Kuzey Kore: Bolton dar görüşlü’, Pompeo ise ‘pervasız’

  • 4/21/2019
  • 00:00
  • 1
  • 0
  • 0
news-picture

Kuzey Kore lideri Kim Joun-un ve ABD Başkanı Donald Trump’ın başarısız Hanoi zirvesinin ardından, Pyongyang, Washingtona ekonomik yaptırımlardan vazgeçmesi için sert eleştiriler yönlendirirken taraflar arasında medya üzerinden tartışmalar yaşanmaya devam ediyor. Ancak bununla birlikte taraflar arasındaki söz konusu gerginlik ve medya savaşı, ABD yönetiminin, Kuzey Kore yönetimine karşı bir karşı eylemde bulunmasına sebep olabilir. Öte yandan Kuzey Kore geçtiğimiz günlerde yeni bir “taktik” silah denedi. Bununla birlikte medya üzerinden ABD’li yetkililere yönelik sert eleştirilerde bulunan Pyongyang, böylece ABD’yi müzakere masasına dönmesi ve ekonomik yaptırımları kaldırması için baskı altına almayı hedefliyor. ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeonun iki taraf arasındaki görüşmelerden çıkarılması çağrısında bulunan Pyongyang,  dün de ABD Başkanı Trumpın Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton’a “dar görüşlü” olarak nitelediği sert eleştirilerde bulundu. Kuzey Kore Dışişleri Bakan Yardımcısı Choe Son Hui, Cumartesi günü yaptığı açıklamada, ABD’nin, Başkan Trump ve Kuzey Kore lideri arasında üçüncü bir zirveye açık olduğunu söylerken Boltonun üçüncü zirve öncesinde Pyonyangdan nükleer silahsızlanmaya bağlılık konusunda “gerçek bir gösterge” istediğine ilişkin açıklamasını “saçmalık” olarak nitelendirdi.Bolton, mantıksız yorumlarını sürdürmeyi bırakmalı Choe Son Hui gazetecilere verdiği demeçte ABD’nin “saçma sapan” olarak nitelendirdiği taleplerinin arkasındaki isim ve “dar görüşlü” olduğunu söylediği Bolton’a “mantıksız yorumlar yapmayı sürdürmemesi” tavsiyesinde bulundu. Bununla birlikte Kuzey Kore Dışişleri Bakanlığı’ndan geçtiğimiz Perşembe günü yapılan açıklamada, ABD ile Kuzey Kore arasında devam eden görüşmelerde ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’nun yerine “daha olgun bir kişinin” getirilmesi gerektiği belirtildi. Kimin geçen Şubat ayında Hanoi zirvesinde Başkan Trumpla yaptığı görüşmenin ardından ilk kez gerçekleştirdiği “etkili bir savaş başlığı” taşıyabilen yeni bir taktik silah denemesinden saatler sonra yayınlanan açıklamada, “ABD Dışişleri Bakanının baş müzakereciliği sürdürmesi halinde görüşmelerin bir kez daha kötüye gideceği ve çetrefilleşeceği” belirtildi. Açıklamada, “pervasız” olarak nitelendirilen Pompeo’nun yaptığı açıklamalar eleştirilirken Kim’in nükleer silahsızlanma konusundaki tutumunu yanlış ifade etmekle suçlandı. ABD Dışişleri Bakanlığı’ndan kimliğinin açıklanmasını istemeyen resmi bir kaynak Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, ABD’nin Kuzey Korenin her seviyede devam eden gerginlik konusunda attığı adımların ve yakın zamanda gerçekleşen taktiksel silah denemesine ilişkin yayınlanan raporların farkında olduğunu, fakat Washington’un, Pyongyang’ı yapıcı müzakerelerde kalmasını sağlamak istediğini söyledi. Öte yandan ABD Dışişleri Bakanı Pompeo, Kuzey Kore Dışişleri Bakanlığı’ndan iki ülke arasındaki görüşmelerde artık kendisiyle uğraşmak istemediklerini belirttikleri açıklamadan bir gün sonra yaptığı basın toplantısında, ABD’nin Kuzey Kore’yi nükleer silahlardan arınmış bir hale getirme hedefine ulaşması için diplomatik çalışmalara liderlik etmeye devam edeceğini kaydetti. Taraflar arasındaki müzakerelerin olduğu gibi devam ettiğinin altını çizen Pompeo, ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) Başkanlığı döneminden bu yana başında olduğu dosyada herhangi bir değişikliğin olmadığını vurguladı.Kuzey Kore’de stratejisini değiştirdi mi? Öte yandan konuyu takip eden gözlemciler, Kuzey Korenin son