ABD Hazine Bakanlığı tarafından dün yapılan açıklamada, Hizbullah’ın Lübnanlı üç önemli siyasi ismi yaptırımlar listesine eklendiği bildirildi. ABD Hazine Bakanlığı Yabancı Varlıkların Kontrolü Ofisi (OFAC), Lübnan Parlamentosu çatısı altında Hizbullah üyelerinin yer aldığı ‘Direniş Bloku’ milletvekilleri Muhammed Hasan Raad ve Emin Şeri ile Hizbullah’ın Lübnan’ın güvenlik birimleriyle olan ilişkilerini koordine etmekten ve güvenlik işlerini yürütmekten sorumlu İrtibat ve Koordinasyon Birimi Başkanı Vafik Safa’yı yaptırım listesine dahil etti. Hazine Bakanlığı, bu üç ismi, Hizbullah’ın çıkarları için ve onun adına çalışmakla suçladı. OFAC’ın aldığı bu kararla ABD, ilk kez Hizbullah’ın siyasi isimlerini yatırımlara tabi tutmuş oldu. Öte yandan Hazine Bakanlığı, uluslararası toplumu, Hizbullah’ı terör listelerine dahil etmeye çağırırken, askeri ve siyasi kanatları arasında bir fark olmadığının da altını çizdi. Lübnan Parlamentosu’nun önde gelen isimlerinden biri olan Muhammed Hasan Raad, Hizbullahın karar merci Şura Konseyi’nin de bir üyesi. Raad, aynı zamanda Hizbullah’ın en yüksek liderlik makamı olarak birimleri yurtdışında askeri ve terör saldırıları başlatmaları için yönlendiren Şura Konseyi’nin beş alt kurulundan biri olan Hizbullah’ın parlamentodaki grubuna başkanlık ediyor. Bununla birlikte dini ve stratejik meseleleri tanımlamaktan da sorumlu olan Şura Konseyi, idari ve planlama yetkilerine sahip ve kamu politikaları geliştirebiliyor. Hazine Bakanlığı’nın açıklamasında, Şeri ve Raad’ın parlamentodaki konumlarını ve siyasi güçlerini, Lübnan’ın refahı için değil, Hizbullah hareketinin çıkarları için kullandıkları vurgulandı. Açıklamada, Hizbullah’ın Siyasi Büro Başkanı olan Emin Şeri’nin Hizbullah’ın Lübnan halkının ve devletinin çıkarlarına aykırı olan hedeflerini geliştirmek ve Hizbullah adına Lübnan’ın finans kurumlarını istikrarsızlaştırmak için meclisteki konumundan yararlandığı belirtildi. Bakanlık, Hizbullah’ın gündemini gerçekleştirmesi için attığı adımların, Lübnan ekonomisinin bel kemiğini kırma pahasına korku ve şiddete dayandığını kaydetti. Şerinin açık bir şekilde Hizbullah’ın ortakları ve diğer finansörleriyle yasadışı ilişkiler içerisinde olduğu belirtilen açıklamada, Şeri’nin Hizbullah’a destek ve hizmet sağladığı gerekçesiyle ABD Hazine Bakanlığı terörist listesine eklenen Ethem Tabace ile olan ilişkisine değinildi. Şeri’nin Tabace’nin Lübnan bankalarına ulaşmasını kolaylaştırdığı belirtilen açıklamada, ayrıca Şeri’nin İran Devrim Muhafızları Ordusu’na (DMO) bağlı Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani ile birlikte çektirdiği bir fotoğraf yer aldı. Güvenlik yetkilisi Vafik Safa ise doğrudan Hasan Nasrallah ile bağlantılı ve Hizbullah’ın uluslararası toplum ve Lübnan güvenlik birimleriyle olan ilişkilerini koordine ediyor. ABD Hazine Bakanlığı, Vafik Safayı Lübnan limanları ve sınır geçişlerinden kaçakçılık yapmak, Hizbullah unsurlarının seyahatini kolaylaştırmak, Beyrut limanından uyuşturucu ve silah kaçakçılığı yapmak, ithalat vergileri ve değerli gelirlerin