Rusya, koronavirüs (Corona) salgını patlak verdiğinden beri Çin ile dayanışma içerisinde bir tutum takınmış; virüsün yayılmasının sonuçları karşısında ortak eyleme hazır olduğunu ifade etmişti. Buna rağmen, Moskova tarafından alınan geniş çaplı sıkı önlemler, Çin’in virüsün sınır ötesi yayılmasına yönelik önlemlerine olan güven eksikliğini ortaya çıkardı. Zirâ on binlerce Çinli, Rusya’nın uzak doğu bölgelerinde yaşıyor ve sık sık ülkelerine gidip geliyor.  Moskova, Corona’nın ortaya çıktığının duyurulduğu ilk haftalarda, vakaların erken tespitini hızla yapacak mekanizmalar bulmak konusunda Çin tarafıyla işbirliği yapmaya istekliydi. Ancak virüsün yayılmasının durdurulamadığı, aksine daha da arttığı haftaların gelişiyle Moskova’nın bu tutumu hızla değişti. Özellikle de iki hafta önce bu bölgede yedi vaka ve bir ölümün kaydedilmesinin ardından, virüsün sınır bölgelerine yayılmasıyla ilgili korkuları şiddetlenen Moskova, hızlıca harekete geçti. Bu tutum değişikliği, Çin’deki Rus vatandaşlarının Rus Savunma Bakanlığı tarafından gönderilen uçaklarla tahliye edilmesiyle başladı. Ardından, Çin’den gelenler iki hafta boyunca karantina altına alındı. Çin ile yaklaşık 4 bin 300 kilometrelik sınırı olan Rusya’nın Dışişleri Bakanlığı, ülkenin uzak doğusunda, Kaliningrad bölgesinde ve St. Petersburg’daki sınır kapılarından gelen tüm Çinli vatandaşlara sağlanan elektronik vize hizmetinin durdurulduğunu duyurdu. Bu da, Çinin ülkeye girişine geçici bir yasak getirilmesi anlamına geliyor. Diğer yandan, bakanlık tarafından Rus vatandaşlara Çini ziyaret etmemeleri uyarısı verildi. Perşembe günü, ülkenin uzak doğusundaki sınır kapılarının kapatılmasını öngören bir kararname imzalayan Rusya Başbakanı Mihail Muşistin, “Bu adım, virüsün Rus topraklarına yayılmasını önlemek için Rus hükümeti tarafından alındı” ifadelerini kullanmıştı. Böylece Rusya, sadece Çin ile arasındaki 11 sınır kapısını değil, aynı zamanda Kuzey Kore ve Moğolistan sınırlarını da kapatmış oldu. 24 Ocak’ta kapatılan bu kapıların, Çin ay takvimine göre yeni yıl kutlamalarının başlamasıyla Çinli turist sayısında artış beklendiği göz önüne alınarak aynı ayın sonlarında yeniden açılması planlanıyordu. Ancak öyle olmadı. Rus hükümeti bunlarla da yetinmeyip üniversitelere ve yüksek enstitülere Çinli öğrenciler için yarı yıl tatillerini uzatmalarını önerdi ve binlerce öğrencinin şuan üniversitelere dönmesini istemediğini ifade etti. Sonrasında ise, iki ülke arasındaki daha önceden azaltılmasına karar verilen tren seferleri, Pazar günü durduruldu. Bu da, iki ülke arasındaki ulaşımın neredeyse kesildiği anlamına geliyor. Rusya Başbakan Yardımcısı Tatyana Golikova, konuyla ilgili açıklamasında “Alınan tedbirler, koronavirüsü nedeniyle Rusyada acil durum verildiği anlamına gelmiyor. Bu yüzden Çin ile hava trafiğinin tamamen kesilmesi gerekli görülmüyor. Moskova ile 4 Çin şehri arasındaki düzenli uçuşlar devam ediyor. Ancak 14 Şubat’tan itibaren vatandaşlarımızı taşıyan chartes uçuşlarını durdurmayı planlıyoruz” ifadelerini kullanmıştı. Diğer yandan, Rus hükümeti, 1 Marta kadar Çinden her türlü hayvan, bitki ve balığın temini ve transit geçişine geçici kısıtlamalar getirmesi için Federal Veteriner Ve Bitki Sağlığı Gözetim Servisi’ni yetkilendirdi. Her yıl 1,5 milyondan fazla Çinli, Rusyayı ziyaret ederken, Çin’i ziyaret eden Rusların sayısı da hemen hemen aynı. İki ülke arasındaki bu geliş gidişler nedeniyle endişelenen Rus makamları, konuyla ilgili alınan önlemlere güvendiklerini açıkladı. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, geçen hafta, ülkede koronavirüs salgını alarmı verilmesi durumunda olası insan kayıplarını minimuma indirmek amacıyla acil önlemler almayı ve bu konuyla ilgilenen birimler kurmaya yönlendirdi.Putin, söz konusu açıklamasında şu ifadeleri kullandı: “Zatüre ve çeşitli griplerin ülkemiz dâhil dünyanın hemen hemen her ülkesinde insan kayıplarına neden olduğunu biliyoruz. Bu yüzden hepimiz, bu kayıpları minimuma indirmek ve bu tür vakaların ülkemize sıçramasını önlemek için elimizden geleni yapmalıyız.” Öte yandan, Rusya Liberal Demokrat Parti (LDPR) lideri Vladimir Jirinovskiy, virüsünün dünya çapında yayılmasının arka planında ABD’nin bulunduğunu öne sürdü.Jirinovskiy, Moskovadaki Dünya Medeniyetleri Enstitüsündeki öğrenci ve profesörlerle yaptığı toplantıda bu tehlikeli virüsün tüm kıtalara hızla yayıldığını ifade ederek şöyle söyledi: “Bu virüs gerçekten de yeni bir grip türü mü? Tabiki de hayır. Mesele, ekonomik motivasyonlarla hareket eden ABD’nin arkasında olduğu yapay bir kriz etrafında dönüyor. Zirâ Amerikalılar Çin ile yarışlarında geride kalmaktan korkuyor.”