Venezuela krizi, Şam’ın Rusya yörüngesine iyice oturması yönünde bir fırsat oluşturdu. Suriye resmi haber ajansı SANA’da yer aldığına göre, Suriye Dışişleri Bakanlığı, Venezuela’daki başarısız darbe girişimini kınayarak, ABD’yi ülkeyi istikrarsızlaştırmakla suçladı. Venezuela, kendini ülkenin geçici devlet başkanı ilan eden Meclis Başkanı muhalif lider Juan Guaido’nun ABD de dahil 50 ülke tarafından tanınmasının ardından derin bir krizin içine girdi. Maduro, geçtiğimiz salı günü kendisine karşı düzenlenen askeri darbenin başarısız olduğunu ilan etmiş, Washington ise Guaido’yu destekler yönde askeri müdahale imasında bulundu. Maduro hükümetinin Şamın müttefiklerinden biri olduğu herkes tarafından biliniyor. Venezuela Dışişleri Bakanı Jorge Arreasa, geçtiğimiz ay Şam’ı ziyaret ederek, 2011de Suriye krizinin patlak vermesinden önce Karakas’ı ziyaret eden Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed ile bir görüşme gerçekleştirmişti. Venezuela’nın eski Devlet Başkanı Hugo Chavez de, Lübnan Başbakanı Refik Hariri’nin öldürülmesinden sonra Şam’ı ziyaret etmişti. İki hükümet son yıllarda da ilişkilerini korumuştu. Esed, Venezuelalı yetkili ile yaptığı görüşmede iki ülkede yaşanan kriz arasındaki benzerliğe dikkat çeken tek kişi değildi. Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Maria Zakharova, ABDli yetkililerin Maduronun kaçışı hakkındaki ifadelerinin, Esedin Şamdan kaçışı hakkındaki ifadelere benzediğine dikkat çekti. Zakharova, Esed ve ailesinin Rusyaya kaçtığına dair haberlerin Suriye krizinin sancılı döneminde dünya basınında düzenli olarak yer aldığını anımsattı.  SANA haber ajansına göre, Şam’ın Maduro’ya olan desteği, Kuzey Kore Dışişleri Bakan Yardımcısı Pak Myung’u, iki ülke arasındaki ekonomik, askeri ve politik alanlardaki dostluk ilişkilerinin ne denli güçlü olduğunu göstermek için kabul etmesi ile aynı zamana denk geldi. Pak Myung, salı günü Şam’da görüştüğü yetkililere, Kuzey Kore lideri Kim Jong-un ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasındaki görüşmeler hakkında bilgi verdi. Suriye’de Eylül 2015’te Rusya tarafından doğrudan yapılan askeri müdahaleden bu yana, Şam, Moskova’nın müttefikleri ile ilişkilerini güçlendirmek için siyasi, askeri ve ekonomik adımlar atmıştı. Abhazya Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı, önümüzdeki dönemin, Abhazya ve Güney Osetya’nın bağımsızlığını tanıdığını açıklayan Şam Büyükelçiliğinin açılışına tanıklık edeceğini belirtmişti. Eylül 2018de, Esed ve Abhazya Cumhurbaşkanı Raul Hacımba Şamda bir dostluk anlaşması imzalamıştı. Daha önce de, Güney Osetya Cumhuriyeti lideri Anatoliy Bibilov aradaki bağları güçlendirmek için Suriye’nin başkentini ziyaret etmişti. Şam’ın iki bölgenin bağımsızlığını tanıması, Gürcistan tarafından öfkeyle karşılandı ve Şam ile aralarındaki diplomatik ilişkiler kopmuştu. Şam aynı zamanda, Avrupa Birliği (AB) ve ABDden de eleştiriler almıştı. Suriye bunların yanı sıra 2016’da Moskova’nın Kırım’ı ilhak etme kararını kabul etmiş ve Ukrayna ile diplomatik ilişkileri azalmıştı. Kiev’deki Suriye Büyükelçiliği kapatılırken, Kırım Başkanı Sergey Aksyonov, Kırım ile ilişkileri normalleştirme çağrısı yapan Şam’ın samimi ve cesur tutumuna övgüde bulunmuştu. Rus ordusunun, Suriye’de Tartus Deniz Üssü ve Lazkiye’deki Hmeymim Üssü’ndeki varlığının yanı sıra, Putin’in müttefiği Çeçenistan Cumhurbaşkanı Ramazan Kadirov’un emriyle gelen Çeçen özel kuvvetlerden binlerce askeri polis de ülkede konuşlandırıldı.