Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu Suriyenin kuzeybatısındaki İdlib’de bu gece yarısı itibarıyla başlayan ateşkesin kalıcı olmasını umduğunu dile getirdi. Çavuşoğlu, Gana Dışişleri ve Bölgesel Entegrasyon Bakanı Shirley Ayorkor Botchwey ile dün İstanbul’da düzenledikleri ortak basın toplantısında, Rusya ile ateşkesle ilgili yapılan görüşmelerin devam ettiğini belirtti. Milli Savunma Bakanlığı ise cumayı cumartesiye bağlayan gece yayınladığı bir açıklamada, Türkiye ve Rusya’nın, yerel saatle bu gece yarısından itibaren İdlibdeki Gerginliği Azaltma Bölgesi’nde ateşkes kararı alındığını duyurdu. Açıklamada ateşkesin, daha fazla sivilin zarar görmesinin engellenmesi, yeni yerinden edilme dalgalarından kaçınılması ve İdlib’de hayatın yeniden normale dönmesi amacıyla havadan ve karadan yapılan tüm saldırıların durdurulmasını içerdiği kaydedildi. Rusya Savunma Bakanlığı ise İdlib’de ateşkesin Perşembe günü yerel saatle saat 14.00da başladığını açıkladı. Ancak Suriye rejim güçleri İdlibin güney kırsalındaki köy ve kasabalara yönelik kara saldırılarına devam etti. Rusya Savunma Bakanlığı silahlı muhalif gruplarını ateşkesi ihlal etmekle suçladı. Anadolu Ajansı (AA) dün İdlib’in Maaret en-Numan ilçesini hedef alan bombaların düştüğü anlara ait olduğunu söylediği havadan çekilmiş görüntüler yayınladı. AA, ilçenin rejim güçleri ve müttefikleri tarafından yoğun bombardıman altında olduğunu aktardı. Haberde, Suriye rejimini, İdlib’in güney kırsalındaki sivil yerleşim bölgelerini hedef almaya devam ettiğini, Maaret en-Numan ilçesinde özellikle sivil yerleşim bölgelerine atılan bombalara ait görüntülerin drone ile çekildiği bilgisine yer verdi. Görüntüler, şehre verilen hasarın boyutunu ve nasıl rastgele saldırılar yapıldığını gözler önüne serdi. Maaret en-Numan ilçesi ve çevresinden on binlerce sivil bombardımanlar yüzünden yerlerinden edildi. Bin 460 sivil hayatını kaybetti Birleşmiş Milletler (BM), 29 Nisan 2019da Suriyenin kuzeybatısında rejim güçleri tarafından başlatılan askeri operasyonda başlangıcından 5 Ocaka kadar 417’si çocuk ve 289’u kadın olmak üzere bin 460 sivilin öldürüldüğünü açıkladı. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, yeni bir göç dalgasının önlenmesi için Suriyede güvenli bir bölgenin kurulmasının önemli olduğunun altını çizerek bölgedeki çalkantılar nedeniyle yerlerinden edilen Suriyelilerin Türkiye sınırına dayanmasının güvenli bir bölge oluşturulmasını zorunlu hale getirdiğini söyledi. Oktay dün yaptığı açıklamada, “Yeni bir göç dalgasının önüne geçilmesi için orada Güvenli Bölge büyük önem taşıyor. Biz ısrarla hem Türkiyedeki Suriyelilerin dönebilecekleri hem de Suriyede yerinden edilmişlerin yaşayabilecekleri kendi topraklarında bir bölge olsun istiyoruz” ifadelerini kullandı. Suriye krizine barışçıl bir çözüm bulunması yolunda adım atılması gerektiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Yardımcısı, komşu ülke olarak Anayasa Komisyonu çalışmaları ile Suriyedeki sorunun çözümü için çalıştıklarının altını çizdi. Oktay, “Suriyedeki sorunun çözümüne yönelik yapmaya çalıştığımız şey, terör örgütleri hariç her tarafın içinde