ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, dünyayı İran’a maksimum baskı stratejisi uygulamaya çağırarak, bölgedeki İran rolünü ve Suudi Arabistan petrol tesislerine yapılan saldırıları sert bir şekilde eleştirdi. Pompeo açıklamasında, İran üzerindeki baskıyı yoğunlaştırma ve petrol kaynaklarından mahrum bırakma sözü verirken, İran rejimine yönelik yaptırım ihlallerine karşı uyarıda bulundu. ABD’li bakan Saudi Aramco’ya yapılan saldırıların Suudi Arabistan’a karşı bir savaş ve küresel ekonomiye bir saldırı olduğuna değinerek, “İran saldırgandır ve hiçbir şekilde mağdur değildir” dedi. İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’nin Fox News’te yaptığı açıklamalara atıfta bulunan Pompeo, “Ruhani’nin bedbaht olduğunu ve zorla cevap verdiğini” söyleyerek, Ruhani’nin ifadelerini dinlediğini ve İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif’in pişman olduğunu söyledi. Suudi Arabistan Dış İlişkilerden Sorumlu Devlet Bakanı Adil el-Cubeyr, Suudi Arabistan’ın, Aramco saldırılarına İran’ın karıştığına dair deliller bulduğunu ve delillerin saldırının İran yapımı ekipmanlarla düzenlendiğini belirterek, saldırının yalnızca Suudi Arabistan’a karşı değil aynı zamanda uluslararası topluma karşı da gerçekleştirildiğine dikkati çekti. Cubeyr, New York’ta düzenlenen “İran’a Karşı Birlik” isimli konferans sırasında yaptığı açıklamada, araştırma ekiplerinin çalışmalarını sürdürdüğünü ve saldırıların güneyden değil kuzeyden geldiğini bildiklerini söyleyerek, saldırıların nerden geldiğini belirlemeye çalıştıklarını ve soruşturma sonuçlarını beklediklerini ifade etti. Suudi Bakan açıklamasında, İran saldırılarına cevap vermek için ekonomik ve askeri seçenekler dâhil birçok seçeneklerinin olduğunu dile getirdi. İran’ın 40 yıl boyunca komşularını istikrarsızlaştırmak için terörist grupları finanse ederek, roket attığını söyleyen bakan, Tahran’ın terörizmi desteklediğini söyledi. Bakan, İran’ın eylemleri nedeniyle hesap vermesi gerektiğinin altını çizdi. Suudi Arabistan’ın bir sonraki adım için müttefikleriyle istişare ettiğini belirten Cubeyr, üç Avrupa ülkesinin Aramco saldırılarından İran’ı sorumlu tutarak kınanması yönündeki açıklamalarına övgüde bulundu. 2015 yılında imzalanan nükleer anlaşmayı eleştiren Cubeyr, anlaşmanın İran’ın çıkarına olduğunu, yüksek fonlara erişmesine izin verdiğini belirterek, İran’ın nükleer programı konusunda gizli yerlerde çalıştığına işaret etti.Ruhani’nin açıklamalarına tepki Ruhani’nin yabancı güçlerin Ortadoğu’dan uzak durmasına yönelik talebini kınayan Suudi Bakan, bölgedeki güçlerin varlığının İran’ın saldırganlığına karşı koymak için olduğunu hatırlatarak, İran’ın rahatça saldırılar gerçekleştirebilmesi için yabancı güçlerin Ortadoğu’dan uzaklaşmasını istediğini ifade etti. Öte yandan Pompeo, BM çalışmaları kapsamında düzenlenen “İran’a Karşı Birlik” konferansında yaptığı açıklamada, İran’ın 40 yılı aşın bir süredir saldırganlığa devam ettiğini ve nükleer anlaşma müzakereleri sırasında bile eylemlerinden