Özgürlük ve Değişim Bildirgesi Güçleri (ÖDBG), iki gün boyunca devam eden sivil itaatsizlik nedeniyle ülkedeki hareketliliğin felce uğradığını teyit ederken, Hartum sokaklarında sınırlı sayıda yaya ve araç hareketliliğine tanık olundu. Öte yandan, devlet memurları grevlerini sürdürürken,çoğu dükkan hala kapalı bulunuyor. Sudan Askeri Geçiş Konseyi’ne (AGK) bağlı basın organları tarafından yapılan açıklamada ise ülkedeki grevinin etkisinin sanıldığı kadar büyük olmadığı ve bir dizi kurumda işbaşı yapıldığı kaydedildi. Bununla birlikte Hartum, başta Sudan Halkının Kurtuluş Hareketi (SPLM-N)Başkan Yardımcısı Yasir Arman olmak üzere hareketin üç liderini Güney Sudanın başkenti Cuba’ya sürdü. Görgü tanıkları, Sudan Merkez Bankasının ve çoğu ticari bankanın işlemlerinin neredeyse durma noktasına geldiğini ve bazılarının kapılarının hala kapalı olduğunu aktardı. Aynı şekilde çoğu özel şirket çalışmalarını bütünüyle durdururken, acil durumlar dışında sağlık, elektrik ve su gibi kamu hizmet sektörlerindeki grev de devam etti. ÖDBG Müzakere Komitesi Üyesi Medeni Abbas Medeni, “Ülkedeki sivil itaatsizlik ikinci gününde ivmesini kaybetmeden devam ediyor. Bu durum, devrimin talepleri gerçekleşinceye kadar halkın askeri konseye karşı koyma gücüne sahip olduğunu gösteriyor” açıklamasında bulundu. Sivil itaatsizliğe devam edilip edilmeyeceğini tartışacaklarını dile getiren Medeni,bunun için bir zaman sınırı koyma konusunu görüşeceklerini belirtti. Abbas, açıklamasının devamında askeri konsey ile doğrudan müzakerelerin mümkün olmadığını belirterek, konseyin halkı terörize etme ve korkutmaya dayanan yeni bir siyasi ve güvenlik durumunu dikte etmeye çalıştığını söyledi. Sudanlıların askeri bir kurala boyun eğmeyeceğinden dolayı askeri konseyin bu çabalarının başarılı olamayacağını ifade eden Abbas, “Askeri konsey bizimle olan eski anlaşmasını bile reddetmek istiyor” dedi."AGK, Abiy Ahmed başkanlığındaki arabuluculuğu ciddiye almadı" Şarku’l Avsat’a konuşan Abbas, “Askeri konsey, Etiyopya Başbakanı Abiy Ahmed başkanlığındaki arabuluculuğu ciddiye almadı. Fakat ÖDBG, arabulucu komisyon ile temaslarını sürdürüyor ve girişim hakkında görüş ve önerilerini dile getiriyor. Konsey, pazartesi günü oturma eylemini kırma girişiminden bu baya meydana gelen onlarca ölümden sorumludur” ifadelerini kullandı.SUNAnın haberini videolar ve fotoğraflar yalanlıyor Öte yandan Sudan’ın resmi haber ajansı SUNAnın haberinde, ülkedeki grevinin etkisinin sanıldığı kadar büyük olmadığı ve Sudan Merkez Bankası’nın yanı sıra diğer bankaların da bayram tatilinin bitişinin ikinci gününden itibaren düzenli bir şekilde çalışmaya başladığı kaydedildi. Ancak ajansın haberleri, aktivistlerin ve eylemcilerin grevin etkisine ilişkin paylaştığı videolar, fotoğraflar ve raporlarla uyuşmuyor.SPLM-N Başkan Yardımcısı Güney Sudana sürüldü Bunun yanı sıra AGK, Sudan Halkının Kurtuluş Hareketi (SPLM-N) Başkan Yardımcısı Yasir Arman, Genel Sekreter İsmail Celab ve Sözcü Mübarek Ardul olmak üzere hareketin üç liderini serbest bıraktıktan sonra Güney Sudanın başkentiCuba’ya sürdü. Üçlünün Güney Sudanın başkentiCuba’ya gelmesinin öncesinde güvenlik hizmetleri, askeri konsey ve askeri istihbarat söz konusu kişilerin tutuklu olduğuna dair çıkan haberleri reddetmişti. Ancak bu kimselerin halihazırdaCuba’ya ulaşmış olmaları, Güney Sudana sürülmeden önce Hartumda tutuklu bulunduklarını doğruluyor. Yasir Arman,Cuba’ya ulaştıktan sonra Twitter hesabı üzerinden yaptığı bir paylaşımda, kendi rızası olmaksızın askeri bir helikopterle Hartumdan havalandıklarını ve kendilerine varış yeri hakkında bilgi verilmeden hareket ettiklerini söyledi. Onlara defalarca nereye götürüldükleri hakkında sorular sorduğunu ifade eden Arman, arkadaşları İsmail Celab ve Mübarek Ardul ile birlikte kelepçelendiğini ve gözlerinin kapatıldığını belirtti. SPLM-N dün yaptığı açıklamada, askeri konseyin hareketin liderlerini ülke dışına sürdüğünü ve atılan bu adımın tüm uluslararası ve insan hakları sözleşmelerine aykırı olduğunu belirtti. SPLM-N Sözcüsü Mübarek Ardulise yaptığı kısa açıklamada, “Öğleden sonra Cuba’ya ulaştık. İsteğimiz olmaksızın bizi ülkeden çıkardılar. Silahlı kuvvetlere ait bir uçakla buraya getirildik ve Cuba hükümeti tarafından sıcak bir şekilde karşılandık” ifadelerini kullandı. Arman Hartuma geldikten günler sonra askeri konseyin üst düzey komutanlarından derhal ülkeyi terk etmesi yönünde çağrılar aldığını, fakat bu çağrıları reddettiğini açıklamıştı. Arman, Güney Kordofan ve Mavi Nil’deki isyanın arkasında bulunduğu gerekçesiyle, devrik Devlet Başkanı Ömer el-Beşir hükümeti tarafından gıyabında verilen idam cezasıyla karşı karşıya bulunuyor.