Taiz’de Ahlaki Rehberlik Direktör Yardımcısı ve resmi sözcü Tuğgeneral Abdul Basit el-Bahr, Taiz’deki Ulusal Ordu kuvvetlerinin Taiz’de bir istihbarat askeri operasyonunda aranan bir güvenlik unsurunu yakaladıklarını açıkladı. Bahr, “17. Piyade Tugayları’na bağlı Ulusal Ordu kuvvetleri, cumartesi sabahı (18 Mayıs) en çok arananlar listesindeki Ebu Velid lakaplı Bilal el-Vafi’yi yakaladı. Ebu Velid, aynı zamanda uluslararası olarak da aranıyordu ve yıllardır küresel terör listesinde bulunuyordu” dedi. Şarku’l Avsat’a konuşan Abdul Basit el-Bahr, “Bilal el-Vafi, saatlerce devam eden kuşatmanın ardından başarılı bir güvenlik operasyonunda Taiz’in batısındaki Vahar köyünde eski bir evde saklanırken yakalandı. İlk başta teslim olmayı reddederek yetkililere direndi” ifadelerini kullandı. Yetkili, “Teröristleri takip etmek için 2 aydan uzun bir süre istihbarat temelli operasyon gerçekleşti. Cebel Habaşi ve Makbanah kasabaları arasında seyahat ederken yakalandı” dedi. Vafi’nin köşeye sıkıştıktan sonra kendini patlatmaya çalıştığını açıklayan Bahr, “Ancak askerler, onu etkisiz hale getirmeyi başardı. Operasyon sırasında bir asker yaralandı. Eski bir evde yaşıyordu. Kadınları ve çocukları bir kalkan olarak kullanıyordu. Ama profesyonelce yakalandı. Eve baskın yapıldı. Birlikler çatıya tırmandı. Durum tamamen kontrol altında” şeklinde konuştu. Abdul Basit el-Bahr, “Bilal el-Vafi, uluslararası olarak da aranıyordu. 10 yıldan uzun bir süredir terör listesindeydi. Taiz’deki son olaylarla suçlanıyordu. Orduya suikast düzenlemekle ve DEAŞ terör örgütüne liderlik etmekle suçlanıyordu” dedi. Yetkili, Taiz’deki askeri duruma da değinirken, “Taiz şehrinin kuzeyinde ve batısında çatışmalar yaşandı. Darbeci milislerin arasından 6 kişi öldü, onlarcası da yaralandı. Aynı şekilde ordudan da 4 asker öldü, 2 asker yaralandı. Ordu, darbecilerin yanında paralı asker olarak savaşan ikisi Husi ve ikisi Somalili 4 milisi yakaladı” dedi. Bahr ayrıca, meşruiyete ait Vadi el-Zenuc ve hava savunma kampı çevresinde çatışmaların tırmandığını belirtti. Öte yandan İran destekli Husi Ensarullah milisleri, Suudi Arabistan önderliğindeki koalisyonun desteğiyle Ulusal Ordu kuvvetleri ile ülkenin güneyindeki el-Dali, Sana’nın kuzeyindeki Marib ve ülkenin batısındaki Maris, Katabah ve Hudeyde’nin kıyı şeridi başta olmak üzere Yemen’in farklı cephelerinde çatışma yaşıyor. Yemen’in ortasındaki İbb’den Hudeyde’nin güneyine ise ek askeri takviyeler gönderilmeye devam ediyor. Ulusal Ordu, geçen cuma günü Marib ve el-Dali cephelerinde 106 milisin öldürüldüğünü açıkladı. Ulusal Ordu kuvvetleri, el-Dali’nin kuzey cephelerinde darbeci milislerin kontrolündeki bazı köyleri ve stratejik bölgeleri kontrol etmeye devam ediyor.   Bu çerçevede Yemen ordusuna ait “September Net” internet sitesinin 83. Topçu Tugayı subayı Abduh Ali el-Kadi’den aktardığına göre Katabah’ın batısındaki el-Abari köyü, Cos el-Cemal, Habil el-Salame, Mazub Amir ve el-Abhur bölgelerini kurtarma operasyonlarının yanı sıra cuma günü kuzeydeki Katabah’ı temizleme operasyonu kapsamında bir komutan da dahil 8 milis öldü ve onlarcası da yaralandı. Ali el-Kadi ayrıca, ordunun Maris cephesinin batısındaki Samih ve Duveyr bölgelerinin de kontrolünü sağladığını açıkladı. Abduh Ali el-Kadi, “Ordu kuvvetleri, Katabah kasabasındaki ve Maris bölgesindeki Husi milislere ait mevziilere dört eksenden geniş çaplı saldırılar düzenledi. Saldırı sonrasında milisler, İb şehrine kaçtı” dedi. Saldırılar sırasında Ulusal Ordu kuvvetleri, çok sayıda silah ve mühimmatı da ele geçirdi. Yemen Devlet Başkanı Abduh Rabbu Mansur Hadi, ordu ve direniş güçlerini Katabah ve diğer bölgelerde elde ettikleri zaferler dolayısıyla kutladı. Dördüncü bölge komutanı Tuğgeneral Fadıl Hasan ve 30. Zırhlı Tugay Komutanı Tuğgeneral Hadi el-Avlaki ile cuma akşamı telefon görüşmesi gerçekleştiren Hadi, el-Dali’deki İran yanlısı darbeci Husi milislerle temas hatlarındaki askeri operasyonların seyrine dair bilgi aldı. Yemen Haber Ajansı SABA’ya göre Mansur Hadi, ulusal hedeflere ulaşmak için zaferlerin devam etmesi gerektiğini vurgulayarak, Suudi Arabistan liderliğindeki Arap koalisyonunun çaba ve desteğine de övgüde bulundu. Tuğgeneral Fadıl Hasan ve Tuğgeneral Avlaki ise, vatanın koruyucularının ve halk direnişinin üst düzeyde gayret gösterdiğini söyleyerek, ülkeyi yeniden kontrol etmek için zaferin kaçınılmaz olduğunu vurguladı. Diğer taraftan Marib’in batısındaki Sirvah cephesinde Ulusal Ordu’nun kurduğu pusularda 20 Husi milis öldü ve onlarcası da yaralandı. Resmi askeri bir kaynağa göre Ulusal Ordu, Husi milislerin Cebel Haylan bölgesindeki ordu mevziilerine sızma girişimlerini engellerken, 20 milis de öldürüldü. Husi milislerin bölgeden kaçtığı, mühimmat, hafif silah, araç ve haberleşme cihazlarının da ele geçirildiği belirtildi. Aynı şekilde darbeci milisler, Kızıldeniz’de ve güneydeki kırsal bölgelerde tırmanışı sürdürürken, Birleşmiş Milletler (BM) himayesinde İsveç’te imzalanan barış anlaşmasını da ihlal etmeye devam etti. Batı sahil cephesinde Yemen ordusuna bağlı Amalika Tugayları da yaptıkları açıklamada, “Milisler, büyük askeri takviyeler gerçekleştirdi. Yüzlerce savaşçı, çeşitli silahlarla İbb şehri ve el-Cerrahi kasabasından güneydeki Hays kasabasına harekete geçti” dedi. Güneydeki Tuhayta kasabasında bulunan dağlık bir bölgeye konuşlanmış Husiler, el-Sahraviyye beldesindeki Amalika Tugaylarına ait askeri mevziilere bombardımanı yoğunlaştırdı. Bu çerçevede milisler, söz konusu askeri mevziilere 120 ve 80 kalibrelik topçularla tekrarlı saldırılar düzenledi.