Afrika’daki nüfuzunu yeniden kazanmak isteyen Cezayir’den ‘yumuşak güç’ adımı

  • 4/22/2020
  • 00:00
  • 1
  • 0
  • 0
news-picture

Atıf Katedra Cezayir, Afrika Kıtası’ndaki ‘yardım’ projelerine fon sağlamak için kurulan ‘Cezayir Uluslararası Dayanışma ve Kalkınma Ajansı’nın ‘yumuşak güç’ diplomasisi yürütme niyetiyle kurulduğunu inkar etmiyor. Cezayir, emekli Albay Muhammed Şefik Misbah’ın ülkenin Kıta’da ‘kaybettiği nüfuzunu yeniden kazanması’ çağrısının ardından söz konusu sivil diplomatik organ için harekete geçti. Cezayir’in resmi kurumları tarafından yayınlanan raporlarda yer alan, Afrika Kıtası’nda Cezayir diplomasisinin gerilemesine yönelik eleştiriler Cumhurbaşkanlığı’nı Kıta’daki projelerin finansmanını takip edecek ‘sivil ve mali bir uzantı’ kurulmasına yönlendirdi. Cezayir Cumhurbaşkanlığı, Cezayir Uluslararası Dayanışma ve Kalkınma Ajansı’nı ‘diplomaside yeni bir soluk’ olarak görüyor. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Muhammed es-Said dün sabah düzenlediği basın toplantısında Cezayirin ‘iş birliği için yeni bir dinamiğe sahip olmayı’ istediğini, bu doğrultuda söz konusu ajansın başta komşular ve Sahel ülkeleri olmak üzere genel olarak Afrika Kıtası’ndaki yardım projelerinin finansmanını denetleyen 12 iç ve dış misyon hazırladığında olduğuna dikkat çekti. Said, ajansın görevlerinden birinin de yurt dışındaki Cezayirli askeri personel ve Cezayirdeki yabancıların askeri eğitimini denetlemek olduğunu belirtti. İstihbarat teşkilatından emekli bir albay Cezayir Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun, Cezayir Uluslararası Dayanışma ve Kalkınma Ajansı’nın başına emekli Albay Muhammed Şefik Misbahı atadı. Misbah’ın göreve getirilmesi adına sivil ve güvenlik yetkililerinin katılımıyla genellikle Yüksek Güvenlik Konseyi toplantılarının yapıldığı salonda bir tören gerçekleşti. Ajans, Cumhubaşkanı Tebbun’un 9 Şubat’ta Etiyopya’nın başkenti Addis Ababada düzenlenen Afrika Birliği (AfB) zirvesindeki konuşmasında yaptığı duyurunun ardından yayınlanan cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile kuruldu. Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre ajansın birçok görevi bulunuyor. Bu görevlerin başında da ‘ulusal iş birliğini uluslararası ortaklıklar için hazırlanmak, bu iş birliğinin ekonomik, sosyal, insani, kültürel, dini, eğitimsel, bilimsel ve teknik alanda uygulanmasını sağlamak, milli imkanların yurt dışında kullanılmasına teşvik etmek, yurt dışındaki bilimsel gruplarla ve işadamlarıyla ilişkiler kurmak, benzer yabancı kuruluşlarla işbirliği ilişkileri geliştirmek ve uzmanlık alanlarında stratejik çalışmalar yapmak’ geliyor. Muhammed Şefik Misbah, 1949 yılında başkent Cezayir’de dünyaya geldi. Eğitim hayatına Belouizdad semtindeki bir ilkokulda başlayan Misbah, 1981 yılında Cezayir Üniversitesinde siyaset bilimi alanında doktora yaptı. Kariyerine 1971de Cezayir Radyo ve Televizyonu’nda gazeteci olarak başladı. Ardından da Cezayir Radyo ve Televizyonu’nun Paristeki daimi temsilciliğini üstlendi. Cezayir Uluslararası Dayanışma ve Kalkınma Ajansı’nın çiçeği burnunda müdürü milli orduya katıldı. Ardından ordudan istifa ederek istihbarat teşkilatında göreve başladı.  