İran Devrim Muhafızları Ordusu protestocuları paralı askerlerin vurduğunu iddia etti

  • 11/25/2019
  • 00:00
  • 15
  • 0
  • 0
news-picture

İran Devrim Muhafızları Ordusu (DMO) Komutan Yardımcısı Amiral Ali Fadavi, paralı askerler olarak nitelediği kişileri protestocuları vurmakla suçlarken vahşice davrananların gözaltına aldığını ve en ağır şekilde cezalandıracaklarını söyledi. İranlı yetkililere yönelik akaryakıt zammı kararından sonra patlak veren protesto gösterilerinin bastırılması konusundaki eleştiriler artarken Fadavi, protestoların başlamasının ardından internet erişiminin kesilmesini savundu. Öte yandan İranlı milletvekillerinin, hükümete, kararın yürürlüğe girme zamanlamasıyla ilgili bir protesto mektubu gönderdikleri ortaya çıkarken, reformistler, halkın memnuniyetsizliğinin görmezden gelinmesi ve göstericilere karşı gerçek mermi kullanılması konusunda uyardı. Yetkililer, protestoların ikinci gününde bin kişinin gözaltına alındığını açıklamıştı. Ardından yine İranlı yetkililer geçtiğimiz günlerde birçok farklı rakamlar verdikleri açıklamalarda bulundular. İnsan hakları merkezleri ve Farsça yayın yapan basın kuruluşları, çok sayıda protestocunun öldüğünü ve büyük bir gözaltı furyasını gerçekleştiğini belirtti. Reuters’ın haberine göre protesto gösterilerini çok büyük bir komplo olarak niteleyen Fadavi, protestocular arasındaki bazı kişileri insanları öldürmekle suçlayarak, “Protestolar sırasında bazı kimseler yakın mesafeden ateş edilerek öldürüldü. Bu da ateş edenlerin kalabalığın içinden olduklarını gösteriyor” dedi. Öte yandan internet trafiğini izleyen NetBlocks sitesine göre dün İran’ın yüzde 88’inde internet erişimi sağlanmaya başladı. Protestolarda çıkan olaylar sırasında gözaltına alınanların toplam sayısı halen belirsizliğini korurken Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği Ofisi (OHCHR) İranlı yetkililerin şuana kadar yaklaşık bin kişinin gözaltına alındığı seklindeki açıklamalarını baz aldı. Eylemciler protestolar sırasında gerçek mermi kullanıldığını gösteren yeni video kayıtları yayınladılar. Videolardan birinde bir görgü tanığı, güvenlik güçlerinin Tahran Üniversitesi yakınlarındaki altıncı bölgede bir okulu gözaltı merkezi olarak kullandıklarını söyledi. Uluslararası Af Örgütü (UAÖ) bu hafta başında yaptığı basın açıklamasında güvenlik güçlerinin protestocuların üzerine çatılardan ve helikopterlerden ateş açtığını ve olaylar sırasında en az 115 kişinin öldüğünü belirtti. İranlı bir gazeteci Twitter aracılığıyla Elburz (Çeharbağ) milletvekili Kasım Mirzayi Niku’nun, “Ülkede 500 protesto gösterisi yapıldı ve 130dan fazla kişi öldü” şeklindeki açıklamasını aktardı. New York merkezli İran İnsan Hakları Savunucuları Merkezi (CHDR) internet sitesi üzerinden yaptığı açıklamada, “Resmi makamlarca açıklanan rakamlara ve güvenilir haber kaynaklarına dayanan veriler, protesto gösterileri sırasında en az 2 bin 755 kişinin gözaltına alındığına işaret ediyor. Gerçek sayı ise 4 bini bulabilir” ifadeleri yer aldı. ABD merkezli Farsça yayın yapan Radio Farda ise, İran’ın 18 bölgesinde en az 138 kişinin öldüğüne ve en az 4 bin 800 kişinin gözaltına alındığını aktardı. İranlı İşçiler Haber Ajansı’nın (ILNA) haberine göre İran Cezaevleri Örgütü Başkanı Ali Asgar Cihangiri, gözaltına alınanların ailelerinden çocukları hakkında bilgi almak için mahkemeye başvurmalarını istedi. İranlı sosyal medya kullanıcıları dün Twitter üzerinden çocuklarından haber alabilmek için Tahran’daki cezaevlerinin önünde bekleyen ailelerin olduğu şeklinde çok sayıda mesaj paylaştılar. İranlılar, protestoların bastırılmasını ve internet kesintisini kınamak için dün Avrupa’daki bazı ülkelerde ve ABDde protesto gösterilerine devam ettiler.