Cezayir’in iki aydır yaşadığı siyasi çıkmazda dikkati çeken bir gelişme yaşandı. Cezayir Ordu Komutanı Ahmed Kayid Salih, 2015 yılında görevden alınan İstihbarat Direktörü Muhmmed Medyeni ülkedeki krizi tırmandırmakla ve şüpheli taraflarla iletişim kurmakla suçlayarak hapisle tehdit etti. Öte yandan, Anayasa Başkanı Konseyi Tayyib Bilayz, istifasını Cumhurbaşkanı Abdulkadir Bin Salihe sundu. Bu arada binlerce kişi başkent Cezayir ve diğer şehirlerin sokaklarında protestoların sekizinci haftasında siyasi değişim talep ettikleri büyük gösterilerine devam etti. Kayid Salihin askeri bir geçiş töreninde yaptığı ve dün Savunma Bakanlığı tarafından yayınlanan konuşmasında, Medyen hakkında tehlikeli ifadeler kullanıldı. Eski cumhurbşkanının kardeşi Said Buteflika ve eski cumhurbaşkanı Bünyamin Zerval (1995-1998)ile görüşen Salih, siyasi geçiş sürecinde olabilecek en düşük ihtimali bile değerlendirmek istiyor. Zervale geçiş sürecinde "uzlaşılmış" başkan olma görevini teklif eden Salih, ret cevabı aldı. Ordu komutanı Salih, konuyla ilgili şunları söyledi: "30 Mart 2019daki müdahalem ile, halkın taleplerini yerine getirmek için ve krizin çözülmesine yönelik önerilerinin çabalarını engellemek için harekete geçtim. Krizin çözümüne engel olmak isteyen bazı taraflar bizzat İstihbarat Direktörü tarafından yönetiliyordu. Bu iddiaları ispatlayacak kesin delillerin bulunmasına rağmen, bu toplantılardaki varlıklarını yalanladılar. Gerçeği açığa vuracağımızı ve hala halkın iradesine karşı aktif olduklarını ve durumu alevlendirmek, şüpheli kuruluşlarla temas halinde olmak ve krizden çıkma çabalarını engellemek için çalıştıklarını tespit ettik. Bu yüzden o kişiye sert bir uyarıda bulundum. Bunu yapmaya devam ederse, yasal işlemlere tabi tutulacak." Kayid Salih, Muhammed Medyenle ilgili çok fazla detay açıklamadı. Gözlemciler, ordu komutanının, geçen ayın sonundan bu yana katıldığı toplantılarda onu saf dışı bırakmak için manevra kolladığını söyledi. Salihin konuşmasında dikkat çeken, ordu komutanını bu durumun iki haftadan daha fazla süredir rahatsız etmesi kısmı oldu. Salihe bağlı özel bir uydu kanalı geçtiğimiz ay yayınladığı bir haberde "Fransız istihbaratının" "uzlaşı" toplantılarına katıldığı haberi yayınladı. Salih, devletin başına Abdülkadir Bin Salihin atanmasıyla başlayan süreçte anayasanın dışına çıkılan herhangi bir seçeneği reddettiğini söyleyerek, Cezayir halkının tüm zorlukların üstesinden gelebilecek ve tüm krizleri aşabilecek kapasitede olduklarına inandığını kaydetti. Salih şöyle devam etti: "Meşru talepleri anlayışla karşılıyoruz. Elbette bu hedeflere ulaşmak, her türlü şiddeti durdurmak bir çok adımı gerektirir. Temel kurumlarının işleyişine halel getirmeksizin istenen tüm hedeflere ulaşmak için toplumun çıkarları doğrultusunda temel adımlar atılmış ve daha ileri adımlar atılacaktır." Ordu komutanının konuşmasından Nureddin Bedevi hükümetinin istifasının söz konusu olmadığı anlaşıldı. Kayid Salih, "İnsanları tüm bileşenleriyle korumak geri dönüşü olmayan bir karardır ve hiçbir koşulda bu karardan sapmayacağız" dedi. Salih şöyle devam etti: "İnsanları ordusuna bağlayan güvenin gücüne dayanarak, özellikle gösterilerde vatandaşları korumak için açık talimatlar verdik. Öte yandan, halkımızın şiddete başvurmaktan, kamu ve özel mülkiyeti korumaktan ve vatandaşların çıkarlarını engellemekten kaçınmak, hafta içi yürüyüşleri organize etmekten vazgeçmesi için bekliyoruz. Devletin sembollerine, özellikle de ulusal bayrağa tam saygı duyma gereğini belirtmek isterim, çünkü ulusun, halk birliğinin ve tarih boyunca kuşakların fedakarlıklarının kutsal bir sembolünü temsil ediyor. Biz ordunun en yüksek komutanı ve taşıdığımız tarihsel sorumluluk olarak, Anayasanın geçiş döneminin yürütülmesine ilişkin hükümlerine tamamen saygı duyuyoruz. Çeşitli zorlukların üstesinden gelmek ve krize çözüm bulmak için olası tüm kapıların açık ve umutların baki olduğunu yinelemek istiyorum." Bazı gözlemciler "bütün umutlar mümkün" ifadesi, halkın ordudan talep ettiği "harekete geç" sözlerine cevap verebileceği şeklinde yorumladı. Gözlemciler, Genelkurmay Başkanının anayasaya göre yetkilerini aştığını ifade ediyor. Birçoğu, Buteflika rejiminin bir sembolü olduğu için Salihin ve kendisi gibi eski rejime yakın olan herkesin görevden alınması gerektiğini düşünüyor. Öte yandan, Cezayirdeki analistler ve aktivistler, Anayasa Konseyi Başkanı Tayyib Bilayzin istifasının halkın "Buteflika sembollerini” reddetmeye yönelik baskısı sonrası gerçekleştiği görüşünde. Dün sokağa çıkan üniversite öğrencileri istifayı memnuniyetle karşıladı. Aktivistler, yine eski rejimi temsil eden birinin atanmasından çekince duyuyor. Blaizin istifası, geçen Cuma günü yapılan cumhurbaşkanı olarak atanan Abdülkadir Bin Salih ve Başbakan olarak atanan Nureddin Bedevinin de görevden çekilmesini talep eden büyük gösteriler sonrası beklenen bir gelişmeydi. Halk şimdi istifa sırasının "eski rejimin kalıntısı" olarak gördüğü cumhurbaşkanı ve başbakanda olduğunu düşünüyor. Blaizin görevden ayrılmasının ardından ortaya çeşitli senaryolar atıldı. Buna göre gözlemciler, Bin Salih Anayasa Konseyinin başında "uzlaşmacı" olarak nitelenen ulusal bir figür atayacağını, cumhurbaşkanının istifa edeceğini ve cumhurbaşkanlığının ulusal bir uzlaşı yönetimi olacağını öngörüyor. Daha sonra ise Bedevi hükümetinin istifası bekleniyor. Sonrasında hükümetle ilgili sorumluluk almayacak bir "ulusal yeterlilik" hükümeti kurulacak. Ancak sorun şu ki, anayasaya göre, sadece 3 aylık süreç için göreve gelen ve halkın başkanını doğrudan seçinceye kadar görevde kalacak olan "geçici" devlet başkanı Anayasa Konseyi gibi üst düzey kurumlara atama yapamaz.
مشاركة :