dönemde yaptığı sert açıklamaların, Hanoideki başarısız nükleer görüşmelerin ardından stratejisinde yaptığı değişikliği ortaya koyduğunu düşünüyorlar. Gerginliğin görüşmelerde ilerleme kaydedilememesi ve herhangi bir anlaşmaya varılamaması konusundaki hayal kırıklıklarını örtmek için arttığına inanan gözlemciler, ancak bununla birlikte Kuzey Kore’nin, ABD ve Güney Kore arasındaki diplomatik görüşmeleri durdurmayacak şekilde ince hesaplanmış eylemler sürdürdüğünün altını çizdiler. Kim Jong-un, geçtiğimiz Şubat ayında gerçekleşen zirveden Başkan Trump ile yaptırımları hafifletme konusunda hiçbir anlaşma yapamadan ayrılmasının ardından kendisini bilinmeyen sularda boğulurken buldu. Bu nedenle Kim, şuan ABDyi müzakere masasına itmek için, ilişkilerin bozulmasına neden olmadan “küçük bir provokasyon” yaklaşımını tercih ediyor olabilir. Kuzey Kore lideri Kim Jong-un, Kasım 2017’de balistik füze denemelerini askıya aldı. Geçtiğimiz yıl “Kore Yarımadasında kalıcı ve istikrarlı bir barış rejimi kurma” sözü veren Kim, Ocak ayında yaptığı yeni yıl konuşmasında, yeni bir barış teklifi yaparak ülkesinin nükleer silah üretmekten kaçınacağına söz verdi. Fakat Vietnam’ın başkenti Hanoide ABD Başkanı Trump ile gerçekleşen müzakerelerin başarısızlığı söz konusu ilerlemeyi hızla tersine çevirdi ve Kuzey Korenin sert çıkışlar yapmasına yol açtı.Kuzey Kore- Rusya ilişkileri Öte yandan güvenlik uzmanları, Kuzey Kore liderinin Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’le görüşmesinin, Moskova’nın herhangi bir büyük ekonomik teşvik sunma ihtimalinin düşük olmasına rağmen, Kuzey Kore’ye bazı insani yardımlar sağlamasına yol açabileceğini söylediler. Bununla birlikte Güney Kore Devlet Başkanı Moon, Kuzey Kore ile ilişkileri iyileştirme amacıyla ekonomik projeleri teşvik etmek için Kim ile bir görüşme daha yapmak istediğini açıkladı. Bir başka gelişmede ise güvenilir iki kaynak, Şubat ayında Kuzey Kore’nin İspanyanın başkenti Madriddeki elçiliğine saldıran ve elektronik cihazları çalan grupta yer alan iki eski ABD Deniz Piyadeleri askeri ABD makamlarınca tutuklandıklarını aktardılar. Kolluk kuvvetlerinden bir yetkili ve 22 Şubatta Kuzey Korenin Madrid Büyükelçiliğine yapılan saldırıyı üstlenen Cheollima Sivil Savunma (CDC)  grubuna yakın bir kaynağın aktardığı bilgilere göre bahsi geçen askerlerden Christopher Ann Perşembe günü tutuklanarak Los Angelesta federal mahkeme önüne çıkarıldı. İlgili gelişmede ayrıca ABD federal güçleri, CDC lideri Adrian Hong Chang’ın dairesine baskın düzenlediler. Hongun baskın sırasında evinde olmadığını söyleyen gruba yakın kaynak, konuya ilişkin daha fazla ayrıntı vermezken ABD Adalet Bakanlığı, konuya ilişkin yorum yapmaktan kaçındı. Öte yandan saldırının davasına bakan İspanya mahkemesi, en az 10 kişinin olduğu düşünülen grubun, büyükelçiliğe saldırıda bulunduğunu ve elçilikteki bazı kişileri saatlerce rehin alarak onları darp ettiklerini kaydetti. İspanyol araştırmacılar, büyükelçiliğe baskın yapanların ABD’ye kaçmadan önce elçiliğin bilgisayarlarını ve hard disklerini aldıklarını söylediler. İspanyol bir yargı kaynağı geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamada, çalınan cihazların FBI tarafından önce saldırının davasına bakan İspanya mahkemesine oradan da Pyongyang’ın büyükelçiliğine iade edildiğini söylemişti. Olay, Trump ve Kim arasında Hanoide gerçekleşen ikinci zirveden sadece birkaç gün önce, hassas bir dönemde gerçekleşti. Kuzey Kore Dışişleri Bakanlığı FBIın saldırının arkasında olabileceği yönündeki söylentilere atıfta bulunarak olayı “ciddi bir terör saldırısı” olarak kınarken ABD Dışişleri Bakanlığı, Washington ile olayın herhangi bir bağlantısı olmadığını açıkladı.

مشاركة :