Hindistanın Keşmir kararı şiddet olaylarını tetikleyebilir

  • 8/7/2019
  • 00:00
  • 1
  • 0
  • 0
news-picture

Hindistan hükümetinin 70 yıl sonra Müslüman nüfusun ağırlıkta olduğu Keşmir’in özel statüsünü kaldırma kararı, bölgede şiddet olaylarının tırmanabilceği endişesine neden oldu. Hindistan Başbakanı Narendra Modi liderliğindeki iktidar partisi, önceki gün yayınladığı başkanlık kararnamesi ile kuzeydeki Cammu ve Keşmir’e tanınan özel statünün ilga edildiğini duyurmuştu. Ayrıca Hindistan hükümeti hazırladığı yasa tasarısıyla bölgeyi iki farklı idari yapıya bölmeyi planladıklarını açıkladı. AFP’nin haberine göre kararın açıklanmasından önce Hindistan yönetimi, Keşmir’e on binlerce asker takviyesi gerçekleştirdi. Ayrıca telefon ve internet hizmetleri geçici olarak kesildi. Hindistan Parlamentosu’nda konuşan İçişleri Bakanı Ümit Şah, bölgeye özel statü veren 370inci maddeyi kaldıracaklarını açıkladı. Tüm bu olup bitenlere karşı bölgenin yüzde 35’ini denetimi altında tutan Pakistan’dan yanıt gecikmedi. Pakistan Dışişleri Bakanlığı kararı kınayarak ‘yasadışı’ olduğunu belirtti. Bakanlık tarafından yapılan açıklamada, “Yasadışı uygulamalarla mücadele için eldeki her türlü seçenek değerlendirilecektir” ifadesi yer aldı. Hindistana misket bombası suçlaması Pakistan Güvenlik Konseyi, önceki gün Başbakan İmran Han başkanlığında olağanüstü toplandı. Görüşmede, Hindistan yönetiminin Keşmir’deki ‘yeni bir macerasına’ karşı kararlılıkla mücadele edileceği vurgulandı. Toplantı sonrası yapılan açıklamada, Hint hükümeti, Pakistan’ın kontrolündeki bölgelere yönelik uluslararası sözleşmelere aykırı misket bombası kullanmakla suçlandı. Pakistan Ordu Sözcüsü Tümgeneral Asıf Gafur, Hint ordusunun son günlerde attığı bombaların, aralarında kadın ve çocukların da olduğu 14 kişinin ölümüne, 40 kişinin de yaralanmasına sebep olduğunu bildirdi. Pakistan Dışişleri Bakanlığı, BM daimi üye ülkelerin İslamabad büyükelçilerinin çağıralarak, Hindistan makamlarının Keşmir’de yol açtığı tehlikeler hakkında bilgi verildiğini aktardı. Pakistan Dışişleri Bakanı Şah Mahmud Kureyşi, ülkesinin bu gelişmeyi ABD’nin dahil olduğu müttefikleri ile görüşeceğini söyledi. Kureyşi, Twitter hesabı üzerinden paylaştığı mesajda, “Pakistan’ı ziyaret eden ABD heyeti ve uluslararası topluma, bu konudaki açık tavrımızı belirtmekte kararlıyız” ifadelerini kullandı. Pakistan Başbakanı İmran Han ise kararın Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) kararlarının açıkça ihlali olduğunu söyledi. Keşmir bölgesi, 1947’de Pakistan ve Hindistan’ın bağımsızlığını kazanmasıyla birlikte ikiye bölünmüştü. Hindistan yönetimi, kontrolü altındaki bölgede bulunan ayrılıkçılara karşı izlediği kanlı siyaset sonucu, on binlerce kişinin ölümüne neden oldu. Hindistan kontrolünde bulunan bölgedeki halkın büyük çoğunluğu, bağımsızlık veya Pakistan’a bağlanmayı talep etmekte. Geçtiğimiz Mayıs ayında yeniden seçilen Modi’nin seçim vaatlerinden biri, bölgeye tanınan ayrıcalıkların kaldırılmasıydı. Yeni Delhi’nin bölgede demografik değişikliği hedefleyen politikalar izlemesinden endişe ediliyor. Hindistan ve Pakistan yönetimi, bu bölgedeki ihtilaf sebebiyle 3 defa savaştı. Cammu ve Keşmir’in eski yetkililerinden Vicahet Habibullah, AFP’ye yaptığı açıklamada, “Hâlihazırda