Geçtiğimiz çarşamba günü Suudi Arabistan’ın güneyindeki Abha Uluslararası Havalimanı’na yönelik 26 kişinin yaralanmasına neden olan saldırı sonrasında Yemen’de meşruiyeti destekleyen koalisyon uçakları, birçok bölgede Husilere ait mevziileri hedef aldı. Koalisyon uçakları, füze ve silah depolarına ve terör örgütü Husilerle çalışan yabancı uzmanların bulunduğu mevziilere saldırı başlattı. Yerel kaynaklara göre koalisyon güçleri, Sana’nın batısındaki el-Sabahah bölgesindeki milis mevziilerini ve Sana’nın kuzeyindeki el-Hasba mahallesi yakınlarındaki bir bakım alanını imha etti. Koalisyon ayrıca, Sana’nın doğusundaki Cebel Nugul’un eteklerinde iki hava saldırısı gerçekleştirirken, Sana semalarındaki yoğun uçuşlarını da sürdürdü. Koalisyon, Zamar’da da darbecilerin mevziilerine karşı 3 saldırı düzenledi. Suudi Arabistan, İran rejiminin devamlı saldırganlığının ve bölgedeki tırmanışın doğrudan ciddi sonuçlara yol açabileceğine dikkati çekti."40 yıldır bölgemize müdahale ediyor, ölüm üretiyor" Suudi Arabistan Savunma Bakanı Yardımcısı Prens Halid bin Selman bin Abdulaziz, ülkesinin bölgenin güvenliğini ve istikrarını korumak için tüm uluslararası yasalara ve geleneksel kurallara bağlı olarak güvenliğini ve çıkarlarını baltalamaya çalışan herkese karşı caydırıcı önlem alacağını vurguladı. Prens Halid bin Selman bin Abdulaziz, Twitter üzerinde yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verildi; “İran destekli Husi milisler, Abha Uluslararası Havalimanını hedef alarak ve farklı uyruklarda sivillerin yaralanmasına yol açarak, yasadışı suçlarını ve ihlallerini sürdürmüştür. Bu terörist milislere karşı belirli caydırıcı önlemler alınacak. Bölgenin güvenliğini ve istikrarını korumak için tüm uluslararası yasalara ve geleneksel kurallara bağlı olarak güvenliğimizi ve çıkarlarımızı baltalamaya çalışan herkese karşı caydırıcı önlem alacağımızı beyan ederim. İran rejimi, 40 yıldır bölgemize müdahale ediyor, ölüm üretiyor, kaos ve yıkımı yayıyor, teröre destek veriyor ve Husi milisler de dahil teröristleri finanse ediyor. Uluslararası toplum, uluslararası barışı ve güvenliği savunan tüm devletler, istenmeyen sonuçlara yol açabilecek bu tehlikeli uygulamalara son vermek için görevlerini yerine getirmelidir. İran rejiminin devamlı saldırganlığı ve bölgedeki tırmanış, Husiler aracılığıyla doğrudan ciddi sonuçlara yol açacak.” Suudi Arabistan ayrıca, İran destekli Husi milislerin yürüttüğü terör saldırılarını geri püskürtmek için acil önlemler alacağını açıkladı."26 sivil yolcu yaralandı" Suudi Arabistan’ın Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Abdullah bin Yahya el-Muallemi, Suudi hükümetin talimatı üzerine BMGK’nın bu ayki başkanı olan Kuveytli mevkidaşı Mansur el-Uteybi’ye Suudi hükümetinin İran destekli Husi milisler tarafından yürütülen saldırganlıkları rapor eden bir mektup gönderdi. Mektupta, HusilerinAbha Havalimanı’na yönelik saldırısı hakkında bilgiler de yer alırken, “Yemenli, Hindistanlı ve Suudi Arabistanlı 3 kadın ve Suudi Arabistanlı 2 çocuk da dahil, farklı uyruklara sahip 26 sivil yolcu yaralandı” ifadelerine yer verdi. Muallemi, “İran destekli Husi milisler, Cruise füzelerinin kullanıldığını söyleyerek, medya organları aracılığıyla bu terör saldırısının sorumluluğunu üstlendi. Suudi Arabistanlı yetkililer, bu terörist milislerin saldırıda kullanılmış yeni bir özel silaha sahip olduğunu kanıtlayan füzenin türünü belirlemeye çalışıyor” dedi. Husilerin, 2140, 2216, 2231, 2451 ve 2451 sayılı kararlar da dahil ilgili BMGK kararlarını ihlal etmeyi sürdürdüğüne dikkati çekti. Suudi Arabistan ve Yemen’deki meşruiyeti destekleyen koalisyon, bu terör saldırılarını caydırmak, sivillerin ve sivil tesislerin korunmasını sağlamak için acil önlemler alacaklarını açıklayan Muallemi: bu çerçevede bu terör saldırısının planlanmasından ve yürütülmesinden sorumlu teröristler, uluslararası insan hakları