Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, ‘siyasi hedeflere’ ulaşmak için Batılı ülkeler tarafından Şam ve diğer ülkelere uygulanan yaptırımların kaldırılması çağrısını yineledi. Lavrov, ‘gayrimeşru ve gayri ahlaki’ olarak tanımladığı kısıtlamaların sürdürülmesinin yeni tip koronavirüs Kovid-19 ile mücadeleyi baltaladığını iddia etti. Gazetecilerle görüşmede bulunan Lavrov, Moskova’nın Avrupa Birliğinden Ukrayna ile çatışması nedeniyle kendisine uygulanan yaptırımların kaldırmasını istemeyeceğini, ancak Suriye ve diğer ülkelerdeki duruma değineceğini ifade etti: “Tek taraflı yaptırımlar, öncelikle gayrimeşrudur. Mevcut durumda ülkelerin Kovid-19’la mücadele gücünü azaltması bakımından ise gayrı ahlaki ve gayrı insanidir. Bunlar, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) açık bir ihlali olarak benimsenmiştir.” Lavrov, sıradan insanların hayatlarını etkileyen yaptırımların reddedilmesinin “uluslararası bir talep haline geldiğini” de sözlerine ekledi. Moskova, Suriye hükümetine uygulanan yaptırımların bu ülkenin koronavirüsle mücadelesini sağlamak için kaldırılmasını talep etmişti. Aynı zamanda Venezuela ve İran gibi diğer ülkelere uygulanan tüm yaptırımların dondurulması çağrısında bulunmuştu. BMGK’da koronavirüsle mücadele ilkeleri hakkında bir karar kabul edildiğini belirten Lavrov, tek taraflı yaptırımlar meselesinde de bir karara varılacağına dair umudunu dile getirdi. Aynı zamanda BMGK’nın bu meseleyi görmezden gelmeye devam edemeyeceğini vurgulayarak şu ifadeleri kullandı: “Uzun yıllardır, mevcut durum ortaya çıkmadan önce de, yaptırımların insani olarak sınırlandırılması kavramını destekledik. Batılı meslektaşlarımız, her seferinde bu yaptırımların halklara değil, rejimlere karşı olduğunu, rejimlerin davranışlarını değiştirmeye teşvik etme hedefinde olduğunu öne sürdü. Hiçbir şey bizi bunun doğru olduğuna ikna edemez. Suriye ve diğer ülkelere uygulanan yaptırımların ucu doğrudan sıradan insanlara dokunuyor. Mevcut krizden çıktıktan sonra bu konu etkisini daha çok gösterecektir.” Diğer yandan, Rusya Dışişleri Bakanlığı, Bakan Lavrovun dün Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şükri ile telefon görüşmesinde bulunduğunu duyurdu. Görüşmede “Ortadoğu’daki çatışmaların çözümünde ikili işbirliğinin güçlendirilmesi” üzerinde duruldu. Bakanlık tarafından yapılan açıklamada, “İki tarafın da Suriye ve Libya’daki durum ve Filistin-İsrail dosyası dâhil olmak üzere Ortadoğu ve Kuzey Afrikadaki durum hakkında kapsamlı bir görüş alışverişinde bulunduğu” vurgulandı. Diğer yandan, Rusya resmi haber ajansı RIA Novostinin haberine göre, “Rus-Türk çabaları ve anlaşmalarına rağmen İdlib’deki durum gerginliğini koruyor; siviller öldürülmeye devam ediyor”. Moskova ise ABD’nin bölgedeki hareketliliğine yanıt olarak doğu Fırat’taki varlığını güçlendirdi. Konuyla ilgili kapsamlı haberde şu ifadelere yer verildi: “Türkiye destekli silahlı grupların ateşi devam ediyor. Tel Rıfat köyünde kurban verildi. Pazar günü öğleden sonra PYD’nin öncülük ettiği Suriye Demokratik Güçleri (SDG) Saha Komutanı Muhammed Hüseyin el-Kannas vurularak öldürüldü. Halep’in kuzeyinde, Türkiye’nin kontrolü altındaki silahlı gruplar ile Suriye Milli Ordusu’nun sınır çizgisindeki çatışmaları sürüyor. Pazar günü hükümet güçlerinden bir subay öldürüldü. Aynı gün, PYD/YPG’nin Afrin’deki unsurları eş-Şurfa bölgesindeki Türk mevziilerine saldırarak saha siperlerine güdümlü tanksavar füzeleri ateşledi. Bunun sonucunda 3 kişi öldü, diğer 3 kişi ise yaralandı. Öte yandan yeni bir Türk konvoyu Kefer Lusin’den geçerek sınır çizgisine yöneldi. Böylece İdlib’deki Türk Silahlı Kuvvetleri’nin asker sayısı 20 bin kişiye ulaştı. Aynı zamanda, Milli Ordu zırhlı araç, mühimmat kamyonları, taşınabilir hava savunma sistemleri konvoylarıyla Halep’ten takviye alıyor.” Söz konusu haberde, “koronavirüs salgınının bu bölgedeki çatışma derecesini azaltmış olmasına rağmen durumun yeni bir çatışma aşamasına doğru gittiği” ifadeleri kullanıldı. Aynı zamanda Türk ordusunun M4 karayolu üzerinde birçok yeni barikat yerleştirdiği ve İdlib’de Türkiye’ye ait 58 gözlem noktası olduğu belirtildi.  Novosti’nin kendi kaynaklarından aktardığına göre Washington, Irak’tan Kuzeydoğu Suriye’deki Hasiçi’ne düzinelerce kamyon ve zırhlı araç göndererek varlığını kuvvetlendirmeye devam ediyor. Analistler, Rusya’nın da Suriye’nin kuzeydoğusundaki askeri varlığını artırmasını ABD’nin faaliyetlerindeki artışa bağlıyor.