Yemen’de İran destekli darbeci Husi milisleri, kontrolleri altındaki bölgelerde kendilerine muhalif olan gazete ve kanalları kapatarak genel merkezlerine ve sistemlerine el koymalarının ardından bu kez de özel radyoları kendi propaganda aygıtlarına dönüştürdü. Yemen’in başkenti Sana’da Şarku’l Avsat’a konuşan medya mensupları, Husilerin kontrolündeki bölgelerde yayın yapan radyoların gençleri savaş cephesine çekmeye, bölgesel gerilimleri ve ırkçılık naralarını yaymaya, bağış toplamaya ve radyoların faaliyetlerini ve toplumsal sorumluluklarına engel olmaya hizmet etmesinden memnun olmadıklarını ifade etti. Medya mensupları ayrıca, "Tamamen mezhepçi programlar yayınlayarak gençlerin ve halkın beyinlerini yıkamaya çalışan Husi medyasına kimsenin karşı çıkamadığını" da belirtti. Alınan otoriter kararlar, Husilerin Yemenin sosyal dokusunu parçalamaya, mezhepçiliği yaymaya ve ırkçı liderlerini kutsallaştırmaya çalışan radyoları, grubun ideolojisini ve başkalarını kabul etmediği gerçeğini gün yüzüne çıkarıyor. Ancak, artık bunun da ötesine geçerek ideolojilerini, siyaset ve gerilimden uzak bir şekilde eğlence, sanat ve farkındalık yaratma konularına odaklanan topluluk radyolarına da dayatmaya çalışıyorlar. Husiler, tüm radyolardan Yemenli aileleri Lübnan Hizbullahı gibi uluslararası terör örgütlerine ya da gruba ait savaş mühimmatına bağış yapmaya çağıran duyurularda bulunmasını ve programlar düzenlemesini talep ediyor. Bu bağlamda yerel bir radyonun yapım müdürü de "Radyo sahipleri ve yetkilileri milisler tarafından çağırılıyor. Haklarında soruşturma açılarak grubun hazırladığı ve içerisinde Husilere ait marşların da bulunduğu yayın akışı programını teslim alıyorlar’’ açıklamasında bulundu. Yemenli radyo yapım müdürü sözlerini şu ifadelerle sürdürdü: "Husileri ilgilendiren her hangi bir konu grup için kırmızı çizgi olarak kabul ediliyor. Ayrıca vatandaşların beyinlerini yıkamak pahasına radyoların Husiler tarafından kaydedilen programları yayınlaması bir tür görev olarak addediliyor. Buna karşı çıkıldığı takdirde Husiler, yayını durdurarak çalışanlara saldırıyor, tutukluyor ve hapse atıyor. Radyo ekipmanlarına da el koyuyor." Husilere bağlı Sam FM radyo istasyonunun, milislerin Sana’dan yayın yapan diğer radyolara şantaj yapma arzusunda olduğunu açıklaması ve uluslararası terör listesinde bulunan Lübnan Hizbullah’ı için milyonlarca insanın para topladığını duyurması sivil toplum kuruluşları ve yerel topluluklar tarafından kınandı. Öte yandan Yemenli hukukçular ve aktivistler de, halkın açlık, hastalık ve salgınlar nedeniyle hayatını kaybettiği bir dönemde Lübnan Hizbullahı için bağış kampanyalarının başlatılmasını kınadıklarını ifade etti. Dünyadaki en ağır insani krizle boğuşan Yemen’de, ülke nüfusunun yüzde 85’i acil insani yardıma ihtiyaç duyuyor. Sana’daki basın mensupları Husilerin tüm yerel radyolara saldırı kampanyası başlattığını dile getirdi. Bu kapsamda Husilerin, söz konusu radyoların içinde bulundukları zorlu ekonomik durumu hesaba katmadan onlardan harç, vergi, zekat ve savaş mühimmatı için milyonlara ulaşan meblağlar talep ettiği belirtildi. Şarku’l Avsat’a konuşan radyo yapım müdürü ayrıca, Husilerin her radyo istasyonunda en az 5 milisin görevlendirilmesini zorunlu tuttuğunu da açıklayarak "Her radyo istasyonuna medyayla yakından uzaktan alakası olmayan kişileri içlerinde barındırmaya ve 5 milisten birini mali işlerde görevlendirmeye zorluyorlar. Milisler, radyolardaki çalışanları, ziyaretçileri