Beyaz Saray  Genel Sekreter Vekili Mick Mulvaney, Temsilciler Meclisi İstihbarat, Denetleme ve Dış İlişkiler Komiteleri’nin ABD Başkanı Donald Trump’a yönelik yürüttüğü azil soruşturması kapsamındaki ifade talebini Beyaz Saray’ın direktiflerine uygun olarak reddetti. New York Times gazetesine göre Mulvaney, Kongre’nin talebine uyup uymayacağının veya ifade vermekten kaçınıp kaçınamayacağının belirlenmesi için avukatı aracılığıyla mahkemeye başvurdu. Haberde Mulvaneynin avukatlarının Beyaz Saray’ın eski çalışanı Charles Kupperman tarafından aynı amaçla açılan davaya katılmak istedikleri de belirtildi. Bir dönem, eski Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton’ın yardımcısı olan Charles Kupperman, ifade vermekten kaçınarak konuyu mahkemeye taşımıştı. Temsilciler Meclisi kendisini ifadeye çağırırken Beyaz Saray’ın buna karşı çıkması nedeniyle Kupperman son sözü mahkemeye bırakmıştı. Mulvaney’in söz konusu adımı,  yürütme makamının direktiflerine uyarken bu adımı ‘Temsilciler Meclisini küçümseme’ suçlamasıyla okların kendisine yöneleceği endişesiyle attığı düşünülüyor. Mahkemenin bu akşam Mulvaney’in talebini değerlendirmesi bekleniyor. Trump ise Temsilciler Meclisi üyeleri tarafından yürütülen azil soruşturmasının kendisine hiçbir şekilde zarar vermeyeceğini söyledi. Trump, geçtiğimiz günlerde gazetecilere yaptığı açıklamada, Kongre’nin Mulvaney’in ifadesini talep etmesinden duyduğu memnuniyetsizliğini vurguladı. Söz konusu soruşturmayı ‘cadı avı’ olarak nitelendiren Trump, soruşturmanın açılmasına neden olan muhbirin kimliğinin açıklanmasını istedi. ABD Başkanı, “Hiçbir konuda endişeli değilim. Verilen ifadeler sorun yaratmadı. Bu insanların çoğunun adını bile duymadım. Kim oldukları hakkında hiçbir fikrim yok. Başkan Trump’tan nefret eden 10 kişiyi bulup çıkaralım diyorlar” dedi. Trump ayrıca, “Kamuya açık oturumların yapılmıyor olması gerekiyor. Bu bir uydurma” yorumunda da bulundu. Müfettişler, Mulvaney’in soruşturmada kilit öneme sahip olduğunu düşünüyor. Mulvaney, iki hafta önce düzenlediği basın toplantısında Beyaz Saray’ın Ukrayna’ya yardımını askıya aldığını kabul ederek, “Herkese bir haberim var. Bunu artık aşın. Dış politikada siyasi etki olacak” diye konuşmuştu. Ancak bunun ardından yazılı bir açıklama yaparak Trump’ın 25 Temmuz’da Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy ile gerçekleştirdiği telefon görüşmesinde karşılıklı bir pazarlığın kesinlikle yaşanmadığını savunmuştu.