Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan dün yaptığı açıklamada, “İdlibde 200-250 bin mülteci sınırımıza doğru hareket halinde. Karşılıklı tedbirler almaya çalışıyoruz” dedi. Ankara’da düzenlenen bir konferansta konuşan Erdoğan açıklamasına, “Karşınızda insan var. Biz insana karşı bu noktada Batının yaptığı gibi bariyerler, dikenli teller oluşturamayız. Aynı şey bizim de başımıza gelebilir... Kendi insanınıza ve size sığınanlara verdiğiniz değer ölçüsünde güvendesiniz demektir” ifadelerini kullandı. Arap Birliği’nin milyonlarca Arap mülteciye ev sahipliği yapan Türkiye’yi dışlamaya çalıştığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülkesinin Batıya ve Arap dünyasının önemli bölümüne misafirperverlik dersi verdiğini söyledi. Arap Birliği’nin bir araya gelerek, Türkiye’yi dışlayıcı kararlar aldığını aktaran Erdoğan, “Biz kimi misafir ediyoruz? Şu anda ülkemize gelen 4 milyon mültecinin neredeyse kahir ekseriyeti tamamına yakını Arap, Suriyeden gelen Araplar. Bunların içinde 350 bin de Kürt var. Türkiyede benim Kürt vatandaşlarımın temsilcisi olduğunu söyleyenlerin, bir defa Kürt vatandaşlarımın temsilcisi olmakla yakından uzaktan alakası yok. Onları da şu anda giydiren, bakan, yediren, içiren, sağlık imkânlarını sağlayan yine biziz. Ama utanmadan bu kararı Arap Birliği’nde alabiliyorlar. Niye? Çünkü dertleri başka, o detaylara girmeyeceğim” dedi. Batılı ülkelerine de sert sözlerle yüklenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiyenin 81 ilinde 4 milyonu Suriyeli olmak üzere, 5 milyonun üzerinde mültecinin olduğuna dikkati çekti. Geçtiğimiz Kasım ayından bu yana Rusya destekli rejim güçlerinin saldırıları yoğunlaştırması sebebiyle İdlib’den 284 bin sivil Türkiye sınırına yakın yerlere kaçmak zorunda kaldı. Suriye rejimi ve müttefiklerinin bombardımanında kaçan siviller, Türkiye sınırına yakın köy ve kasabalarda bulunan kampların yanı sıra, Türkiye ve Suriyeli muhalifler tarafından kontrol edilen Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Harekâtı bölgelerine sığınıyor. Yerlerinden edilen bazı siviller ise, şiddetli hava koşulları sebebiyle zeytin tarlalarına sığınmak zorunda kaldı. Savunma Bakanı Hulusi Akar daha önce yaptığı açıklamada, “Bu baskı devam ettiği takdirde önemli bir göç dalgasına daha sebep olur. 4 milyon civarında Suriyeli kardeşimizi ağırlamakta olan Türkiye için bu ilave yük ağır gelecektir. Dolayısıyla bu göçün önlenmesi için de elimizden gelen gayreti gösteriyoruz” şeklinde konuştu.Ankara’dan rejim, Rusya ve İran’a tepki Diğer yandan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay ise, İdlibin Suriyenin kanayan yarası olduğunu belirterek, rejimin bombardımanı sonucunda bölgede yerinden edilenlerin sayısının her geçen gün arttığını söyledi. Oktay açıklamasında, Rusyanın, rejimin bombardımanına destek verdiğini, İranın da bu durumun sonlandırılması için net duruş sergilemediğini belirtti. Türkiyenin artan sayı nedeniyle göç edenleri sınırları içinde karşılama imkânının bulunmadığını ifade eden Oktay, Suriyelilerin sınırın ötesinde karşılandığını ve buna devam edileceğini vurguladı. Cumhurbaşkanı Yardımcısı açıklamasına, “Bu çözümü, Suriyenin içinde oluşturmak zorundayız. Dünyanın oluşturduğu sorunlara biz tek başımıza göğüs geremeyiz. Şu anda bizde 4 milyona yakın mülteci var. Bunların yaklaşık 3,6 milyonu Suriyeli” şeklinde devam etti. Fuat Oktay dün yaptığı açıklamada, güvenli bölge konusuna da değinerek, Suriyelilerin yaşayabileceği bir alan hem de Türkiyedeki Suriyelilerin gönüllü olarak geri dönebilecekleri bir alan sağlamaya çalıştıklarının altını çizdi. Oktay, ülkesinin Suriye’nin kuzeyinde güvenli bölge oluşturmak için plan hazırladığını belirtti. Cumhurbaşkanı Yardımcısı açıklamasında, Türkiyenin mülteciler konusuna çözüm bulma yolunda çalıştığını vurgulayarak, Avrupa Birliği ülkelerini güvenli bölge oluşturma konusuna katkı sağlamaya çağırdı.
مشاركة :