Kahire Ağır Ceza Mahkemesi, ‘bir polis subayına suikast, eski İçişleri Bakanı Muhammed İbrahime suikast girişimi ve emniyet teşkilatlarına saldırı’ gibi suçlamalar kapsamında eski subay Hişam Aşmavi’nin de aralarında bulunduğu 37 kişinin dosyasını idamlarıyla ilgili görüşünü almak üzere müftüye gönderdi. Yargıtay da eski Cumhurbaşkanı adayı Abdulmunim Ebu’l Futuh, oğlu ve diğer bazı isimlerin teröristler listesine dahil edilmesine yönelik itirazları kabul etti. Ensar Beyt el-Makdis’e mensup oldukları bilinen 208 kişinin yargılandığı ilk davada, polis memurlarına ve eski İçişleri Bakanı Muhammed İbrahim’e suikast girişimleri de dahil 54 sanığa ilişkin soruşturmalar yürütüldü. Mahkeme ayrıca, davada nihai hükmün verilmesi için duruşmayı 2 Mart’a erteledi. Medya organları tarafından Farafra katliamı olarak alınan bir dava kapsamında Kasım 2019’da Askeri Ceza Mahkemesi’nin, hakkında idam cezası verdiği eski subay Hişam Aşmavi’nin dosyası da mahkeme tarafından müftüye gönderildi. İkinci defa idam cezasına çarptırılabilecek olan Aşmavi, radikalizm yanlısı fikirleri benimsemeden önce Mısır Özel Kuvvetleri’nde subaydı. Şehri kontrol eden radikal grupları yenilgiye uğratmak için yürütülen savaşlar sırasında Libya’nın Derne şehrinde, Ekim 2018’de Halife Hafter’e bağlı güçler tarafından yakalandı. Mısır- Libya sınırındaki bir kontrol noktasında askerlere düzenlenen saldırılar sırasında Ensar Beyt el-Makdis’e mensup olması dolayısıyla 2017 yılında Aşmavi gıyabında idam cezası verilmişti. Mısır da Kahire tarafından aranan iki unsurdan biri olduğu gerekçesiyle, Libyalı makamlardan geçen yıl Mayıs ayında Aşmavi’yi teslim aldı. Eski Başsavcı Hişam Berekat’ın yardımcısı, sanıkları ceza mahkemesine sevk etti. Soruşturmalar, sanıkların Filistin Hamas hareketinin silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları kamplarında askeri eğitim aldıklarını ortaya koydu. Hareket liderleri (ilk şüpheli Tevfik Muhammed Feric Ziyade) El-Kaide liderleriyle iletişim kurmakla ve başta ABD’ye ait gemiler olmak üzere Süveyş Kanalı’ndan geçen gemileri hedef almakla suçlanıyordu. Başsavcılık, sanıkları ‘liderlik kurmakla, bir terör grubuna katılmakla, anayasa ve yasaların hükümlerini bozmayı, devlet kurumlarının işlerini engellemeyi, vatandaşların hak ve özgürlüklerine saldırmayı, ulusal birliğe ve sosyal barışa zarar vermeyi hedeflemekle, (Hamas tarafından temsil edilen) yabancı bir kuruluşla iletişim kurmakla, silah ve mühimmat sağlamakla’ suçluyor. Öte yandan Yargıtay, eski Cumhurbaşkanı adayı Abdulmunim Ebu’l Futuh, oğlu ve diğer bazı isimlerin ‘teröristler’ listesine dahil edilmesine ilişkin itirazları kabul ederken, söz konusu isimlerin yeniden yargılanmasına karar verdi. İki avukatın, Ebu’l Futuh hakkında savcılığa ‘devlet kurumlarına karşı provokasyon düzenleme, yalan haber yayma ve İhvan-ı Müslimin ile (Müslüman Kardeşler) temas kurma’ yönünde suçlamada bulunması sonrasında Abdulmunim Ebu’l Futuh, Şubat 2018’den bu yana soruşturma altında bulunuyor. Güney Kahire Ağır Ceza Mahkemesi, savcılığın talebi üzerine Ebu’l Futuh’u, oğlunu ve diğer bazı isimleri terör listesine dahil etme kararı almıştı. Yüksek Devlet Güvenlik Mahkemeleri Savcılığı, soruşturmalar sırasında sanıklar hakkında başta ‘ülkenin ulusal çıkarlarına zarar veren sahte haberler yayınlamak, yasalara aykırı şekilde kurulan bir grubu yönetmek, anayasa ve yasaları etkisiz hale getirmeye çalışmak, devlet kurumlarının ve kamu otoritelerinin faaliyetlerini yürütmesini engellemek’ olmak üzere çeşitli suçlamalar yöneltti.