Sudan Egemenlik Konseyi Üyesi et-Teayişi, anayasal bir boşluktan endişe duyduğunu söyledi

  • 8/28/2019
  • 00:00
  • 3
  • 0
  • 0
news-picture

Sudan Egemenlik Konseyi Üyesi Muhammed Hasan et-Teayişi, mevcut krizlerin üstesinden gelinmesi sırasında karşılaşılabilecek anayasal bir boşluktan duyduğu endişeyi dile getirdi. Şarku’l Avsat’a konuşan et-Teayişi, Sudanın bölgesel ve uluslararası düzeydeki dış ilişkilerinin, saygı ve karşılıklı çıkarlar çerçevesinde dengeli bir şekilde yeniden düzenleneceğini taahhüt etti. Suudi Arabistanın önemli rolüne dikkat çeken ve iki ülke arasındaki ilişkilerin güçlendirilmesini dört gözle beklediklerini ifade eden et-Teayişi, ilgili tarafların tek safta bir arada bulunmalarının gerekliliğine vurgu yaptı. Hartum ve Riyad arasındaki ilişkilerin önemli ve tarihi olduğunu ifade eden et-Teayişi, Suudi Arabistanın merkezi bir ülke olduğuna ve bölgesel ve uluslararası arenada ağırlığının bulunduğuna dikkat çekti. Bunun yanı sıra hızlı bir şekilde çözülmesi gereken temel dosyaların olduğuna atıfta bulunan et-Teayişi, bunlar arasında öncelikli olanlarının barışın sağlanması ve bağımsız yargıya ilişkin yapıların oluşturulması olduğunu söyledi. Egemenlik konseyinin kurulması sırasında uzaklaştırılmasının ardından tekrar konseye dahil edilmesine dair memnuniyetsizliğini dile getiren et-Teayişi, bu davranışın profesyonelce olmadığını söyledi. Ayrıca konsey üyesi olarak tutkusundan söz eden et-Teayişi, “Hayatta herkesin tutkusu vardır. Özellikle halkın bir ferdi olarak söz konusu tutkunuz davanızla ilgili ve inançlarınızdan besleniyorsa… Uzun zamandan beri Sudanın geniş ufuklara doğru ilerlemesini sağlayacak platformda yerini alması gerektiğini hayal ettim. Çünkü işlerin idaresinde takip edilen yolun ülkeyi ileriye taşıyamayacağına ikna oldum. Bundan dolayı yüzleşme kaçınılmazdı” ifadelerini kullandı. Teayişi, Aralık Devriminin siyasi ve sosyal bir darbe olduğunu düşünüyor. Öte yandan yaşamın boşluk kaldırmayacağını dile getiren et-Teayişi, ülkenin siyasi pratiğinde zayıflıkların bulunduğuna ve savaşlar ve yaygın yolsuzluklarla birlikte ekonomik durumun gerilediğine dikkat çekerek, bunların bir süre sonra bir öfke patlamasına sebep olduğunu ve Beşir rejiminin yıkılışıyla başlayan ancak henüz sona ermeyen örgütlü bir devrime yol açtığını söyledi. Ayrıca devrimin hukukun üstünlüğünün tamamlanmasından, barışın sağlamasından ve savaşın sebeplerin ortadan kaldırılmasından sonra tamamlanacağını belirtti. Öte yandan bazılarının askeri konsey ile özgürlük ve değişim koalisyonu arasındaki uyuma dair birtakım endişelerinin bulunduğunu kabul ettiğini belirten et-Teayişi, anayasal bildiride öngörüldüğü üzere geçiş dönemindeki görevlerdeki başarıya öncülük edecek gerçek bir ortaklığın mevcut olduğunu hissettiğini vurguladı. Ordu ile özgürlük ve değişim koalisyonu arasındaki ortaklığa değinen et-Teayişi, “İnsanların gıda ve ilaç konusundaki sıkıntılarının devam etmesine rağmen olumlu bir netice elde edileceğine ilişkin iyimserim. Halkın içindeki umudun yeşermesi, geçiş döneminde barışın sağlanması için pozitif bir enerji üretiyor” ifadelerini kullandı. Anayasal bildiri uyarınca egemenlik konseyinin onursal bir konseyden ibaret olmadığını dile getiren et-Teayişi, esasen yürütme işlevlerini içeren yetki ve görevlere sahip olduğunu belirtti. Yasama, yürütme ve egemenlik organları arasında bir çatışmanın yaşanacağı korkusunun asılsız olduğunu vurgulayarak, egemenlik konseyinin yetki ve görevleri üzerine yapılan tartışmaların ardından her şeyin açık ve net bir şekilde ortaya konulduğunu söyledi. Bu üç organa verilen yetkilere dair herhangi bir çatışma olmadığını ifade eden et-Teayişi, ilgili organların barışı temin etmek ve sorunların üstesinden gelmek için ortaklaşa çalışacaklarını vurguladı. Halihazırdaki temel kaygısının anayasal bildiri uyarınca bir hükümetin oluşturulması olduğunu belirten et-Teayişi, sel felaketleri de dahil olmak üzere yaşanan diğer krizlerle birlikte tüm sektörlerde altyapının çöktüğü bir durumda ülkenin herhangi bir boşluğu kaldırmayacağını söyledi.

مشاركة :