New York Times: Erdoğan nükleer silaha sahip olmak istiyor

  • 10/21/2019
  • 00:00
  • 4
  • 0
  • 0
news-picture

New York Times gazetesi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğanın sınır boyunca Suriye topraklarının geniş kesimini kontrol etmenin çok daha ötesinde nükleer bomba sahibi olmayı istediğini iddia etti. Gazetede bugün yer alan haberde, Erdoğan’ın, Eylül ayında AK Parti üyeleriyle yaptığı bir toplantıda kullandığı, “Birilerinin elinde nükleer başlıklı füzeler var. Bir tane iki tane değil. Ama benim elimde nükleer başlıklı füze olmasın istiyorlar. Ben bunu kabul etmiyorum. Şu anda gelişmiş ülkeler arasında neredeyse nükleer başlıklı füzesi olmayan ülke yok” ifadelerine yer verildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, nükleer silah geliştirme planı olup olmadığına ilişkin bir detay vermediği belirtilen haberde, Türkiye’nin Suriyenin kuzeyine yönelik Barış Pınarı Harekatının ardından Erdoğanın bu açıklamalarının yeni bir anlam kazandığına dikkat çekildi. Haberde, “Türkiye’nin NATO müttefikleri ile açık bir çatışmaya girmesi, Suriye’de askeri bir operasyon yürütme kabiliyetini kazanması ve bu operasyonun sonuçlarından kurtulması Erdoğanın tehditlerini daha ciddi hale getiriyor” denildi. New York Times’ın haberinde, ‘ABD, Türkiye liderinin Kürt müttefiklerini bozguna uğratmasını önleyemiyorsa, nükleer bomba üretmesini nasıl önleyebilir?’ sorusu da yöneltildi. California eyaletinin Monterey şehrinde bulunan James Martin Silahsızlanma Çalışmaları Merkezinde Türkiye uzmanı olarak görev yapan Jessica Varnum, “Erdoğan nükleer söylemle ülke içindeki ABD karşıtı kitleye oynuyor ancak nükleer silah elde etme olasılığı oldukça düşük. Bunun Türkiyeye ekonomi ve itibar açısından maliyeti çok büyük olur” yorumunda bulundu. Türkiye, 1980’de Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Antlaşması’nı (NPT) imzaladı. 1999 yılında ise Kapsamlı Nükleer Deneme Yasağı Antlaşması’na (CTBT) imza attı. Ancak Erdoğan, bu antlaşmalar çerçevesinde kendisine getirilen kısıtlamalardan kurtulabileceğini birkaç kez ima etti. Washingtondaki Stratejik ve Uluslararası Çalışmalar Merkezi Başkanı ve eski Savunma Bakan Vekili olan John Hamre ise, “Türkler yıllardır İran ile aynı şeyi yapacaklarını söylüyor. Ancak durum bu sefer farklı. Erdoğan ABD’nin bölgeden çekilmesini gerçekleştirdi. Erdoğan, belki İranlılar gibi her an nükleer silah elde edebileceğini gösterme ihtiyacı duyuyor” ifadelerini kullandı. Türkiyenin bir nükleer silah programına sahip olduğu iddia edilen haberde, dünyanın en ünlü nükleer karaborsacısı sayılan, İran ve Kuzey Kore’nin uranyum zenginleştirmesi için kullandığı santrifüj tedariki ile bağlantısı olduğu iddia edilen Pakistanlı Abdulkadir Han ile gizemli ilişkilere sahip olduğu öne sürüldü. Türkiye, 1979’dan itibaren birkaç küçük araştırma reaktörü işletmeye başladı. 1986’da ise İstanbul’daki bir pilot tesiste reaktör yakıtı üretildi. Bu tesis aynı zamanda kullanılmış yakıt ve yüksek oranda radyoaktif atıklarla da ilgileniyordu. ABD, şimdiye kadar açıkça varlığını kabul etmese de, ABD Başkanı Donald Trump, Türkiye topraklarında ABD’ye ait yaklaşık 50 nükleer silah olduğunu geçtiğimiz Çarşamba gecesi teyit etmiş oldu. Trump, Beyaz Saray’da gazetecilere açıklama yaptığı esnada, Türkiyedeki İncirlik üssünde bulunan yaklaşık 50 nükleer silahı tahliye etme planları olup olmadığına ilişkin gelen soruya, “Türkiye’deki nükleer silahlarımızın güvenliğinden eminim. İncirlik büyük ve güçlü bir hava üssü” şeklinde yanıt vermişti. Ancak Trumpın sözleri Senatoda endişe ve tepkilere neden oldu. Hava üssünün Türk hükümetine ait olması nedeniyle Türkiye ile ilişkilerin kötüye gitmesi halinde ABDnin bu üsse erişimi güvence altına almak için bu silahların başka bir bölgeye devredilmesi önerildi. Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (UAEK) eski Genel Sekreteri Olli Heinonen, Ankara’nın dört ya da beş yıl içinde nükleer bomba geliştirebileceğini söyleyerek,  büyük bir dış yardım alması halinde bu sürenin daha da kısalabileceğini dile getirdi. Heinonen, Moskovanın Türk nükleer projelerinde ve uzun vadeli planlamasında giderek daha önemli bir rol oynadığını da belirtti. Rusya, Türkiyede dört nükleer reaktör inşa etmeyi kabul etti ancak süreç, ilk reaktörün bu yıl yerine 2023’te faaliyete geçmesiyle programın çok gerisinde kaldı. Nükleer uzmanlar, nükleer bomba edinmenin en zor kısmının yakıt almak olduğunu söylüyor. Türkiyede ana hammadde olan uranyum yatakları var ve geçtiğimiz on yıllar boyunca, uranyumun arındırılması ve atom bombası için ana yakıt olan plütonyuma dönüştürülmesi için gereken muazzam becerileri öğrenmeye büyük ilgi gösterdi. Almanya Savunma Bakanlığı Planlama Dairesi’nin 2015 tarihli raporunda, “Batı istihbarat topluluğu şimdi Türkiyenin nükleer silah sistemleri üzerinde çalıştığını kabul ediyor” ifadeleri kullanıldı. Washington’daki Bilim ve Uluslararası Güvenlik Enstitüsü ise 2017 tarihli çalışmasında, Erdoğanın otoritesini güçlendirmeye ve Türkiyenin bölgesel duruşunu yükseltmeye yönelik çabalarının nükleer silah arayışı riskini arttırdığı sonucuna vardı. Birçok uzman, Erdoğanın gizlice nükleer silah elde etme ihtimaline şüpheyle yaklaşıyor. Bu adımı atmanın, Türkiye’yi NPT’den çıkan ve nükleer silah elde eden ilk NATO üyesi konumuna düşüreceğine dikkat çeken uzmanlar, NATO ile yeni bir kriz yaşanabileceğine işaret ediyor. Uzmanlar ayrıca, satın almadığı takdirde, Türkiyenin nükleer silah yapmasının birkaç yıl alacağını da düşünüyor.

مشاركة :