Cezayir Devlet Başkanı Abdulkadir bin Salih’in Ramazan ayının başlaması vesilesiyle 5 Mayıs akşamı yaptığı konuşması ülkenin 1 numaralı gündemi oldu. Konuşmada Bin Salih, son dönemde Savunma Bakanlığı ile bağlantılı ekiplerin gerçekleştirdiği eylemler için sunduğu ‘sivil kılıfa’ kıyasla askeri kurumla ‘güçlü bir işbirliği’ tablosu çizdi. Devlet Başkanı, anayasal açıdan ‘ülkenin baş hâkimi’ olarak adalet düzleminde ‘temiz eller’ kampanyası ‘benimsemiş’ gibi görünüyordu. Abdulkadir bin Salih, Genelkurmay Başkanı Korgeneral Ahmed Kayid Salih’in yönetimindeki askeri kuruma büyük bir ‘sivil’ destek sundu. Hatta resmî televizyon kanalında yaptığı konuşmasında Cezayir ordusuna özellikle rakipleri tarafından ‘hesapların görülmesi’ olarak isimlendirilen meselede yöneltilen eleştirileri değersizleştirmeye çalışırken askeri kuruma bir madalya bahşeder ve başkanlık ile askeriye arasında sıkı bir işbirliği ilan eder gibi bir havası vardı.Said’i alın, Bin Salih’i bırakın Bin Salih’in konuşması, önceki Devlet Başkanı Abdulaziz’in kardeşi Said Buteflika ile iki General Muhammed Medyen (Tevfik) ve Beşir Tartak’ın tutuklandığına dair görüntülerin yayınlanmasından sadece birkaç saat sonra yapıldı. Siyaset uzmanlarına göre bu, önceden ayarlanmış bir zamanlamaydı. Devlet Başkanı’nın konuşması, askeri kurumun yararına olmak üzere ‘başarılı bir görevin sonu’ ve askeriyenin tercihlerinin, ülkedeki en yüksek sivil kurum tarafından benimsenmesi olarak göründü. Bu ilan edilmeyen teklif, Abdulkadir b. Salih ve Başbakan Nureddin Bedevi’nin istifası ile temsil edilen tek bir istisna dışında ordunun Cezayirlilerin çoğu talebi ile ilgilenme arzusunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Bu iki sebebe bağlanıyor. Bunlardan biri, yürüyüşlerde ‘çete lideri’ olarak adlandırılan Said Buteflika’nın tutuklanmasının etki boyutu ile alakalı; diğeri ise bu tablonun mübarek Ramazan ayının başlangıcına denk gelmesi. Resmi bazı odaklar, cuma yürüyüşlerindeki göstericilerin sayısının orucun etkisiyle kendiliğinden azalacağını ve hareketin ‘güvenlik nedeniyle’ temelde gece yürüyüşlerini sürdüreceğini öngörüyor. Görünüşe bakılırsa Cezayirli lider, Genelkurmay Başkanı’na Said Buteflika’yı tutuklaması için yeşil ışık yaktı. Pazar günü yaptığı konuşmasında, “Güvenilir Ulusal Halk Ordusu’nun tarihinin bu belirleyici aşamasında halkımızın yanında durup yükümlülüklerini yerine getirerek devletin anayasal karakterini ve sürdürülebilirliğini korumak, vatanın güvenliği ve istikrarını sağlamak için gösterdiği çabaları selamlıyorum. Üstelik ulusal güvenliğe zarar verme ve ulusal birliği tehdit etmeye dönük girişimlerin yanı sıra vatanımıza ve toprak bütünlüğüne karşı düşmanca tavırlara karşı koymadaki azmini de takdir ediyorum” ifadelerine yer verdi.Yurda dönüşü kaçınılmaz Bin Salih’in konuşması, belirtileri birbiri ardı sıra gelmeye başlayan ikili bir ittifakın ardından ilk aşamanın sona erdiğinin habercisi olup gelişigüzel ve doğaçlama olmaktan uzaktı. Nitekim Said Buteflika ismi, askeri kurumun göstericilere verdiği ‘kapora’ idi ve karar, bir sivil olarak devlet başkanlığı tarafından ‘imzalandı’. Buna dayalı olarak Cezayir Devlet Başkanlığı ve Ordu, Cezayirlileri bu ‘teklifi’ ya da ‘anayasal sürecin devamlılığına karşılık çete liderleri’ takasını kabul etmesini kuvvetle muhtemel görüyor. Bununla beraber bu, halk hareketi tarafından kesin bir şekilde reddedildi ve ilerleyen zamanlarda Cezayir ordusu yönetimine karşıt sloganların artmasına sebep oldu. Bin Salih’in konuşmasında ‘Cezayir halkının meşru hedeflerini medeni bir şekilde ifade etme konusunda gösterdiği