“Protestoları 48 saat içinde sonlandırdık” Öte yandan DMO Komutan Yardımcısı Fadavi, benzin zammına karşı düzenlenen protesto gösterileriyle ilgili yurtdışındaki bazı çevrelere yönelik suçlamaları yineledi. ABD, Fransa, İngiltere, Almanya ve Suudi Arabistanı protestoların arkasında olmakla suçlayan Fadavi, “Protestoları 48 saat içinde sonlandırdık” diye konuştu.“Paralı askerleri gözaltına aldık” Fransız Haber Ajansı’nın (AFP) haberine göre Tahranda Besic güçlerinin bir konferansında konuşan Fadavi, “ABD ve diğerlerinin paralı askerleri olduklarını açıkça itiraf eden tüm ajan ve paralı askerleri gözaltına aldık. Yaptıkları vahşiliğe kesinlikle cevap vereceğiz” ifadelerini kullandı. Fadavi gözaltına alınan kişilerin Halkın Mücahitleri Örgütü (HMÖ) ile bağlantılı olduklarını öne sürdü. Fadavi’nin açıklamalarından 2 gün önce Tahran Cuma imamı Ayetullah Ahmed Hatemi, cuma hutbesinde ‘kötü adamlar ve bozguncular’ olarak nitelediği kişilerin ölüm cezasına çarptırılmasını istemişti. İranın yarı resmi ajansı ISNA’nın aktardığı açıklamalarında Fadavi, “İnternet kesintisi, (ABD Başkanı Donald) Trump ve (ABD Dışişleri Bakanı Mike) Pompeo’yu korkutuyor” dedi. İranlı yetkililerin internete ilişkin ‘ihmalini’ de eleştiren Fadavi, DMO’nun gelecekte internetle ilgili daha geniş kapsamlı rol üstleneceğine dikkati çekti.“İnternet, ABD’nin cadı kazanıdır” Fadavi konuya ilişkin açıklamalarını şöyle sürdürdü; “Elbette dünyanın en güçlüsü olan kendi elektronik sistemimiz olmalıydı. Fakat şimdi Amerikan sistemlerini kullanmak zorundayız. Kötülüklerini de bu sistemler aracılığıyla yapıyorlar. İnternet, ABD’nin cadı kazanıdır. Devrimci cephenin düşmanları engellemek için internet benzeri sistemlere müdahale etmesi gerekiyordu” ifadelerini kullandı. DMO’nun istihbarat servislerinin rolüne dikkati çeken Fadavi bu yüzden ‘doğal olarak’ yargı ile irtibat halinde olduğunun altını çizdi.Kürtler yoğun yaşadığı Kirmanşah, ölümlerin en çok yaşandığı eyaletler arasında yer aldı Fadavi’nin açıklamalarından bir gün önce Kirmanşah eyaletinde bir yargı yetkilisi, Kürtlerin yoğun olarak yaşadığı eyaletin DMO’nun polisle birlikte protestolara yönelik müdahalesinde ülkenin güneybatısındaki Huzistan eyaletinden sonra en fazla ölümün yaşandığı yer olduğunu açıkladı. UAÖ yayınladığı istatistiklerde protestolar sırasında ülke genelinde 115 kişi hayatını kaybettiğini bildirmişti. DMO Sözcüsü Ramazan Şerif Cumartesi günü yaptığı açıklamada açıkça ülkenin batısındaki Arap, Kürt, Türk ve Azeri muhalif gruplara işaret ederek protestolarda ayrılıkçı grupların, Şah döneminin geri gelmesini isteyenlerin ve HMÖ’nün parmağı olduğunu söyledi. Protestocular, kötüleşen ekonomik durumu ve hükümetin benzin fiyatlarını artırma kararını protesto etmek için sokağa çıkmadan 10 gün önce büyük şehirlerdeki otoyolları kapatmışlardı. Polis, göz yaşartıcı gaz ve gerçek mermi ile protestoculara müdahale etti. Arabaların yollardan ve meydanlardan çekilmesi için de aynı yola başvuruldu. Protestocular, İran’ın dini lideri Ali Hamaney’in temsilcilerinin ofislerinin, banka şubelerinin, polis merkezlerinin, devlet kurumlarının ve Besic güçleri genel karargahının yakıldığını gösteren video kayıtlarını paylaşırken polis protestocuları dükkanları yağmalamakla suçladı. Protestoların başlamasından bir gün sonra İran Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyi