Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz, Tunus’ta düzenlenen 30. Arap Birliği Zirvesi’nde yaptığı konuşmada, Filistin meselesi ve Golan Tepeleri hakkında açıklamalarda bulundu. Kral Selman, Filistin halkı meşru haklarına ulaşana ve başkenti Doğu Kudüs olan 1967 sınırlarında bağımsız bir devlet kurulana kadar, Filistin davasının Suudi Arabistan’ın önceliği olan konuların başında geleceğini söyledi. Suudi Arabistan’ın, Golan üzerindeki Suriye egemenliğine zarar verecek olan her eylemi reddettiğini tekrar eden Kral Selman, Suriyenin güvenliği, birliği ve egemenliğini sağlayarak, dış müdahalelerin önlenmesini güvence altına alacak olan siyasi çözüme ulaşmanın önemine vurgu yaptı. Yemen meselesine de değinen Kral Selman, Birleşmiş Milletler’in (BM), Körfez Girişimi, Ulusal Diyalog Çıkışları ve 2216 sayılı karar da dâhil olmak üzere ilgili BM Güvenlik Konseyi (BMGK) kararları çerçevesinde üç siyasi referansa dayanarak siyasi çözüme ulaşma çabalarına destek verdiklerini dile getirdi. İran tarafından desteklenen Husi milislerin, Yemen halkının acı çekmesine neden olan ve bölgenin güvenlik ile istikrarını tehdit eden saldırgan eylemlerinin durdurulması için uluslararası topluma çağrıda bulunan Kral Selman, ülkesinin Yemen halkının acılarını hafifletmek için insani yardım ve kalkınma programlarını uygulamaya devam edeceğini belirtti. Libya krizi hakkında konuşan Kral Selman, ülkesinin Libya’nın birliği ve bütünlüğüne verdiği önemi vurgulayarak, BM’nin, Libyanın güvenlik ve istikrarını sağlayarak, terörü ortadan kaldıracak siyasi bir çözüme ulaşma çabalarını desteklediğini dile getirdi. İran rejiminin saldırgan politikalarının tüm uluslararası sözleşmeler ile ilkelerin açık bir ihlali olduğuna işaret eden Kral Selman, uluslararası topluma bu politikaları ele alma konusunda sorumluluklarını yerine getirme ve İran rejiminin teröre verdiği desteğin durdurulması yönünde çağrıda bulundu. Kral Selman konuşmasında, ülkesinin terör ve radikalizmin tüm tezahürleri ile mücadele etme yönündeki çabaları desteklemeye devam ettiğini vurgulayarak, Yeni Zelandada iki camide düzenlenen terör saldırısının, terörün herhangi bir din, ırk veya ülke ile bağlantılı olmadığını teyit ettiğinin altını çizdi. Suudi Arabistan Kralı, zorluklara rağmen gelecekle ilgili iyimserliğini şu sözlerle ifade etti; “Arap milletinin karşı karşıya kaldığı zorluklara rağmen, halklarımızın yükseliş ve liderlik konusundaki umutlarını gerçekleştirecek parlak bir gelecek konusunda iyimseriz."
مشاركة :