ve tüm dünyayı hayran bırakan olgunluk ve bilinç’ övüldü. Aynı şekilde halkın, günden güne inkâr edilemeyecek bir ilerleme kaydeden değişim çabası doğrultusunda taleplerine devlet tarafından hızlı ve olumlu bir etkileşim bulduğu vurgulanarak bu yoldaki hedeflerin, toplumun ve kurumların katmanlarında geniş çaplı bir kabul gördüğü söylendi. Bu noktada altı çizilen şeylerden biri de ‘yolsuzluk ve kamu malının israf edilmesi ile mücadelenin’ önemi oldu. Bin Salih, “adaletin, önemli dosyalar üzerindeki pençesini kararlı ve sistematik bir şekilde sıkılaştırmasının uzun bir süredir ilerleyişine engel olan uygulama tuzaklarından kendisini kurtaracak olan ülke ekonomisi için övgüye değer bir etkiye sahip olacağını” belirtti. Bin Salih, fitne tohumları ekmeye çalışan bazı odakların, devletin kurumlarına ve krizden barışçıl bir çıkışı mümkün kılan tek yol olarak diyalog ve istişareyi benimseyen samimi çabalarına zarar vermeye çalıştığından dem vurdu. Ardından halkı tehlikelere karşı uyanık olmaya ve söz konusu odakların kötü niyetleri ve düşmanca tavırları ile yüzleşmeye hazır bulunmaya çağırarak konuşmasını şu sözlerle özetledi: “Vatanın yüksek çıkarları, bu esnada bize şartlar ne olursa olsun devleti gözetmeyi, kurumlara saygıyı eksik etmemeyi, ülkenin güvenliği ve istikrarını korumayı telkin ediyor”.Başkanlık seçimlerinin Haziranda olması konusundaki ısrar Independent Arabianın haberine göre, Bin Salih, Cezayirlilerin önerdiği yol haritasında pek bir değişiklik yapmadı. Yeni konuşmasında, ‘belirlenen sürede başkanlık seçimlerinin düzenlenmesine elverişli koşulların sağlanmasını mümkün kılan geniş ve övgüye değer’ bir uzlaşma için ‘tek yol olarak makul ve yapıcı bir diyalog’ düşüncesini yeniden dillendirdi. Genelkurmay Başkanı Ahmed Kayid Salih’in dönem dönem sözünü ettiği şeye benzer bir şekilde bin Salih, geriye kalan siyasi taleplerin muhatap aldığı ‘meşru bir başkan’ seçilene kadar Cezayirlilerden sabır talebinde bulundu. Bin Salih’in sözünü ettiği diyalog, iki anayasal kurum arasındaki belirgin bir rol alışverişinde Genelkurmay Başkanı’nın çağrısını yaptığı diyalogla aynı. Nitekim Devlet Başkanı, “Bu makul ve sağlam adımların üstün kılınmasının, tüm tarafların dar kişisel ve partizan çıkarlarının ortak paydası olan yüce milli çıkarların galip gelmesi anlamına geldiğine” işaret etti. Konuşmasının devamında ise, “Bu seçimlerin ayarlanması, gerçekleştirilmesi, takip edilmesi ve hazırlık, uygulama ve hatta son düzenlemeler olmak üzere her aşamada denetlenmesi; bu diyalogun merkezinde olması ve geniş bir oybirliği ile sonuçlanması gerektiği çok açıktır” sözlerini sarf etti.Yeni görüş alışverişlerine davet Bin Salih bununla askeri kurumun kendisini garantör olarak sunduğu ikinci bir diyalog fırsatı elde etmeyi umuyor. Bu çerçevede siyasi ve sivil toplum tabakalarının bileşenleri olan tüm ulusal aktörlere bu ulusal stratejik hedefi gerçekleştirmek için seferber olma çağrısı yaptı. Zira ona göre bu, anayasal boşluk ve devletsizliğe, daha sonra da kaos ve istikrarsızlık döngüsüne sürüklemeyi hedef güden düşmanca planları ve tehlikeleri bertaraf ederek ülkeyi güvenlik ve gelişmiş bir gelecek yoluna koymanın tek kefili. Bin Salih bu bağlamda ‘Devlet, yeni bir iktidar rejimi kurmak için kendisini temsil edecek olanı tüm egemenliği, özgürlüğü ve şeffaflığı ile seçmesi için halka söz hakkı vermeye kararlı. Aynı şekilde halkın, iktidar ve kamu yönetiminin sorunsuz bir şekilde geçişini sağlayacak şekilde meşru taleplerini gerçekleştirmek için istediği aşamalı değişimi hayata geçirme konusunda da istekli” ifadelerini dile getirdi.
مشاركة :