İsrail Cumhurbaşkanı Reuven Rivlin’in genel seçimlerde partisi birinci olan Başbakan Binyamin Netanyahuya koalisyon hükümetini kurma görevini vermesine itiraz edildi. Halktan toplanan 15 bin imza ile Yüksek Mahkeme’ye başvuru yapıldı. Ayrıca mahkemeden Netanyahu, Başsavcı Avihay Mendelblit, Knesset ve Likud Partisi’nin tutumlarını açıklamaları için ihtiyati karar verilmesi ve Rilvin’in bu kararı neden aldığına ilişkin soruları cevaplaması talep edildi. Avukat Meir Ben Shahar, “Netanyahunun görevlendirilmesi anayasaya uygun değil, İsrail Devletindeki hukukun üstünlüğünün sağlam temelini ihlal ediyor. Burada hata yapan sadece başkan değil. Birçok hata ve hatalar var. Başsavcı, neden kanunun ihlali konusunda sessiz olduğunu açıklamalıdır. Netanyahu hakkında güçlü yolsuzluk iddiaları var. Başsavcı ve savcılık Netanyahu hakkındaki iddianameyi desteklediğini açıkladı. Netanyahu’nun bu hükümetin başkanlığını yapma ve hükümeti kurma sorumluluğunu kendi reddetmedi” diye konuştu. Ben Meir bu konu hakkında yaptığı açıklamada, “Başvuruda bulunanlar, seçimlerden önce Netanyahu hakkında rüşvet, sahtekarlık ve güven ihlali ihlalleriyle ilgili olarak ciddi suçların bulunduğu iddianamenin açıklanması nedeniyle buna itiraz etti. Netanyahunun İsrail hükümetinin başkanlığı sırasında yapmış olduğu işler karşılığında sermaye sahipleri ile uzun yıllar boyunca ve çeşitli şekillerde yolsuzluk ilişkileri kurduğuna dair kesin kanıtlar var” dedi. Mahkemeye başvuruda bulunanlar, geçici hükümetin Başbakanı olarak Netanyahunun değil, görevinin ve yeniden başkan olmasının engellenmesinin istediklerini belirterek, “Çünkü devletinde yolsuzluk yapan birine devletin idari işlerini teslim etmek ahlaki, mantıklı ve makul değil” ifadelerine yer verdi. Dilekçelerde, Yüksek Mahkeme’nin 25 yıl önce şüpheli, mahkum olmadığı sürece masum olduğu ilkesini onayladığı işaret edilerek, “Yetki pozisyonu sahibinin görevin durdurulmasını engellemez ve suçlunun mahkum edilmesi şüphenin ötesinde kanıt gerektirir. Fakat bakanlar, milletvekilleri ve belediye başkanları ile ilgili olarak mahkeme, şüpheli veya sanığın, aleyhindeki şüphelerle doğrudan ilgili üst düzey bir resmi görevi üstlenmesine izin vermiyor. Bakanlar ve bakın yardımcıları görevden alınırken, bu standartlara göre şüpheliyken başbakan alınmıyor” ifadelerine yer verildi. Dilekçe sahipleri, seçimler sırasında iddiaların olduğu belirtilerek, bu bağlamda dilekçelerin kabul edilmesinin mahkemenin seçmen iradesine müdahalesi olarak görüldüğünü söyledi. İsrail’deki seçimlerin hükümet başkanlığı ile ilgili değil parlamento aday listeleri arasında olduğunu işaret eden davacılar, mahkeme kararının seçmen kararı yerine geçemeyeceğini vurguladı. Netanyahunun Knessetin bir üyesi olmadığı, Knessetteki 119 üye ile karşılaştırıldığında daha fazla hakka sahip olduğunu işaret eden davacılar, Hükümet Temel Kanunu’nun 18. Bölümü gereği yargılanan başkanın görevinde devam etmesine izin verildiği, gelecek görevler konusunda hakkının bulunmadığını hatırlattı. Avukat Ben Meir, mahkemenin davayı kabul etmeyeceğinin tahmin edildiğini ifade ederek, bu davanın esasen ahlaki olduğunu vurguladı. Ben Meir, Netanyahu ve yolsuzluğuyla mücadele eden kuvvetleri güçlendirmek amacıyla olduğunu söyledi. Öte yandan Netanyahu, Pazartesi günü hükümet kurma çabalarını sürdürerek, ABD Başkanı Donald  Trumpın Ortadoğudaki yerleşim planını ve Filistin devletinin kuruluşunu reddetmesini karşılığında Netanyahunun başbakan olduğu sürece yargılanmasını önlemek için bir yasa çıkarmayı planladıklarını açıklayan sağcı Ulusal Birlik ittifakı ile bir araya geldi. Siyasi kaynaklar, Netanyahu’nun görevi sırasında yargılanmamasını garanti altına alan bir yasa çıkarmak için İsrail Evimiz Partisi Başkanı Eski Savunma Bakanı Avigdor Liberman ve Maliye Bakanı Moşe Kahlon’u Likud saflarına geri döndürmeyi planlıyor.  Siyasi kaynaklara göre, Netanyahu emekli polis memuru Jacob Borowski’nin hakimlerden dahi daha fazla hükümetin saflığı sembolü olan Devlet Denetçisi görevine getirmeyi planlıyor. Bu fikir, Borowski hakkında çok sayıda yolsuzluk iddiaları bulunması nedeniyle Tel Aviv’deki hakimlerde şok etkisi yarattı. Bir zamanlar Polis Müfettişi sıfatıyla aday olan Borowski’nin adaylığı eski İsrail Başbakanı Ariel Şaron hakkındaki yolsuzluk davasının hafifletilmesi için anlaşma sunduğu gerekçesiyle iptal edildi. Dava 2007 yılında delil yetersizliği nedeniyle düştü. Borowski, Devlet Gözlemi’nin başbakanın resmi ev harcamalarının artmasıyla ilgili şüphelerin ardından 2015 yılında, Netanyahunun savunma ekibinin bir üyesi oldu. Netanyahu, 2009 yılında başbakan olarak seçilmesinden bu yana, Borovski’nin yayın organı başkanlığı da dahil olmak üzere çeşitli görevlerde yer alması için çabalarda bulunmuş, ancak eski Başsavcı Yehuda Feinstein, Şaron davasında kendisine yönelik şüpheler nedeniyle atamasını engellemiştir.