Birleşmiş Milletler (BM) İnsani İşler Genel Sekreter Yardımcısı Mark Lowcock yaptığı bir açıklamada Suriye’nin kuzeybatısında bulunan İdlib ili çevresinde yaşanan savaşa ‘son verilmesi gerektiğini’ söyledi ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyine (BMGK) bölgede yaşanan insani felaketin gittikçe kötüleştiğine dair bir uyarıda bulundu. Genel Sekreter Yardımcısı yaptığı açıklamada “Çatışma taraflarının ve onlar üzerinde etkisi olan kişilerin savaşa derhal son vermesi gerekiyor. Şu anki savaş faaliyetleri durdurulmazsa daha kötü bir insani felakat ile karşı karşıya kalacağız.” ifadelerini kullandı. Suriye rejimi dün yaptığı bir açıklamada radikal grupların ve diğer muhalif grupların kontrolü altında olan İdlib bölgesine düzenlenen ve haftalarca süren saldırıların ardından stratejik bir öneme sahip olan Maarat en-Numan şehrinde kontrolü tekrar ele geçirdiğini duyurmuştu. Lowcock yaptığı açıklamada “Yüz binlerce sivil tehlike altında ve bölgeden kaçmaya çalışıyor.” ifadelerini kullandı. BM’ye göre “Geçtiğimiz iki gün içerisinde en az 200 bin kişi bölgeyi terk etti. Bir haftada bölgeyi terk eden kişi sayısı ise yaklaşık 115 bini buldu. Böylece, geçtiğimiz iki ay içerisinde yaklaşık 390 bin kişi bölgeyi terk etmiş oldu.”Lowcock yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: “Tüm tarafların, İdlib ve çevresindeki gerilimi düşürme bölgesinde yürüttükleri savaş faaliyetlerine son vermesi gerekiyor. Suriye’nin kuzeydoğusunda 2,8 milyondan fazla insan yardıma muhtaç.” Geçen hafta İdlibdeki Suriyelilerle görüştüğünü söyleyen Lowcock, BMGK’ye yaptığı açıklamada onların şok içerisinde olduklarını ve dünyanın kendilerini yüzüstü bıraktığını hissettiklerini aktardı. Lowcock “Bu meclisin, savaş bölgesinde sıkışıp kalmış sivil bir nüfusa karşı yapılan katliamı durdurmayı başaramamasının sebebini anlamıyorlar. Sivil halktan gelen mesajlar ‘Korkuyoruz. Lütfen bize yardım edin. Yaşanan olayları durdurun.’ şeklinde.” dedi. Belçika, Fransa ve ABD, İdlib’de yaşanan ‘gelişigüzel bombalamayı’ kınadığını açıkladı. Belçikanın Birleşmiş Milletler Büyükelçisi Marc Pecsteen de Buytswerve ise sivillerin korunmasını gerektiren savaş kanunlarının varlığına dikkat çekti.