ve program konuklarını izliyor, çalışanların tüm hareketlerini ve mali işlemleri yakından takip ederek Husi üst düzey yetkililerine rapor veriyor" ifadelerini kaydetti. Husi darbesinin ardından yayına devam eden ve Yemen’de toplum medyasını temsil eden eğlence ve sanat radyoları siyasetle hiçbir ilgileri olmamasına rağmen, zorlu ekonomik koşulları göz ardı eden Husilerin şantaj ve keyfi uygulamalarından kurtulamadı. Bir sanat ve müzik radyosu müdürü ise "Özelikle ulusal şarkılar olmak üzere siyasi ve eski rejimle ilgili olan her şeyi yayınlamamız yasaklandı. Grubun, vatandaşları seferberliğe ve savaş cephesinde yer almaya çağıran neşidlerini yayınlamak zorunda kaldık" diyerek radyoda yayınlanan bir Arap şarkısı nedeniyle Husiler tarafından çağırıldığını ve hakkında soruşturma açıldığını belirtti. Ardından söz konusu şarkıyı ve benzerlerini bir daha yayınlamamak üzere taahhüt imzaladığını dile getirdi. Aynı bağlamda yerel bir radyo istasyonu çalışanı da şu ifadeleri kaydetti: "Husi milisleri bizi radyoda bir hesap açmaya zorlayarak vatandaşları ve tüccarları, hastanelere, kanser ve böbrek hastalarına bağış yardımında bulunmalarına teşvik eden reklam klipleri hazırlamaya mecbur bırakıyor. Toplanan tüm paraları ise savaş mühimmatına dönüştürüyor. Ayrıca reklam gelirlerinin çoğu yine Husilere gidiyor. Tüm bunlardan sonra bir de vergi, zekat, harç, savaş mühimmatına destek, çatışma cephelerindeki milislere gıda konvoyu hazırlamak ve savaşçılarının çocuklarına bağış yapmak için para istiyorlar." Sana’da farklı bir radyoda müdür olan başka birisi ise "Her program öncesinde konuk listesini, akışını ve içeriğini bildirmemizi istiyorlar. Eğer programda bir değişiklik yaparsak bizi çağırarak hakkımızda soruşturma başlatıyorlar. Tüm radyolardan gençleri savaş cephesine çekmek için program düzenlemelerini talep ediyorlar. Bu bizim tamamen reddettiğimiz bir husus. Biz toplumsal bir radyoyuz, siyasetle hiçbir ilgimiz yok. Bu nedenle basın sektörünü elinde tutan Husiler tarafından hiç hak etmediğimiz bir muamele görüyoruz" açıklamasında bulundu. Yemen’de şuanda yaklaşık olarak 60 radyo istasyonu bulunuyor. Bunların 26’sının çalışmaları ve sosyal faaliyetleri darbeci Husilerin sözde Medya Bakanlığı tarafından kısıtlamaya uğruyor. Tüm basın yayın organlarını Husilerin mezhepçi ve ırkçı siyasetlerine hizmet ettirme çabasında olan Husilerin sözde Enformasyon Bakanlığı son dönemlerde, gazete, dergi, radyo, kanal, haber ajansı, web sitesi, medya hizmetleri ofisi, medya prodüksiyon şirketi sahiplerine ve yabancı medya muhabirlerine tüm verilerini kaydetme çağrısında bulundu. Yemen’de Şarku’l Avsat için çalışan bir muhabir çektiği sıkıntıları şu ifadelerle dile getirdi: "Husilere bağlı Enformasyon Bakanlığı’na giderken birçok bilgi doldurmak ve faaliyet alanını, sahip olduğun ekipman ve envanterin kapsamını açıklamak gerekiyor. Ayrıca ekip çalışanlarının sayısını belirterek kişi ve ofislerin banka hesap numaralarını barındıran ve maaş hacmini gösteren mali bir tabloyu eklemek de gerekiyor." Yemen’de basın mensupları, milisler tarafından fiziksel ve sözlü saldırılara, soruşturmaya, keyfi gözaltılara maruz kalırken Husi zorbalığı adam kaçırma ve cinayete kadar varıyor. Husi milislerinin birçok radyoyu kapatması, bazılarını ise baskın yaparak yağmalaması bir dizi radyo istasyonunun kapanmasına neden oldu. Bazıları ise başka yerlere taşınarak ya da kapatılma nedenlerini ortadan kaldırarak faaliyetlerine yeniden başladı.