sıkıntılarla boğuşan Keşmir’de güçlü bir tepki verilecektir. Bu da durumun daha da kötüye doğru gitmesine neden olacaktır” dedi. Karar, Hindistan Parlamentosunda da büyük yankı uyandırdı. Hindistan ana muhalefet partisi olan Ulusal Kongre Partisi, kararı felaket olarak niteledi. Keşmir merkezli Halkın Demokratik Partisinden (PDP) Milletvekili, parlamentoda, Hindistan anayasasını yırtmasının ardından, güvenlik güçleri tarafından binanın dışına çıkarıldı. Hindistan İçişleri Bakanı Ümit Şah, Keşmir ile ilgili alınan kararın, yeni şiddet eylemlerine yol açmasını uzak bir ihtimal olarak gördüğünü belirttiği açıklamasında, “Keşmir cennetti ve cennet olarak kalacak” dedi. Hindistan Maliye Bakanı Nirmala Sitharaman da kararla ilgili olarak, “Hindistan 370. maddeden kurtulmak için 70 yıl bekledi. Bu karar sürpriz değildi” ifadelerini kullandı. Cammu ve Keşmir eski Başbakanı Mahbube Mufti, Twitter hesabından, “Bugün Hindistan demokrasisi için kara bir gün. Tek taraflı bu karar yasadışı ve anayasaya aykırıdır. Bu karar Hindistanı fiilen bir işgal gücüne dönüştürecek" dedi. Öte yandan Hindistan hükümeti de güvenlik sorunlarını gerekçe göstererek, bölgedeki turist, öğrenci ve Himalayalarda dini vazifelerini yerine getiren Hint hacılardan, bölgeyi terk etmelerini istemişti. Bunun üzerine binlerce Hint bölgeden ayrılmıştı. Hint yönetimi, bölgenin ana şehri Seringar’da protesto gösterilerini yasaklarken, Cammu’da okul ve üniversitelerin ikinci bir emre kadar kapalı olacağını bildirdi. Açıklamada, bu kararların ne zamana kadar yürürlükte kalacağına ilişkin herhangi bir tarih verilmedi. Yeni Delhi, bölgeye 10 bin asker sevk edileceğini açıklamasıyla 10 günden bu yana Keşmir sınırında yoğun bir hareketlilik yaşanıyordu. AFP’ye konuşan Hint bir güvenlik kaynağı, Hindistan’ın o günden bu yana bölgeye 70 bin ek asker sevk ettiğini söyledi. Ayrıca Hint yönetiminin talimatıyla, Cammu ve Keşmir’in eski başbakanları Mahbube Mufti ve Ömer Abdullah’ın ev hapsinde tutulduğu belirtildi. Hindistan hükümeti, Keşmir halkına, ‘terör tehdidi’ yönünde alınan istihbarat sebebiyle gıda ve yakıt depolamaları çağrısında bulundu. Bölge halkı arasında paniğe neden olan bu çağrı sonrası, petrol istasyonu ve market önlerinde uzun kuyruklar oluştu. Hindistan Anayasasının 370inci maddesi, Cammu ve Keşmir eyaletini özerk bir yapı olarak tanıyor. Buna göre özerk bölge, kendi anayasası ve dışişleri, savunma ve iletişim alanları dışında bağımsız politika üretme hakkına sahip. AFP’ye konuşan Hint bir hükümet yetkilisi, kararın bölgenin gelişmesine katkı sağlayacağını söyledi. Yetkili, 370’inci maddenin dışardan gelen kişilerin arsa ve mülk sahibi olmalarını engellediği için bölgede yatırımların yapılamadığını, ancak karar sonrası bu engelin kalkmasıyla birlikte ekonominin gelişme kaydedeceğini ifade etti. Keşmir Özerk Yönetiminin başkenti ve iki ülke arasındaki ihtilaflı bölgenin sınırına 45 kilometre uzaklıktaki Pakistan’ın kontrolündeki Muzaffer Abadda karardan saatler sonra bölge halkı tarafından siyah bayraklarla protesto gösterileri düzenledi. Gösteriler sırasında araç lastiklerinin yakılarak bazı sokaklar trafiğe kapatıldı. Pakistan’ın başkenti İslamabad ve ticaret şehri Karaçi’de de karara tepki olarak gösteriler düzenlendi.

مشاركة :