olacağı bir anayasa komisyonu oluşturulmasıdır. Mevcut rejim de dahil taraflar bir araya gelsin, masaya otursun. Yeni bir anayasada anlaşılsın ve ülke bu anayasayla tekrar kendi kendini yönetir, sınırlarını korur hale gelsin” şeklinde konuştu. Türkiye’nin kimsenin sınırında veya yer altı zenginliklerinde gözü olmadığının altını çizen Oktay, ancak bununla birlikte sınırlarında bir tehdidin var olmasına da izin vermeyeceğini vurguladı. Jeffrey - Kalın görüşmesi Öte yandan Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, cumartesi günü İstanbul’da ABDnin Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey ile Suriye dosyasının ve bölgesel gelişmelerin ele alındığı bir görüşme gerçekleştirdi. Kalın ve Jeffrey, Suriye’deki son gelişmeleri, ABD-İran krizini ve Türkiye’nin 17 Ekim 2019da Soçide Rusya ile imzaladığı anlaşma çerçevesinde Suriyelilerin ülkelerine geri dönmelerinin sağlanacağı ve gönüllü olarak yerleşeceği Suriye’nin kuzeyindeki güvenli bölgenin kurulması meselesini görüştüler. Görüşmede, İdlibdeki çatışmaların artmasıyla yeni bir insani krizin patlak vermesinin ve yerinden edilme dalgasının engellenmesi amacıyla diplomatik girişimlerin artırılması gerektiği vurgulandı. İki taraf da uluslararası toplumun Anayasa Komisyonu’nun çalışmalarına daha fazla destek vermesi ve Suriyedeki siyasi sürecin başarılı olmasını sağlamak için özgür, adil ve şeffaf seçimler yapma gereği üzerine hem fikir olduklarını bildirdiler. Cumhurbaşkanlığı kaynakları, görüşmede Türk tarafının tüm terörist unsurlarla mücadeledeki kararlılığını vurguladığını ve Türkiyenin bölgede artan gerginlikler nedeniyle yeni çatışmaların yaşanması ve aşırılıkçılığın artması olasılığına dair endişelerini dile getirdiğini söylediler. Bununla birlikte ABD Suriye Özel Temsilcisi Jeffrey, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ve Dışişleri Bakan Yardımcısı Sedat Önal ile de Cuma günü Ankara’da bir araya geldi. Tel Abyad ve Resulayn’da  eğitime  başlandı Diğer yandan Şanlıurfa Valiliği, Suriye Destek ve Koordinasyon Merkezi (SUDKOM) nezaretinde Barış Pınarı Harekatı kapsamında Türkiye’nin kontrolüne geçen Tel Abyad ve Resulayn’da tadilatları yapılan ve eksiklikleri giderilen okullarda eğitime başlandığını duyurdu. Valilik, Tel Abyad’da 160 okulda 790 öğretmen ve 15 bin 200 öğrencinin, Resulayn’da ise 20 okulda 172 öğretmen ve 4 bin 720 öğrencinin yeniden okullarına kavuştuklarını açıkladı. Açıklamada ayrıca Şanlıurfa Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’nün eğitimin başladığı okullarda öğrencilerin spor ve sosyal aktivitelere yönlendirilmesi amacıyla çalışmalarına başladığı aktarıldı. Şanlıurfa Valiliği’nden yapılan başka bir açıklamada, valiliğe bağlı teknik ekiplerin, Tel Abyad ilçesinin Suluk beldesinde yaşayanlara hizmet vermeleri amacıyla restoranlara, eczanelere, marketlere ve diğer ilgili alanlara destek sağladıklarını belirtti. Suluk Belediye Başkanı Süleyman Hüseyin Ahmed, Kürt güçlerinin (SDG/YPG) beldeyi terk etmesinin ardından belediyeyi teslim aldıklarını ve belediyede istihdam edilen 15 personel ve üç araçla belde genelinde temizlik hizmetleri vermeye başladıklarını söyledi.