geri adım atmadığını belirterek, anlaşmadan sonra dahi Hamas, Hizbullah, Husi ve Irak’taki milislere fon sağladığını söyledi. Saudi Aramco petrol tesislerine saldırılardan İran’ı sorumlu tutan İngiltere, Fransa ve Almanya’ya övgüde bulunan Pompeo, bazı kişilerin İran’ın saldırıların arkasında olmadığı ve soruşturma sonuçlarına ABD’nin müdahale ettiği yönündeki ifadelerini eleştirerek, birçok ülkenin de suçlunun İran olduğuna işaret ettiğini aktardı. Pompeo, Avrupa ülkelerinin bu gerçeğe katılmalarının iyi bir şey olduğunu söyledi. ABD’li bakan açıklamasında, ülkesinin İran Devrim Muhafızları’nın tehlikeleri hakkında ülkeleri eğitmek için çabalarını yoğunlaştıracağını söyleyerek, dünyayı ABD yönetimin İran’ın davranışını değiştirme stratejisine katılmaya davet etti. Ülkesinin Devrim Muhafızları ile ilişkili kuruluşlarla başa çıkma konusunda ülke ve şirketleri güçlendirme anlamında yardım çabalarını sürdüreceğini belirten Pompeo, İran’ın meydan okumaya devam etmesi durumunda cezalandırılacağını ifade etti.Maksimum baskı stratejisi Pompeo açıklamasında, maksimum baskı stratejisinin İran rejiminin mali kaynaklarını kurutacağını belirterek, Tahran yönetimin kendi halkının çıkarlarını önemsemesi gerektiğinin altını çizdi. İranlılarında istediği şeyin bu olduğunu söyleyen Pompeo, ABD yönetimin onlara yardım edeceğinden emin olduğunu dile getirdi. İran’ın petrokimya ve banka gibi sektörlerine yaptırım uyguladıklarını söyleyen Pompeo, 30 ülkenin İran ile ithalatını sıfıra indirdiğini ve İran’ı yıllık olarak 50 milyar dolardan mahrum etmeye çalıştıklarını söyledi. ABD Hazine Bakanlığı Müsteşarı Sigal Mandelker konferans sırasında yaptığı açıklamada İran’ın bölge üzerindeki etkisine ve ekonomik yaptırımlara vurgu yaptı. Mandelker konferans sırasında yaptığı açıklamasında, Lübnan merkezli Jammal Trust Bank, Hizbullah, Hamas ve İran Devrim Muhafızları’na uygulanan yaptırımlara dikkat çekerek, İran ile yeni bir anlaşma yapmak için maksimum baskı kampanyasını yoğunlaştıracaklarını söyledi. İran’ın kötü niyetli eylemleri finanse etmesini durdurmak için birçok adım atacaklarını söyleyen Mandelker, İran’ın terörizmi finanse ettiğinin unutulmaması gerektiğine işaret etti. Bahreyn’in ABD Büyükelçisi Şeyh Abdullah bin Raşid bin Abdullah Al-Halife konu ile ilgili yaptığı açıklamada, uluslararası toplumun İran tehditleri karşısında takındığı tavrın önemine dikkat çekerek nükleer anlaşmaya geri dönmenin kabul edilemez olduğunu söyledi. Nükleer anlaşmaya geri dönülmesi halinde İran’ın yaptırımları atlatmanın bir yolunu bulacağını söyleyen büyükelçi, ne kadar çok ülkenin İran Devrim Muhafızlarını terör ve yaptırım listesine eklerse, İran’ın o kadar davranışlarını değiştirmek zorunda kalacağını vurguladı. Ülkesinin Suudi Arabistan’ı desteklediğini ve ABD’nin İran tehditleri ile yüzleşme çabalarına övgüde bulunduğunu söyleyen Halife, Bahreyn’in İran’ın Buşehr şehrinden 200 kilometre uzaklıkta olduğunu, bu sebeple İran tehditlerine karşı ön safhalarda yer alacağına vurgu yaptı.