Cezayirde yüzlerce üniversite öğrencisi, yönetimin yıl sonunda cumhurbaşkanlığı seçimlerini düzenleme planını kabul etmedikleri mesajıyla sokaklara döküldü. Öte yandan ülke basınında Başbakan Nureddin Bedevi’nin istifa edeceği, seçimleri gerçekleştirmek için bağımsız otorite oluşturma yasasını onaylamak amacıyla hükümet ve parlamentoyla acil düzenlemelerin yapılacağı yönünde haberler yayınlandı. Cezayirli öğrenciler, “Seçimler olmayacak” sloganı altında, başta başkent Cezayir, ülkenin batısındaki Vahran ve doğusundaki Konstantin kentlerinde olmak üzere toplu gösteriler düzenledi. Eylemciler, seçim yasasını hızlı şekilde gözden geçirilmesini talep etti. Öğrenciler ayrıca seçimleri düzenlemek için bağımsız otorite kurarak yetkililerin, bu yıl sonunda seçimleri yapma ısrarına dikkati çekti ve halk hareketine sarılıp iktidarın planını başarısızlığa uğratma taahhüdünde bulundu. Yetkililer, bu adımla halk hareketinin taleplerini yerine getirdiklerine inanırken, birkaç haftadır devam eden halk gösterilerin önemli bir parçası olan öğrenciler de 10 Eylül’de, hareketin anayasanın değiştirildiği ve cumhurbaşkanının yetkilerinin azaltıldığı bir “geçiş dönemi” istediğini vurguladı. Eylemcilere göre mevcut şartlarda seçimlerin düzenlenmesi, sokaklar, 22 Şubat’tan bu yana köklü bir değişim talep ederken cumhurbaşkanının yetkilerini artıracak. Öğrenciler, cumhurbaşkanlığı seçimlerinin en kısa sürede düzenlenmesi hususunda ısrar eden Genelkurmay Başkanına karşı şiddetli saldırıda bulundu. Öte yandan orduya bağlı Diyalog Komitesi’nin önerdiği değişiklikler arasında, en belirgin olarak adayların imza sayılarının 60 binden 50 bine düşürülmesi, adaylık yaşının 40’tan 30’a azaltılması seçenekleri bulunuyor. Komite, eylemcilerin istediği “ikinci cumhuriyetin” inşa edilme sürecinde kendisini çevreleyen halk hareketi ve güçlerin kabul ettiği anayasaya yönelmekten kaçınmıştı. Bu çerçevede Reuters haber ajansı, 10 Eylül’de Başbakan Nureddin Bedevi’nin bu yıl yapılacak seçimleri kolaylaştırmak için görevinden ayrılacağını duyurdu. Bunun yanı sıra geçen Mart ayı sonunda Buteflika tarafından atanan hükümetin durumu da geçen pazartesi günü Bakanlar Kurulu’na sunuldu. Birkaç gün önce Cumhurbaşkanlığı ve eski Bakan Kerim Yunus liderliğindeki Diyalog Komitesi arasında Bedevi’nin uzaklaştırılması hususunda uzlaşı sağlanmıştı. Yunus, geçici Cumhurbaşkanı Abdul Kadir bin Salih’ten, eski Cumhurbaşkanı Abdulaziz Buteflika rejiminin kalıntıları olduğu düşünülen Bedevi’nin ve ekibindeki üyelerin halk hareketini memnun etmek için görevden alınmasına hazır olduklarını aktardı. Gözlemciler, Cumhurbaşkanlığının Bedevi’yi yönetimden uzaklaştırma iradesi varsa, “ülkenin fiili cumhurbaşkanı”, yani Bin Salih’e bağlı olan General Kayid Salih’in onayı sonrasında bu durumun kaçınılmaz olarak gerçekleşeceğini söyledi. Gözlemcilere göre geçen pazartesi günü Genelkurmay Başkanı ve Savunma Bakanı Yardımcısı politika ve seçim işlerini tartışmak üzere Bakanlar Kurulu toplantısında yer alırken, “tarihi bir olay” yaşandı. Durum, sağlık sorunlarıyla karşı karşıya olan Cumhurbaşkanı Bin Salih’e saygısızlık olarak nitelendirildi. Zira Bakanlar Kurulu çalışmalarını yürüten Cumhurbaşkanının, toplantı sonunda konuşma yapması geleneksel biri durum. Geçici cumhurbaşkanı olması dolayısıyla da Bin Salih’in bu rolü şahsen üstlenmesi gerekiyordu. Bu çerçevede General Salih, Bakanlar Kurulu toplantısında yaptığı açıklamada, “Hükümetin bu zor ve bazen de düşmanca koşullarda elde ettiği tüm başarılar, gerçektir” ifadelerini kullandı. Kayid Salih, konuşması sırasında “askeri kuruluşun eşliğinde tüm engelleri aşmak için devlet kurumlarının elde ettiği başarılarına da övgüde bulundu. Genelkurmay Başkanı, Cezayir halkının büyük çoğunluğunun görüşlerinden uzak ve kendi öz çıkarlarına uygun olarak, olayları ele alabilecek taraflara da saldırıda bulundu. Kayid Salih ayrıca, “Cezayir, bu hassas süreçte ulusal halk ordusunun sürekli eşliği çerçevesinde yoluna ulaştı” dedi. Gözlemcilere göre Generalin kullandığı “süreç” kelimesi ise, eski Cumhurbaşkanının izlerini yol etmek, sembollerinin çoğunu hapsetmek ve yeni bir cumhurbaşkanlığı hazırlığına başlamak anlamına geliyor. Ülkedeki çoğunluğu solcu bazı partiler, geçiş sürecini yönetecek kurucu meclis seçilmesi ve anayasanın kaldırılması yönünde çağrıda bulunuyor. Cezayir Geçici Cumhurbaşkanı Abdulkadir bin Salih, ülkede seçimlerin yapılmasını sağlamak üzere sivil toplum ve yönetim arasındaki diyaloğu yönetmesi için Cezayir Ulusal Diyalog Komitesi kurulması çağrısı yapmıştı. Cezayirde Ulusal Halk Meclisinin başkanlığına 11 Temmuzda Bina Hareketinin yetkililerinden Süleyman Şinnin seçilmişti.
مشاركة :