Suudi Arabistanda ağaç kesene ‘8 milyon dolar’ ceza önerisi

  • 3/5/2020
  • 00:00
  • 4
  • 0
  • 0
news-picture

Suad el-Yala Suudi Arabistanda herhangi bir ağacı veya bir bitkiyi kesmeyi ya da mantar organizmasını öldürmeyi düşünen biri bunun cezasının 10 yıl hapis ve 8 milyon dolara kadar para cezasına varabileceğini göz önüne almalı. Nitekim Suudi Arabistan Bakanlar Kurulu, Şura Meclisinin de yakın zamanda onayladığı bir çevre kanunu üzerine çalışıyor. Kanun, ağaç, çalı ve bitkilerin kesilmesi, kabuğunun, yapraklarının veya bir kısmının koparılması, taşınması veya ticaretinin yapılması suçlarını işleyenleri hedef alıyor. Söz konusu suçu bir yıl içinde ikinci kez ihlal edenlerin 10 yıla varan hapis ve 8 milyon dolar para cezasına çarptırılmasını öngörüyor. Aynı ceza, yönetmeliklerde belirtilen durumlar dışında herhangi bir mantar organizmasının öldürülmesi için de geçerli. Şura Meclisinin sunduğu sistem, korunan alanların -yetkili makamın teklifi üzerine Bakanlar Kurulunun kararı ile- özel mülkiyete ait olmayan arazide olmasını şart koşuyor. Hiç kimsenin bu topraklarda yargı yetkisi, imtiyaz veya el koyma hakkı bulunmamasıyla birlikte korunan bölgenin haritası değiştiriliyor ve hak sahibi, haktan feragat etmediği sürece yerine bir yetkili seçiyor. Söz konusu yetkili makam, yönetmeliklerin belirlediği düzenlemelere uygun olarak korunan alanlara yatırım yapabiliyor ve yapılan yatırımı düzenleyebiliyor. Çevre sistemi, izin veya ruhsat almadan çevresel veya çevreye etkisi olan faaliyetlerin uygulanmasını da yasaklıyor. Konuyla ilgili yapılan bir çalışma; çevresel kontrollere ve standartlara olan zayıf bağlılığın, çevre bilinci seviyesindeki düşüklüğün ve yaygın suiistimalin, Suudi Arabistan’ın Çevresel Performans Endeksi’nde 180 ülke arasında 86ıncı sırada yer almasına sebep olduğunuı ortaya koydu. Yıllık çevresel bozulmanın toplam maliyeti 2014 yılında GSYİHnın yüzde 3üne karşılık gelen 22,92 milyar dolar. Bu sebeple Şura Meclisi, insan ve hayvan sağlığı ile doğal kaynakları olumsuz etkileyenler için cezaların oldukça şiddetli ve güçlü olduğunu görüşünde. Söz konusu çevre sorunlarının Vizyon 2030a ulaşmada aşılması gereken önemli meselelerden biri olarak kabul edildiğini belirten çalışma, Suudi Arabistanın ekonomik kalkınma ile mevcut doğal kaynaklar arasında bir denge sağlama çabasında olduğunu, yasal çerçeveler oluşturup etkili kurumsal mekanizmalar kurarak çevreyi korumak için ciddi tedbirler aldığını gösteriyor. Çalışmada Suudi Arabistandaki çevre sorunlarına ilişkin sürdürülebilir kalkınma konularının ve bunların sosyal, ekonomik ve çevresel boyutlarının temel itici güçlerinden biri olan nüfus artışı, petrol ve gaz endüstrisindeki çevresel zararlar, madencilik endüstrisinden kaynaklanan hava kirliliği, taşımacılık sektöründe önemli ölçüdeki gelişme, kişi başına düşen atık üretiminin ve belediye atık miktarının artması, birim toprak başına düşen toplam kimyasal gübrenin artması, gıda kirliliği, ses kirliliği ve su kıtlığı konularının üzerinde duruldu. Araştırma sonucunda nüfus artışının doğal kaynaklar üzerindeki baskıyı artırdığı, atık üretimindeki artışın birçok doğal kaynak ile ekosistemin bozulmasına yol açtığı, aşırı otlatma ve otlayan hayvan sayısı arasındaki dengesizlik nedeniyle meraların doğasının bozulduğu, şehirlerde kentsel genişleme ve otoyolların inşası için otlak alanlarına ve odun toplanmasına ihtiyaç duyulduğu ortaya çıktı. Ayrıca sulak ortamların kirlendiği ve biyolojik büyüme oranında balıkçılık oranı ile denge kurulamadığı, bu sebeple balık stokları yüzdesinde 2013 yılında kaydedilen yüzde 87lik orandan 2017 yılında yüzde 54e gerilendiğine işaret eden biz dizi sonuca ulaşıldı. Hava kirliliğinde gerçekleşen yüzde 10luk artışın hastanelerdeki toplam hasta sayısında yüzde 11,1lik bir artışa yol açtığını gösteren çalışma hasta sayısındaki artışın da ekonomik kalkınmanın bir göstergesi olarak işçinin verimlilik değerinde yüzde 1,8 oranında bir azalmaya neden olduğunu gösterdi. Aynı zamanda mevcut su kaynakları eksikliğinin mahsul alanında ve tarımsal üretim değerinde azalmaya yol açtığı ve GSYİHnın bundan etkilendiği de çalışmanın sonuçları arasında yer aldı. Suudi Arabistan’ın konuya dair aldığı bir diğer karar da Çevre Güvenliği Özel Kuvvetleri adı altında İçişleri Bakanlığına tabi olacak bir çevre güvenliği kurulması oldu. Bu düzenlemelerin ardından Suudi Arabistanın uluslararası endeksteki sıralamasının pozitif yönde artması ve önümüzdeki iki yıl içinde daha üst bir sıraya yükselmesi bekleniyor. Şura Meclisi geçen yıl her türlü çevre ihlalini azaltmak için çevre polisi oluşturulmasını da kabul etmişti. Böylece, çevre ve doğal kaynakları korumak için hükümetin belirlediği yasa ve yönetmelikleri ihlal edenler her an izleniyor ve cezalandırılıyor. Çevre düzenlemelerini yürüten Çevre Güvenliği Özel Kuvvetleri ile ilgili kurumlar birlikte hareket ederek başta gereğinden fazla avlanma, odun tomruklama, fabrika ve tesislerin eylemeleri olmak üzere doğaya verilen zararı, para cezası ve sistematik yaptırımlar yoluyla aşıyor. Gereğinden fazla avlanma ve odun tomruklamanın ardından çevreyle ilgili çalışmalar yürütenlerin doğal kaynak zenginliğinin tehdit edildiği ve Suudi Arabistanda sürdürülebilir kalkınma ile canlı organizmalar için kurulan yabani balıkçılık sistemi hedeflerine ulaşmada başarısız olunduğu yönündeki raporları, çevre koruma kuvvetlerinin kurulmasına yönelik toplumsal talebi artırmıştı.

مشاركة :