internet erişiminin kesilmesi talimatı verdi. Böylece medya, ülke genelinde patlak veren ve beklenmedik bir hızla siyasi bir yola giren protestolara ilişkin gerçekleri takip edemez. Tahran ise benzin zammı kararının açıklanmasından sonra başlayan protesto gösterilerinin geçtiğimiz Salı günü sakinleştiğini söyledi. Besic Direniş Gücü Başkan Yardımcısı Tuğgeneral Salar Abnuş Cuma günü yaptığı açıklamada, akaryakıt zammı kararıyla başlayan protestoların Tahran’a karşıtı küresel bir savaş olduğunu söyledi. AFP’nin haberine göre Tuğgeneral Abnuş, “Rejim ve devrime karşı küresel bir savaş patlak verdi. Ne var ki çocuk doğum sırasında öldü” yorumunda bulundu.Hamaney’in açıklamaları dengeleri değiştirdi İranlılar ekonomik krizle boğuşurken benzine zam kararını kendileri için 21 Şubatta yapılacak parlamento seçimlerinde bir tehdit olarak gören milletvekilleri, karara güçlü bir şekilde karşı çıktılar. Bu nedenle milletvekilleri geçtiğimiz hafta kararın gözden geçirilmesi için parlamentoda bir oturum yapılmasını istediler. Ancak hükümet, kararın Yargı Erki Başkanı ve Meclis Başkanının onayını aldığını açıkladı. Bu durum karşısında öfkelenen milletvekilleri Meclis Başkanı Ali Laricaniyi desteklemekten vazgeçmekle tehdit ettiler. Ancak İran’ın dini lideri Hamaney’in geçtiğimiz Pazar günü benzin zammı kararını desteklediğini açıklamasıyla tüm dengeler değişti. Aynı dönemde güvenlik güçleri protestolara müdahale etti, ülkede internet erişimi kesildi. İranın yarı resmi Mehr Haber Ajansı İranlı milletvekillerinini Yargı Erki Başkanı’nın benzin zammı kararını şartlı olarak onayladığı şeklindeki açıklamalarını aktardı. Milletvekilleri ayrıca, Yargı Erki Başkanı İbrahim Reisi’nin Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’ye halkı ikna etmeden kararın uygulanmasına karşı olduğunu belirttiği bir mektup gönderdiğini söylediler. Milletvekili Hasan Gazizade Haşimi yaptığı açıklamada, Yargı Erki Başkanı’nın Cumhurbaşkanı Ruhani’ye bir mektup yazarak zam kararını uygulamadan önce halkın ikna edilmesini istediğini söyledi. Bir diğer milletvekili Mahmud Sadıki ise “Hamaney, 17 Kasım Pazar günü İran Şura Meclisi’ne yazılı bir mesaj göndererek benzin zammı kararına karşı çıkan milletvekillerini uyardı” diye konuştu. Sadıki dün Twitter hesabından, Cumhurbaşkanı, Yargı Erki Başkanı ve Meclis Başkanı tarafından alınan benzin zammı kararıyla ilgili yapılan görüşmelerin dokümanlarını yayınlanması çağırısında bulundu. Sadıki “Cumhurbaşkanı, Yargı Erki Başkanı ve Meclis Başkanı arasında yapılan görüşmelerin dokümanları şeffaflık adına yayınlanmalı” dedi. Reformist eğilimli Nedaye İranian (İranlıların Sesi) Partisi resmi internet sitesi üzerinden dün yayımladığı açıklamada, ‘protestoların sonunun bir masalın sonu olmadığını’ vurgulayarak, İranlılar arasındaki memnuniyetsizliğe işaret etti.  Halkın memnuniyetsizliğinin görmezden gelinmesine karşı uyaran parti, bunun olmasını ‘rejim ve topluma ihanet’ olarak niteledi. Açıklamada, “Gerçeği saklamak, olayları daha da kötüleştirecek ve protestoları derinleştirecektir” ifadeleri yer aldı. Halk arasında zor yaşam koşulları ve ekonomik sıkıntılar nedeniyle bir eleştiri birikimi oluştuğuna dikkat çekilen açıklamada, yetkililere, yoksulluk ve yoksulluğun güvenlik üzerindeki etkilerinin ciddi şekilde ele alınması çağırısı yapıldı. Açıklamada ayrıca, “Halkı savunmak için vergilerle alınan silahlarla protestolara katılan vatandaşların üzerine rast gele ateş açılması suçtur ve haklı gösterilemez” denildi.

مشاركة :