​AB, Brexit için yeni şartlı ertelemeyi onaylıyor

  • 4/11/2019
  • 00:00
  • 3
  • 0
  • 0
news-picture

Avrupa Birliği’nin (AB) 27 lideri, İngiltere’nin AB’den çekilme (Brexit) tarihinin ertelenmesini masaya yatırmak üzere dün Brüksel’de olağanüstü bir zirve gerçekleştirdi. Bununla birlikte ‘anlaşmasız’ bir çıkıştan kaçınmak amacıyla çıkışın süresi üzerine halen bir anlaşma gerekiyor. Avrupalı bir diplomatın dile getirdiği ifadeye göre, “erteleneceğine şüphe yok ancak mesele süre ve şartlarda düğümleniyor”. AB’nin İngiltere Başbakanı Theresa May’e 29 Mart-12 Nisan tarihleri arasında tanıdığı süre istenen sonucu vermedi. Bundan dolayı May, çıkış anlaşması metnini üç kere reddeden İngiltereli milletvekillerinin onayını almak için mevkidaşlarından daha fazla süre talebinde bulundu. May, 30 Haziran’a kadar erteleme almayı umuyor ve 23-26 Mayıs arasında yapılacak Avrupa seçimlerine katılma konusundaki isteksizliğini göstermeye devam ediyorken AB, seçimlerden sonra AB’de kalması durumunda Birleşik Krallıktan bunu talep ediyor. Erteleme konusunda bir karara varılmadan önce 27 AB lideri, May’den şu iki noktayı netleştirmesini bekledi: Avam Kamarası’nda bir çoğunluk elde edebilmek için İşçi Partisi muhalefeti ile yürütülen görüşmeler ile Londra’nın Avrupa seçimlerine katılıp katılmayacağı konusunda dürüst bir cevap. Zirve öncesinde May ile bir araya gelen Avrupa Komisyonu Başkanı Donald Tusk, AB’nin zirveye davet mesajındaki tutumunu yani Birleşik Krallığın Avrupa seçimlerine katılmaması halinde AB’de kalmasının mümkün olmayacağını hatırlattı. Fransız haber ajansının haberine göre zirvenin özetlerine dair bir taslakta, İngiltere’nin çıkış anlaşmasını onaylaması için gerekli zamanı belirten kesin tarih alanı boş bırakıldı. Belgeye göre İngiltereliler, 22 Mayıs’a kadar bir anlaşmaya varamayıp Avrupa seçimlerine kadar AB’de kalırsa seçim düzenleme yükümlülüklerine saygı göstermeleri gerekecek. Aksi takdirde Brexit, 1 Haziran’da yürürlüğe sokulacak. Onay sürecinin haziran sonuna kadar sona ereceğine inanmak için güçlü bir neden olmadığını düşünen Tusk, başka bir çözüm sundu. Tusk, ‘anlaşmasız bir Brexit’ten ve ‘Brexit’e dair tekrarlanan zirvelerden’ kaçınmak isteyerek ‘sadece gerekli süre kapsamında sürecek ve bir seneden fazla zaman almayacak esnek bir uzatma’ önerisinde bulunuyor. Bununla birlikte bu iş, çekilme anlaşmasının iki tarafça da onaylanması durumunda durdurabilir. Öte yandan salı günü Theresa May ile bir araya gelen Almanya Şansölyesi Angela Merkel, Brexit’in 30 hazirandan sonraya ertelenmesinden yana olduğunu duyurdu. Aynı şekilde Elysee çevrelerinde de mümkün olan en kapsamlı pakete dayanılmasını destekleyen kampın ön sıralarında yer alan Fransa’nın, ‘Brexit’in ertelenmesine karşı çıkmadığı ancak bir senelik süreyi çok uzun bulduğu’ dillendirildi. Avrupalı bir diplomat, ‘uzatılmış ya da sınırlı bir erteleme şeklindeki her iki seçeneğin de olumlu ve olumsuz yanları olduğunu ve kendilerinin gri bir alanda bulunduğunu’ söylerken Elysee önceki gün, Fransa’nın çok kararlı olacağını ve erteleme tarihi ne kadar uzarsa AB’nin çalışmalarının etkilenmeyeceği yönündeki teminatların o kadar ciddi olması gerekeceğini belirtti. Seçimlerin ardından yeni bir Avrupa komisyonu kurulması ve AB’nin uzun vadeli gelecek bütçesi gibi pek çok dosyanın tartışılması ile birlikte önümüzdeki aylar kritik olacak. Belçika Başbakanı Charles Michel de dün sabah Paris’in tutumuna benzer bir tutum benimsedi. RTL Radyo’ya yaptığı bir açıklamada Michel, “Erteleme ne kadar uzarsa İngiltere’nin AB’nin iyi yürütülmesi için sunacağı teminatlar o kadar ciddi ve sağlam olmalı. Erteleme konusunda yapılan tartışmada süre, altı ay ila bir sene arasında değişiyor” ifadelerini dile getirdi. Avrupalı bir diplomata göre “anlaşmaların belirlediği ve garanti ettiği haklar ve yükümlülükler var. Ancak buna Birleşik Krallığın tavrı konusundaki taahhütler de eklenebilir”. Diplomat özellikle, Brexit için uzun bir erteleme söz konusu olduğunda Londra’dan istenecek iki ‘önleyici tedbir’den bahsediyor ki bunlar, 27 ülkenin Birleşik Krallık olmadan toplanmayı onaylaması ve 27 ülkenin aldığı herhangi bir kararın engellenmemesi yani veto veya azınlığın yapacağı bir bozma eylemine katılım hakkının kullanımından feragat edilmesidir. Dün yayımlanan bir açıklamada Avrupa Parlamentosu, AB’nin İngiltere’ye vereceği olası ertelemenin açık işbirliği ilkesini gözetecek ve çıkış anlaşması dosyasını tekrar açma veya gelecek ilişkiler konusunda müzakere yürütme haline izin vermeyecek bir şekilde çerçevelenmesini talep etti.

مشاركة :