yasaları uyarınca sorumlu tutulacağını ifade etti. Suudi Arabistan Temsilcisi, BMGK başkanından mektubu resmi bir belge olarak görmesini ve bir kopyasını da BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’e ulaştırmasını istedi."Kınayıcı adımlar yeterli değil" Öte yandan koalisyon güçleri sözcüsü Turki el-Maliki, Ortak Kuvvetler Komutanının terörist milisleri caydırmak ve sivilleri korumak için acil bir şekilde önlem alacağını belirtti. Husilerin havalimanına yönelik bombardımandan sorumlu olduğunu söyleyen koalisyon, “Uluslararası insan hakları yasaları uyarınca özel koruma altındaki sivillerin hedef alınması, savaş suçu anlamına gelmektedir” ifadelerini kullandı. Koalisyon, Husilerin ve arkasında duran İran’ın faaliyetlerine devam edeceğini gösteren Abha havalimanına yönelik saldırıyı da kınadı. Gözlemciler ise, İran’ın tekrarlı saldırılarına ve bölgesel güvenliğe yönelik tehditlerine karşı önleyici tedbirler almadan kınayıcı adımların yeterli olmayacağını vurguladı. 13 Haziran’da el-Sabahah bölgesindeki özel kuvvetler kampına yönelik 6 hava saldırısı başlatılırken, Sana’nın kuzeyinde bulunan el-Hasba mahallesi yakınlarında Husilerin askeri lojistik merkezinin kullandığı bir bakım alanına iki saldırı gerçekleşti."Kararlı bir duruş sergileyeceğiz" Öte yandan Suudi Arabistan’ın Sana Büyükelçisi Muhammed Al Cabir, İran rejiminin Yemen’de desteklediği terörist Husi milislere karşı sert caydırıcı önlemler alınacağını açıkladı. Kişisel Twitter hesabı aracılığıyla açıklama yapan Al Cabir ayrıca, “Tüm uluslararası yasaları ve geleneksel kuralları çiğneyerek ülkemizin güvenliğini ve istikrarını zedeleyen herkese karşı kesin ve kararlı bir duruş sergileyeceğiz” ifadelerine yer verdi. Muhammed Al Cabir açıklamasını devamında şu ifadelere yer verdi: “İran rejimi uluslararası topluma meydan okumaya devam ediyor ve pozisyonları çoğaltmaya, kaos ve yıkımı yaymaya, terörizmi desteklemeye ve finanse etmeye, Yemen’deki barış çabalarını ve Stockholm anlaşmasını engellemeye istekli. Bölgede bu rejime ve terörist milislere karşı güvenlik ve istikrarı korumak için kararlı bir uluslararası duruş sergilemek zorundayız. İran destekli Husi milislerin Abha Uluslararası Havalimanını hedef almak için gerçekleştirdiği terör eylemi, İran ve takipçileri dışında tüm dünyanın saygı duyduğu gelenek, yasa ve ahlak kurallarını ihlal ediyor. Bu eylem, Suudi Arabistanlı, Yemenli ve Hindistanlı sivillere karşı aşağılık bir terör suçudur.”Saldırıyı kınadılar Diğer taraftan Abha havalimanına karşı yapılan saldırı çok sayıda ülke ve kurum tarafından kınandı. Bu çerçevede Avrupa Birliği (AB), Abha Uluslararası Havalimanı’na yönelik terör saldırısını kınayarak, yaptığı açıklamada saldırıyı, bölgesel güvenliği tehdit eden ve BM’nin Yemen’de önderlik ettiği siyasi süreci baltalayan “kışkırtıcı” saldırı olarak niteledi. AB, BM’nin Yemen Özel Temsilcisi Martin Griffiths’e, Hudeyde anlaşmasının uygulanması çabalarına ve siyasi istişareleri teşvik etme konusundaki çalışmalarına destek verdiğini belirtti. BM de Abha Uluslararası Havalimanı’na yönelik Husi saldırısı sonrasında endişelerini dile getirerek, tüm taraflara mevcut durumu tırmandıran, ulusal ve bölgesel güvenliği tehdit eden ve BM’nin önderlik ettiği siyasi süreci baltalayan bu tür olayları engellenmeye çağırdı. BM sözcüsü Farhan Hag, gerçekleştirdiği bir basın toplantısında, BMGK’nın tüm taraflara ‘sivillerin ve alt yapının uluslararası yasalara göre korunmasını sağlama” yönündeki çağrısına dikkati çekti. Tunus, Cezayir, Sudan Askeri Geçiş Konseyi, Endonezya, Pakistan ve Afganistan da Abha Uluslararası Havalimanı’na yapılan terör saldırısını kınadıklarını açıkladı. Suudi Arabistan ile dayanışma içerisinde olduklarını ve Suudi tesislerini hedef alan tekrarlı saldırıların durdurulması gerektiğini bildiren taraflar, uluslararası yasaların açıkça ihlal edildiğini vurguladı. Aynı şekilde İsviçre, Abha