​Dünya liderleri Libya konulu Berlin Konferansı’na katılacaklarını açıkladılar

  • 1/18/2020
  • 00:00
  • 1
  • 0
  • 0
news-picture

ABD, Rusya ve Fransa yarın (Pazar) Libya krizi konulu Berlin Zirvesine katılacaklarını açıklarken, Alman yönetimi, dün, konferansın başarılı bir şekilde gerçekleştirilmesi ve zirveden Libyadaki çatışmayı sona erdirmeye yardımcı olacak önerilerin çıkmasını sağlamak amacıyla son düzenlemeleri yapmayı sürdürdü. Bu arada Libya Ulusal Ordusu (LUO) lideri Mareşal Halife Hafter, dün, Atinaya sürpriz bir ziyarette bulundu. Hafter Atina ziyaretinde Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis, Dışişleri Bakanı Nikos Dendias ve bir dizi Yunanlı yetkiliyle bir araya geldi. Hafterın Yunanistanın başkenti Atinaya yaptığı ziyaret, Berlin’in pazar günü ev sahipliği yapacağı Libya konulu barış konferansından iki gün önce geldi. Berlin, Libya Ulusal Mutabakat Hükümetinin (UMH), Fayiz es-Serrac öncülüğünde Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile imzaladığı anlaşmaları reddeden Yunanistanı konferansa davet etmedi. Söz konusu anlaşmalar Ankaraya Doğu Akdenizin geniş bölgelerinde hak talep etme imkanı veriyor. Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias, Hafter ile yapılan görüşmelerin tüm konuları kapsadığını ve Yunanistanın, Libyada barış ve güvenliğin sağlanması konusunda destek vermeye hazır olduğunu belirtti. Dendias, “Atina, Trablusgarptaki savaşın sona erdirilmesi ve Libyada güvenliğin yeniden sağlanması amacıyla Mareşal Hafter’i yapıcı davranmaya ve Berlin görüşmelerine olumlu bir ruhla katılmaya teşvik etti. Mareşal Hafterden ateşkes yapmasını, Libyada barışı yeniden tesis etmesini ve paralı askerlerden ve milislerden kurtulmasını istedik” açıklamalarında bulundu. Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis, Halife Hafteri kabul etti. Miçotakis, Başbakanlık ofisinde gazetecilere yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Biz barışın savunucularıyız. Buraya barışı konuşmak için geldik. ”dedi. Yunanistan Başbakanı, Ankara ile Trablus hükümeti arasındaki anlaşmaların iptal edilmemesi halinde ülkesinin Avrupa Birliği’nde (AB) Libya konusundaki herhangi bir barış anlaşmasını reddedeceğini söyledi. Miçotakis, Trablus hükümetinin Türkiye ile imzaladığı “Deniz Yetki Alanları Mutabakatının” iptal edilmemesi halinde Berlin Konferansı’ndan Libya ile ilgili çıkacak herhangi bir siyasi karara karşı veto hakkını kullanacağını duyurdu.  ABD Dışişleri Bakanlığı’ndaki üst düzey bir yetkili, ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeonun Libya konulu Berlin Zirvesi’ne katılacağını ifade etti. Söz konusu yetkili Pompeo’nun zirvede üç konuyu gündeme getireceğini belirtti. Bunlar; ateşkesin devam etmesi, dış güçlerin tamamının Libya’dan çekilmesi ve Birleşmiş Milletler (BM) tarafından desteklenen barış sürecinin yeniden başlatılması. ABDli yetkili ayrıca ABDnin uzun vadede gerginliği azaltmak için Libya’daki tarafları desteklemeye ve tüm Libyalıların daha güvenli bir geleceğe sahip olmalarını sağlayacak bir siyasi çözüme ulaşılmasına katkı sunmaya devam edeceğini açıkladı. ABDli yetkili, “Berlin Konferansı’ndan ateşkesin devam etmesi sonucunun çıkması öngörülüyor. Washington, Libyada yabancı müdahalenin olmadığını görme konusunda istekli. Çatışmanın daha fazla büyümesini ve Libya’ya daha fazla müdahalede bulunulmasını istemiyoruz, çünkü bu Libyadaki insani krizi besleyecek” açıklamalarında bulundu. Libya’daki tarafların Moskova’da yaptığı görüşmelerinin başarısızlıkla sonuçlanması sebebiyle, Berlin Konferansı karşısındaki Rus tutumu günlerdir gizemini koruyordu. Ancak Kremlin tarafından, dün, Putin’in konferansa katılacağının açıklanması ile Rus tutumu açığa çıktı. Kremlin tarafından yapılan duyuru ile Putinin “Berlin Konferansı’nın BM himayesinde geniş bir Libya diyaloğu için bir başlangıç noktası olacağını umuyorum” açıklaması eş zamanlı geldi. Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ise konferansta üzerinde anlaşmaya varılan nihai dokümanın Güvenlik Konseyine sunulacağını belirtti. Kremlin tarafından yapılan açıklamada, “Rusya, Berlin Konferansı’nda Libya krizini çözmenin yolları hakkında derinlemesine bir görüş alışverişi olacağını umuyor. Rusya, Libya’daki düşmanca eylemlerin sona erdirilmesi ve savaşan taraflar arasında Birleşmiş Milletler himayesinde geniş bir siyasi diyaloğun başlatılmasına zemin hazırlayacak uzlaşmanın sağlanmasını umuyor. Konferansta üzerinde fikir birliğine varılan temel anlaşmalar konferansın nihai dokümanında yer alacak” ifadelerine yer verildi. Moskova, Libyalı taraflara eleştiriler yöneltmese ve Moskova’daki görüşmelerin başarısızlıkla sonuçlanmasından duyduğu hayal kırıklığını gizlese de Dışişleri Bakanı Sergey Lavrovun dün yaptığı açıklamalarda, Rusyanın bu konudaki tutumu kısmen de olsa açığa çıktı. Lavrov, Libya’daki taraflara daha önce yaptıkları hataları tekrarlamama çağrısında bulundu. Lavrov, "Konferansın hazırlık görüşmelerinde oluşturulan nihayi belge üzerinde anlaşıldı. Ancak Berlin Konferansından sonraki süreç daha da önemlidir. İşlerin planlandığı gibi gitmesi ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin Berlin Konferanasına destek vermesi halinde Libyadaki taraflar daha önce yaptıkları hataları tekrarlamamalı ve yeni şartlar ortaya sürmemelidir” dedi. Kremlin, Halife Hafterin, Rusya Devlet Başkanı Putin’e mektup gönderdiğini açıkladı. Hafter mektubunda, Rusyanın Libyada barış ve istikrarı sağlama konusunda ortaya koyduğu çabalar için Putin’e teşekkür etti. Hafter, Putin için kaleme aldığı mektubunda, “Sevgili dostum, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin; Diyaloğa devam etmek üzere Rusya Federasyonuna davetinizi kabul etmeye hazır olduğumu bildiriyorum” ifadelerini kullandı. Öte yandan Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas da konferansın başarılı olabileceği konusunda "ihtiyatlı iyimser" olduğunu söyledi.  Yerel bir gazeteye röportaj veren Maas, “Libyadaki "zor koşullar" konferansın başarılı olabileceği konusunda "ihtiyatlı iyimser" olmamıza sebebiyet verdi. Ancak Libya ve bölgedeki durum sürekli bir hareket halinde. Sonuç itibariyle katılımcı ülkeler Berlin sürecini desteklemede ne kadar ciddi olduklarını göstermelidirler." ifadelerine yer verdi. Hafterin ateşkes kararına uymasını "çok önemli" olarak nitelendiren Maas, “Libya Ulusal Ordusu (LUO) Komutanı General Halife Hafter, Berlin Konferansının başarısına katkıda bulunmak istediğini ve ateşkes kararına uyacağını söyledi. Bu, Berlin Konferansı’ndan sonra Libya-Libya diyaloğu başlatmayı hedefleyen Birleşmiş Milletlerin çabaları için de önemli. Ancak konferansın odak noktası yerel düzeyde Libya olmayacak, Libya’da savaşan tarafları destekleyen uluslararası taraflar olacak. Bu bağlamda uluslararası fikir birliği Libya barış sürecinin başlatılması için şarttır." açıklamalarında bulundu. Serrac’ı desteklemek için Libya’ya müdahalede bulunan ve Trablusa uzman ve asker gönderen Türkiye’ye atıfta bulunan Maas, "Silah ambargosuna uymamak, Libyadaki siyasi çözümün önünde büyük bir engeldir. Bu nedenle çabalarımızı Libya’ya silah sevkiyatını durdurma üzerinde yoğunlaştıracağız. Bu konuda yapılacak bir anlaşmanın ciddi olmasını bekliyoruz.” dedi. Serrac, İngiltere Dışişleri Bakanı Dominic Raab ile dün akşam yaptığı bir telefon görüşmesinde, Berlin Konferansı’nın Libya’da istikrarın yeniden sağlanması ve sivil bir devlet kurulması yolunda olumlu sonuçlar üreteceğini umduğunu ifade etti. Serrac’ın ofisi tarafından yapılan açıklamada, İngiliz bakanın ülkesinin Libya’daki savaşı sona erdirmek ve olumsuz dış müdahaleyi durdurmak için çalışacağına dair söz verdiği belirtildi. Açıklamada, Berlin Konferansı’nın önemine ve Libya’daki krizin sona erdirilmesi için uluslararası fikir birliğine ulaşılması hedefine vurgu yapıldı.

مشاركة :