Yemen Cumhurbaşkanı Abdurabbu Mansur Hadi, Husi darbesi karşısında daha kararlı durma çağrısında bulundu. Hadi, amacının tüm insanları içeren federal bir devlet inşa etmek ve ülkenin kuzey ve güneyinde yıpranan cumhuriyet değerlerini güvence altına almak olduğunu söyledi. Hadi, güney vilayetlerin İngiliz sömürgeciliğinden bağımsızlığının 52. yıldönümü münasebetiyle 30 Kasım’da resmi medya organlarına açıklamada bulundu. Yemen’in birçok vilayetinde bağımsızlık dolayısıyla çeşitli etkinlikler, seminerler ve gösteriler düzenlendi. Yaptığı açıklamada Yemenlilerin eski tarihteki mücadelesine övgüde bulunan Hadi, Yemenlilerin yüreğinde yaşayan vatan göz önüne alındığında bu anlamdan, değerden, ilkeden ve vatan uğruna her şeyi yapan asil ruhtan ilham alma fırsatı oluşturduğuna dikkati çekti. Hadi, Yemenlilerin eski tarihteki bu mücadelesine övgüde bulunurken, “Onların ayak izlerini takip etmeli, büyük vatanın çıkarlarını kendi dar çıkarlarımızın üstüne koymalı ve daha fazla kazanç sağlamaktan ziyade fedakarlık yapmak zorunda olduğumuzu bilmeliyiz” ifadelerini kullandı. Yemen Cumhurbaşkanı Hadi, “Davanın adil ve hedefin onurlu olduğuna inanç, sahada benzeri olmayan bir silah gibidir. Bu, Radfan eş-Şema dağlarında başlayan Yemen devrimin zaferiydi. Tüm vatanda yankıları duyuldu. Kalabalıklar, sesli bir şekilde karar verdi ve devrimi desteklemeye geldi. Vatan, bağımsızlığına 30 Kasım 1967 tarihinde ulaşınca ulusal kurtuluş hareketi de zafer kazandı” dedi. Hadi, karşı tarafın bencillik, bölgeselcilik, hanedancılık ve mezhepçilikle, ulusların ve halkların gidişatını kontrol ettiğine dikkati çekerek, ulusal ve toplumsal yapı üzerinde yara ve çatlaklar oluşturduğunu belirtti. Hadi, bunları yok etme yükünün de bugünkü halk için ağır bir külfet haline geldiğini söyledi. Bugün, parçalanma ve bölünme riskleri, İran rejimi tarafından desteklenen tehlikeler hususunda uyarıda bulunan Mansur Hadi, bu durumun ulusal, bölgesel ve uluslararası güvenliği tehdit ettiğini söyledi. Hadi, ayrıca kuzeyi ve güneyi hedef alan ulusal kimlik kaybının, aynı zamanda ulusal kazanımların, özgürlüklerin ve demokrasinin yok edilmesinin tehlikeleri hususunda da uyarı yaptı. Yemen Cumhurbaşkanı Mansur Hadi, Husi darbesine karşı mücadele taahhüdünde bulunurken, “Teslim olmayı bilmeyen ve boyun eğmeyi kabul etmeyen bir halk iradesiyle kararlılık yoluna devam etmekten, komplo ve tehlikelerle mücadele etmekten başka seçeneğimiz yok” dedi. Hadi, “Bu ülkeye, Allah’ın izniyle babalarımızın kendi dönemlerinde mücadele ettiği ve bugün de halkımızın bu yolda savaştığı amaçlara ulaşmak için halkın azmiyle dayandığımız kitlesel bir ruhla, önderlik edeceğiz. Bu amaçlar; adalet, eşitlik ve halkımızın talep ettiği iyi yönetim üzerine inşa edilmiş yeni bir federal Yemen’de ulusal diyaloğun sonuçları tarafından ortaya koyulan ulusal projelerde halkımız tarafından dile getiriyor” ifadelerini kullandı. Görevlerinin zor olduğunu da söyleyen Mansur Hadi, “Yolumuzda güller serili değil. Devleti inşa etmek ve risk almak kolay bir iş değil. Kader, vatanın tarihindeki bu zor aşamada birlikte tarih yazmak için bizi seçti. Yüksek ulusal çıkarlarla derin ve güçlü bir inançla ilerlemeye kararlıyız” dedi. Mansur Hadi, Yemen’in hedef ve arzularına da değinirken, “Hedefimiz büyük Yemen, projemiz federal projedir. Davamız, darbeyi sona erdirmek ve devleti restore etmek, arzumuz ise kalkınmayı, istikrarı ve barışı sağlamaktır. Bu yolda elimizden gelen her türlü çabayı sarf edeceğiz ve ne olursa olsun birlik içinde çalışacağız” şeklinde konuştu. Geçtiğimiz haftalarda meşru hükümet ve Güney Geçiş Konseyi arasında imzalanan Riyad Anlaşması hakkında da konuşan Yemen Cumhurbaşkanı, bu anlaşmayı zeminde gerçek bir şekilde uygulamak için tüm samimiyet ve ciddiyetleriyle çalışacaklarına dikkati çekti. Abdurabbu Mansur Hadi, “Devletin tüm sektörlerinde, bu anlaşmayı uygulamaya yöneldik. Durumu istikrara kavuşturmada maruz kaldığımız tüm zorlukların üstesinden gelmek için çalışacağız. Kuzey ve güneydeki halkımızın acılarının farkındayız. Halkın, ‘açları doyurmayan, hastaları iyileştirmeyen, korkulara güven sağlamayan ve ihtiyaç sahiplerine hizmet etmeyen’ sloganlardan ve konuşmalardan uzak şekilde güvenlik ve hizmet sağlayan bir devlete ihtiyaç duyduğunun farkındayız” ifadelerini kullandı. Husilerle barış çabaları hakkında da açıklamada bulunan Hadi, “Barış seçimi bizim stratejik seçimimizdir. Savaş, sadece onu savunanların bize empoze ettiği zorunluluktu. Biz, her fırsatta barış eli uzatmaya devam edeceğiz. Ancak bu üç ilkeyi temel alan adil, kapsamlı ve sürdürülebilir barış olacak. Tüm Yemenliler için çalışan bir devlete, bir otoriteye, bir orduya ve bir ulusal kuruma yönelen bir barış olacak. Savaş nedenlerine son vermek amacıyla ve hepimizi güvence altına alan federal bir devlet için çalıştığımız bir barış olacak” dedi. Yemen Cumhurbaşkanı, Husi milisleri ve silahın bir çözüm olabileceğini zanneden herkesi de akıl ve mantığı önde tutmaya, Yemen halkının çıkarlarına hizmet etmeye, anlaşmalarda sorumlu ve ciddi şekilde davranmaya çağırdı. Hadi, önderlik ettiği meşru hükümetin, Birleşmiş Milletler (BM) ile sorumlu bir ruh içinde çalıştığını, mevcut tüm yollarla insanların acılarını hafifletmek için çaba sarf ettiğini vurguladı. Yemen krizi için ortaya koyulan samimi çabalara da övgüde bulunan Mansur Hadi, Yemen’de istikrar ve güvenlik sağlamak için Kral Selman bin Abdulaziz ile Veliaht Prens ve Savunma Bakanı Muhammed bin Selman bin Abdulaziz’in önderlik ettiği Suudi Arabistan liderliğinde yürütülen çabalara dikkati çekti.
مشاركة :