Uluslararası Havalimanını hedef alan terör eylemini kınadığını duyurdu. İsviçre’nin Riyad Büyükelçisi, Twitter üzerinden yaptığı açıklamada, havalimanını hedef alan ve vatandaşların yaralanmasına yol açan saldırı da dahil, Suudi Arabistan’daki alt yapıya yönelik son saldırılara ilişkin endişelerini dile getirdi. İsviçre Büyükelçiliği, ülkesinin saldırıları kınadığına ve derhal durdurulmasını istediğine de dikkati çekti. İspanya hükümeti ise Husi milisler tarafından gerçekleştirilen terör saldırısını kınadı. İspanya hükümeti yaptığı açıklamada, saldırıyı açık bir egemenlik ihlali olarak niteleyerek, Yemen’de BM himayesi altında siyasi çözüm arama çağrısında bulundu. İngiltere hükümeti de Abha Uluslararası Havalimanı’na yönelik terör saldırısını kınarken, İngilterenin Ortadoğu İşleri Devlet Bakanı Andrew Morrison, 13 Haziran’da yaptığı resmi bir açıklamada, ülkesinin sivilleri hedef alan Husi saldırılarına dair derin endişelerini dile getirdi. Bu saldırıların kesinlikle kabul edilmeyeceğini belirten Morrison, taraflara kendilerini tutma çağrısı yaparak, BM önderliğinde Yemen’de yürütülen barış sürecine bağlılıklarını ifade etti. Belçika da söz konusu Husi saldırısını kınadı. Belçika Dışişleri Bakanı DidierRenders, Brüksel’de yaptığı açıklamada, Husiler tarafından gerçekleştirilen saldırının tüm mağdurlarıyla dayanışma içerisinde olduklarını belirterek, uluslararası insan haklarına ve Yemen’de BM himayesi altında yürütülen Hudeyde Anlaşması’nın uygulanmasına saygı duyulması çağrısı yaptı. Aynı şekilde İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT), Abha havalimanına yönelik Husi saldırısını güçlü bir dille kınadı. İİT Genel Sekreteri Dr. Yusuf el-Useymin, İran destekli Husi milislerin bu agresif yaklaşımının, Suudi Arabistan’a karşı balistik füze kullanmayı sürdürmesinin, Suudi Arabistan ve bölgenin güvenliği ile istikrarını bozmayı amaçladığını vurguladı. Genel Sekreter, bu terör eylemini planlayan ve destekleyenlerin, Suudi Arabistan’da ve bölgede bir bütün olarak güvenliği zayıflatmak isteyenzavallı bir plan uyguladığına dikkat çekti.“Suudi Arabistan’a yönelik bu saldırı kabul edilemez” Lübnan İlerici Sosyalist Partisi lideri Velid Canbolat da söz konusu saldırıyı kınayarak, “Suudi Arabistan’ın egemenliğine ve güvenliğine yönelik bu saldırı kabul edilemez” ifadelerini kullandı. Suudi Arabistan’ın istikrarının, tüm Arap bölgesi için hayati öneme sahip olduğunu vurgulayan Canbolat, yaralıların hızla iyileşmesi için de iyi dileklerde bulundu. Söz konusu saldırıyı kınayan eski Lübnan Başbakanı Fuad Sinyora da yaptığı basın açıklamasında, bu suç eylemlerinin bölgeyi yıkıcı bir atmosfere soktuğunu ve hiç kimsenin, bu durumun neden olacağı riskleri tahmin edemeyeceğini vurguladı. Aynı şekilde Arap Parlamenterler Birliği, Abha Uluslararası Havalimanı’na yönelik terörsaldırıyı kınadı. Parlamenterler Birliği Başkanı Atıf el-Taravane, “Arap Parlamenterler Birliği, uluslararası yasalarını, ahlak kurallarını ve insan hakları yasalarını ağır şekilde ihlal eden, siyasi bir çözüme ulaşma yolundakitüm uluslararası çabaları baltalayan ciddi bir tırmanış çerçevesinde sivillerin ayrım yapılmadan hedef alınmasını reddetmektedir” dedi. Taravane, Birlik adına yaptığı açıklamada, İran destekli Husi milislerin eylemlerinden kaynaklanan tehlikenin arttığını ve bu eylemlerin, Suudi Arabistan’ın istikrarını tehdit ettiğini belirtti. Atıf el-Taravane ayrıca, uluslararası topluma ve BMGK’ya Husilerin Suudi Arabistan’ın topraklarını ve sivil kuruluşlarını hedef alan tüm yıkıcı eylemlerine karşı sıkı bir tavır takınma ve caydırıcı önlemler alma çağrısında bulundu. Parlamenterler Birliği Başkanı Atıf el-Taravane, yerel, bölgesel ve uluslararası düzeydeki gayretli çabalarını, güvenliğini, istikrarını ve vatandaşlarının güvenliğini korumak için çabalama yolunda Birliğin Suudi Arabistan’a tam destek verdiğini kaydetti.
مشاركة :