Hindistan savaş uçaklarının, Pakistan’daki Ceyş-i Muhammed kampını bombalaması Asya’nın iki nükleer gücü arasındaki çatışmayı alevlendirdi. Söz konusu hava saldırısı, 14 Şubatta Cammu-Keşmir bölgesinde Hindistan güvenlik güçlerini taşıyan otobüse karşı düzenlenen saldırıda 40 Hint askerinin ölmesinin ardından misilleme olarak düzenlenmişti. Hindistan Başbakanı Narendra Modi, "Terörist gruplara ve onların efendilerine sesleniyorum. Büyük bir hata yaptılar. Çok ağır bir bedel ödeyecekler" diyerek Pakistan’a göndermede bulunmuştu. 1971den bu yana türünün ilk örneği olan Hindistan’ın hava saldırısı, Azad Keşmir bölgesi dışındaki Pakistan toprakları içindeki alanlara, Kontrol Hattının ötesine uzandı. Pakistan Ordu Sözcüsü Tümgeneral Asıf Gafur ve bazı bakanlar, Hindistan’ın hava saldırısına karşı ülkelerinin seçtiği ‘yer ve zamanda’ yanıt verme sözünde bulundu. Pakistan’ın bu uyarıları ciddiyse, Hindistan-Pakistan ihtilafının kapısı gelecekte daha da büyüyebilir. Pakistan hükümeti, Modi’yi, Hindistan’da Nisan ayında yapılacak genel seçimlerdeki şansını artırmak için Keşmir’deki intihar saldırısından yararlanmaya çalışmakla suçladı. Güney Asyadaki durumu yansıtan büyük resim, mevcut gerginliğin bilinen sınırların dışına çıkabileceğini göstermiyor. En kötü ihtimalle, iki taraf da, 1999’da Kargil Bölgesi’nde iddia edilen sınır ihlalleri nedeniyle ortaya çıkan Kargil Savaşı’na benzer bir ‘alçak gerilim’ savaşı başlatabilir. Keşmir sorunu uluslararası alanda gerekli ilgiyi yitirdi ve Hindistan, bunu Hindistan bağlamında yasa ve seçimler çerçevesinde çözülebilecek bir iç problem olarak göstermeyi başardı.
مشاركة :