Cezayir’in yeni Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun, 8 Ocak’ta anayasada değişiklikler yapmak ve bu değişiklikleri halk referandumuna sunmak amacıyla 12 Aralık seçimleri sonrasında taahhüt ettiği çalıştayı başlattı. Yasal kaynaklara göre eski Cumhurbaşkanı Abdulaziz Buteflika’ya atfedilen hataları onarmak üzere ‘birincil bakan’ pozisyonu yerine ‘başbakan’ pozisyonuna dönüş yapılması bekleniyor. Buteflika, 2008 yılındaki anayasa değişikliği uyarınca yetkileri kendi eli altına toplamıştı. Cezayir Cumhurbaşkanlığı, yayınladığı bir bildiride Tebbun’un anayasayı gözden geçirmek için öneriler hazırlamakla görevli bir uzmanlar komitesi kurduğunu belirtti. Bildiride, Cumhurbaşkanının anayasa değişikliğini içeren taahhütlerini somutlaştırma çabalarının, yeni bir cumhuriyet inşa etme yolunda temel taş görevi gördüğü belirtildi. Bildiriye göre Cumhurbaşkanı Tebbun, yeni hükümet modellerinin ortaya çıkmasını ve yeni Cezayir’in sütunlarını oluşturmayı amaçlayan anayasada derinlemesine bir reform gerçekleştirmeyi hedefliyor. Bildiride ayrıca, uzmanlar komitesinin, bu hedefe ulaşmaya katkı sağlamak için kurulduğu, gerekli yasal niteliklere sahip olduğu belirtilirken, komiteye yerel ve uluslararası düzeyde tanınan, akademik yeterliliklere sahip Profesör Ahmed Larabe’nin başkanlık edeceği kaydedildi. Cezayir Üniversitesi’nde Hukuk Fakültesinden Prof. Dr. Larabe’nin, 2016 yılında anayasaya değişikliği yapma önerilerinin hazırlanmasına hizmet eden, bir grup uzman, politikacı ve aktörün arasında yer aldığı belirtildi. O dönemde istişareler, 2017 yılında başbakan olan ve yolsuzluk suçlamaları dolayısıyla 15 yıl hapis cezasına çarptırılan Ahmed Uyahya tarafından yönetilmişti.   Ancak diğer taraftan komiteye başkanlık etmesi için Larabe’nin tercih edilmesi, halk hareketi aktivistleri arasında Tebbun’a karşı öfke patlamasının yaşanmasına neden oldu. Eylemciler, sosyal medya organları üzerinden yaptıkları açıklamada, Larabe’nin Buteflika rejiminin bir kalıntısı olduğunu iddia etti. Eski Cumhurbaşkanı Abdulaziz Buteflika, kendisine karşı başlatılan halk hareketi dolayısıyla 2 Nisan’da istifa etmek zorunda kalmıştı. Cumhurbaşkanlığına sunulmak üzere önerileri hazırlayan komite, Ahmed Larabe’nin yanı sıra farklı vilayetlerdeki hukuk fakültelerinde okuyan 5 kadın da dahil 15 hukuk uzmanından oluşuyor. Yayınlanan bildiride, “Siyasi çoğulculuğa dayalı olarak demokratik sistemi güçlendirmek, ülkemizi bireysel yöneticiliğin her türlüsünden korumak, yetkiler arasında ayrım yapmak ve aralarındaki dengeyi sağlamak amacıyla cumhurbaşkanına önerilerin sunulması çerçevesinde komite, devlet kurumlarının faaliyetlerinin tüm yönlerini ele alacaktır. Bu durum, hükümet faaliyetlerinin kontrolü başta olmak üzere yürütme organlarının seyrine uyumu ve parlamentoya saygının artmasını güçlendirecektir. Hakimlerin bağımsızlığını güvence altına alan, vatandaşların haklarını çoğaltan ve bu hakların uygulanmasını sağlayan güvenceleri iyileştirecek her türlü eylemi üstlenecektir” ifadelerine yer verildi. Uzmanların, çalışmalarını iki ay içerisinde özetlemesi gerektiği belirtilen bildiride, “Daha sonra anayasanın tesliminin ardından revizyonu yapılacak ve siyasi yaşamdaki aktörler ve sivil toplum arasında kapsamlı istişareler yürütülecektir. Sonrasında ise halk referandumuna sunulacaktır” denildi. Öte yandan Cumhurbaşkanı Tebbun, ‘başta barışçıl gösteri düzenleme özgürlüğünü, ifade özgürlüğünü, yazılı, görsel-işitsel ve elektronik gazetecilik özgürlüğünü koruyarak, sağlanan hak ve özgürlüklere içerik ve anlam kazandırma, bu hak ve özgürlükleri başkalarının hakkına, özgürlüğüne ve saygınlığına zarar vermeksizin uygulama’ niyetinden de bahsetti. Yetkililerin Şarku’l Avsat’a aktardığına göre yerel otorite adamlarının üzerinde çalıştığı anayasa taslağı, ‘Buteflika’nın 12 yıl önce yaptığı değişikliklerin etkilerini, başkanlık pozisyonunun kaldırılıp birincil bakan pozisyonuyla değiştirilmesini ve bunun sonucunda yetkilerinin azaltılmasını ve cumhurbaşkanının yetkilerine dahil edilmesini” kapsıyor. Aynı kaynaklar, yakın zamanda gerçekleştirilecek anayasa değişikliğinin, hükümet çalışmaları üzerinde kontrol otoritesi olarak parlamentonun yetkilerini güçlendireceğini ve yolsuzluğu yasadışılaştırılacağını belirtti. Kaynaklar, bu kararın, ülkenin 20 yıllık Buteflika iktidarı boyunca tanık olduğu kamu parasının yağmalaması deneyiminden kaynaklandığı söyledi.