştıran ve bölgeye düzinelerce kontrol noktası kuran Husiler, Sana’ya komşu olan ilçelerden gelen çok sayıda mensubuyla Babül Yemen bölgesinde miting düzenledi. Ayrıca devlet kurumlarındaki yetkililere, personellerini gösterilerde seferber etmesi için baskı yapan Husiler, pek çok mahalle sakinini gösterilere katılması için tehdit etti. Yemen meşru hükümeti, Husi milislerini “Filistin meselesini kendi çıkarları doğrultusunda kullanmakla” itham ederken, Yemen Hükümet Sözcüsü Racih Badi yaptığı açıklamada, hükümetin Filistin halkını ve davasını destekleme konusundaki kararlı duruşunu dile getirdi. Husileri, Filistin davasını kendi emelleri doğrultusunda suiistimal etmekle suçlayan Badi, Husilerin ‘Filistinlilerin çıkarlarıyla ilgili olmayan amaçlara hizmet ettiğini, İran’ın gündemini ve talimatlarını harfiyen yerine getirdiğini ve bu mukaddes dava ile ilgili olarak pratik anlamda hiçbir şey ortaya koymadığını’ söyledi.Filistin için mücadele mesajı Badi, SABA haber ajansı tarafından yayınlanan açıklamasında, Filistin meselesinin Yemen halkının öncelikli meselesi olduğunu söyledi ve başta başkenti Kudüs olan bağımsız bir devletin kurulması olmak üzere Filistin halkının bütün meşru haklarına kavuşacağı güne dek mücadele edeceklerini belirtti. Bugün Yemen’in meşru siyasi liderliğinin ve hükümetinin duruşundan şüphe duyanların, siyonist varlık ile işbirliği yapan ve hatta ülkenin eserlerini onlara satma seviyesine ulaşan kimseler olduğuna işaret eden Badi, “Siyasi liderlik ve hükümet, halkımızın davasını duyurmak için ülkemizi konferansta temsil etmeyi kabul etti. Bununla birlikte biz, Filistin davasını destekleyen Yemen liderliğinin ve hükümetinin bu husustaki kararlılığını ve bu meselenin Arap milletinin sorunları arasındaki önceliğini teyit ediyoruz” ifadelerini kullandı. Öte yandan Yemen Vakıflar ve İrşad Bakanı Ahmed Atıyye, Husilerin Filistin meselesi ile ilgili iddialarının sahte olduğunu Yemenliler nezdinde açık bir şekilde bilindiğini belirterek, bölgede güvensizliği ve kaosu yaymaya çalışan İsrail ile Husi projesinin birleştiğine dikkat çekti.‘Husiler, İsrail’e yapılan en büyük hizmet’ Şarku’l Avsat’a konuşan Atıyye, Husilerin Filistin meselesiyle ilgili olarak Yemenlilerin duyguları üzerinde oynama girişiminin başarısız olduğunu belirterek, Yemenlilerin “Husilerin, kendilerini öldürmek için asker yığmak amacıyla kullandığının” farkında olduğunu söyledi. Husilerin İran’a bağlılığının İsrail’e yapılan en büyük hizmet olduğunu dile getiren Atıyye, “Çünkü tarafların projeleri birbirinin aynısıdır. Gerçekler ve rakamlar bunu bütün açıklığıyla ortaya koyuyor. Mesela İran topraklarındaki İsrail yatırımlarının 30 milyar dolar değerinde olması bunun önemli kanıtlarından bir tanesidir. Dahası, 200den fazla İsrailli şirketin İranla ticari ilişkileri var ve enerji alanında birlikte çalışıyorlar. Ayrıca İran Devrim Muhafızlarına bağlı Kudüs Gücü ile ilişkilendirilen güçlü Yahudi referansı da bunu gösteriyor” ifadelerini kullandı. Bakan Atıyye ayrıca, “Yahudileri lanetleyen sloganlar atan Husilere soruyoruz; Yemen, İsrail mi? Taiz, Beyda, Aden ve Hudeyde’deki kadınlar ve çocuklar Yahudi savaşçılar mı? Taiz, Hacur ve Beyda’nın kuşatılması, Tel Aviv ve çevresini kuşatmak mı? Uluslararası bir suç işleyerek yerleştirdiğiniz mayınlar Tel Aviv’de mi, yoksa Yemen topraklarında mı? Tevratın en önemli ve en eski el yazmasını neden İsrail’e kaçırdınız? Bunlar Filistin topraklarının gasp edilmesinde İsrail ile işbirliği yapıldığı anlamına gelmiyor mu?” ifadelerini kullandı.
مشاركة :