Lübnan hükümetinden uzakta tüketilmesini sağlayarak, Lübnan halkının güvenlik ve emniyetini baltalamakla suçladı. Bakanlık tarafından yapılan açıklamada, söz konusu üç ismin yaptırım listesine eklenmesinin, Hizbullah’ın siyasi faaliyetleri ile yıkıcı faaliyetleri arasında ya da askeri ve siyasi kanatları arasında bir fark olmadığını vurguladığı, Hizbullahın askeri bir direniş grubu olduğunu söyleyen Muhammed Raad da dahil olmak üzere Hizbullah liderleri ile siyasi yapısı ve Direniş Bloku arasında bir ayrım olmadığını da doğruladığı belirtildi. Açıklamaya göre Hizbullah’ın yasadışı finans faaliyetlerinin tümünü aksatmayı önceleyen Hazine Bakanlığı, 2017 yılından bu yana, terör örgütü olarak nitelendirdiği Hizbullah’a bağlı 50 kişi ve kuruma karşı yaptırımlar uygulamaya koydu. Ayrıca yine açıklamaya göre alınan tedbirler, listeye dahil edilen kişilerin ABD’de veya Amerikalıların mülkiyeti altında bulunan tüm mal ve ilgili menfaatlerini yasaklıyor ve OFAC’ın bilgilendirilmesini gerektiriyor. Bununla birlikle yaptırım listesindeki kişi ve kurumlarla belirli işlemlerde bulunan kişiler de aynı şekilde cezalara veya işlemlere tabi tutulabilir. Öte yandan bu durum, Lübnan Parlamentosu’nun listeye eklenen milletvekillerinin maaşlarını bankaya yatırma işlemini de zorlaştırıyor. Diğer yandan ABD’nin şu ana kadar listeye eklediği ve Hizbullah ile bağlantılı olan 50 isim arasında; Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah ve Yardımcısı Naim Kasım ile diğer bağlantılı kişilerin yanı sıra Nasrallah’ın Siyasi Danışmanı Hüseyin el-Halil, İbrahim Emin es-Seyyid ve Hizbullah Yürütme Kurulu Başkanı Haşim Safiyuddin bulunuyor. Geçtiğimiz Nisan ayında yayınlanan son yaptırım listesine biri Belçikalı diğeri Lübnanlı olmak üzere iki kişinin yanı sıra ikisi Belçika’da biri İngiltere’de olmak üzere 3 kurum dahil edilmişti. Geçtiğimiz Ekim ayında ise ABD Hazine Bakanlığı, Muhammed Abdullah el-Emin ile Hizbullaha maddi ve lojistik destek sağladıklarını gerekçesiyle Lübnanlı 7 şirkete yaptırım uyguladı. Şubat 2018’de Bakanlık mali yaptırım yasaları uyarınca, bir kısmı Sierra Leone’da olmak üzere, Hizbullah ile bağlantılı 6 kişi ve 7 kuruma yaptırım uyguladı. Hazine Bakanlığı’nın terör ve mali istihbarat işlerinden sorumlu sekreteri Seagal Mandler, yaptığı açıklamada, Hizbullah’ın Lübnan Parlamentosu’ndaki unsurlarını, terörist grubun finansal ve güvenlik çıkarlarını desteklemek ve İrandaki kötü niyetli faaliyetleri teşvik etmek amacıyla kurumları manipüle etmek için kullandığını söyledi. Mandler, Hizbullah’ın Lübnan halkının güvenliği ve çıkarları pahasına Lübnan’ın ve tüm bölgelerin ekonomik istikrar ve güvenliğini tehdit ettiğini vurguladı. Bakanlık yetkilisi, ABD’nin Lübnan hükümetinin, kurumlarını, İran ve İran yanlılarının sömürüsünden korumasını, Lübnan’a daha barışçıl ve refah içinde bir gelecek sağlama çabalarını desteklemeye devam edeceğini vurguladı. ABD, Hizbullah’ı Ekim 1997’de yabancı terör örgütü olarak sınıflandırmış ve üyelerini Ortadoğu’daki barış sürecini tehdit etmekle suçlamıştı.
مشاركة :