İstihbarat teşkilatında albay rütbesine kadar yükseldi. ‘Yumuşak güç’ Cezayir Üniversitesinde siyaset bilimi ve uluslararası ilişkiler profesörü olan Ali Rebic, Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığı haberdeki değerlendirmesinde şunları söyledi: “Şefik Misbah emekli bir istihbarat subayıdır. Misbah bugün, askeriye ve istihbarat geçmişine sahip sivil bir diplomat olarak yeni bir göreve başlıyor. Deneyimi ve birikimleri sayesinde, Uluslararası Dayanışma ve Kalkınma İşbirliği Ajansı aracılığıyla Cezayir dış politikasına büyük katkıları olacağına inanıyorum.” Diğer yandan Cezayir’deki resmi raporlar, ülkenin Afrika Kıtası’ndaki nüfuzunun azaldığına dikkat çekiyor. Ancak bu Afrika organındaki karar alma parametreleri büyük ölçüde değiştirilirken daha önce Cezayir politikasının ‘Kıta’daki kurtuluş hareketlerinin lideri’ olmaya geri döneceği düşünülmüyordu. Raporlar, Cezayir’in en fazla komşu ülkelerdeki nüfuzunda gerileme olduğuna işaret ederken özellikle Cezayirin merkezi hükümet ile ayrılıkçı Tuareg isyancıları arasındaki barış anlaşmaları için büyük bütçeler harcadığı Malide yaşanan nüfuz düşüşüne dikkat çekildi. Cezayir’in Mali üzerinde nüfuzu olmadan Mali’de kendisini rahatsız eden dosyalarda ağırlığı olmayacağı vurgulandı. ‘Tek başına iyi bir itibar yeterli değildir’ Ali Rebic konuya dair şu değerlendirmelerde bulundu: “Cezayir diplomasisi, tepkiden ziyade vaatlerden ve retorikten eyleme geçiyor. Özellikle Afrika Kıtası’nda, yumuşak güç diplomasinin inanılmaz bir gelişimine tanıklık ediyoruz. Bu çerçevede Çin, ABD’nin aksine güç ve yaptırımların üstesinden gelen bir model sunuyor. Çinin Afrika, Asya ve Güney Amerikada nüfuz kazanacağını söylüyorum.” Rebic, Şefik Misbah’ın Afrika Kıtası’ndaki görevleri ile ilgili olarak da şunları söyledi: “Ajansın hedeflerine gelince; bence üç alanda uzmanlaşacak. Bunlar gıda, sağlık ve tarım. Diplomasinin takipçileri olarak bir süredir bir kulüp oluşturduk. 1970lerde başlayan yanlış politikalar nedeniyle Cezayirin artık Kıta üzerinde stratejik bir ağırlığı olmadığını söyledik. 1995 yılında Avrupa-Akdeniz Ortaklık Anlaşması’nın imzalanmasıyla daha da güçlenen bu yanlış politikalar, Fransa’nın eski Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozynin ‘Akdeniz Birliği’ kurma projesi başarısız olmasaydı daha da kötüleşirdi.” Rebic değerlendirmelerine şöyle devam etti: “Bugün sloganlardan uzak bir şekilde yeniden Afrikaya dönme niyetine dair açıklamalar yapılıyor. Söz konusu ajans Afrika Kıtası’yla aramıza örülen duvarı yıkmak için bir araç veya mekanizma olacak. Kısacası ajans, Cezayirin siyasi, diplomatik ve ekonomik kolu, Cezayir diplomasisi için yeni bir alan ve belki de uzun zamandır devam eden diplomatik geleneklere sahip olmadığımız Afrika ülkeleriyle ilişkilerin yeniden oluşturulması demek. Böylece karar vericilerin iyi bir itibara sahip olduğumuz Kıta’daki siyasetin yüzünü değiştirmek için çeşitli seçenekleri olacaktır.” Tebbun’un görüşü Cezayir Cumhurbaşkanı Tebbun geçen şubat ayında katıldığı AfB zirvesinde Afrikalı liderlere yaptığı konuşmada, ajansın komşu ülkelerle ve özellikle Sahel bölgesindeki kardeş ülkelerle yardımlaşma ve dayanışmayı artırma arzularının somutlaşmış hali olduğunu söyledi. Tebbun, tüm iş birliği alanlarının somut ve faydalı projeler gerçekleştirerek görevlerini yerine getirmek için gerekli tüm araçlardan yararlanacak olan bu ajans tarafından karşılanacağını belirtti. Bu bağlamda ajansın programlarını ‘bizzat’ takip edeceğini vurgulayan Tebbun şunları söyledi: “Ajansın başına Kkardeş ülkelerle dayanışma arzumuzu gerçekleştirmek için gerekli yetkinlik ve beceriye sahip, yetenekli bir kişiyi atamaya özen göstereceğim. Son yıllarda iç meselelerimize odaklandığımızdan dolayı bu konuda bir takım kayıplarımız olsa da Cezayirin komşuları ya da coğrafi olarak parçası olduğu Afrika Kıtası’nı görmezden gelmesi mümkün değildir. Bugün bunu AfB’nin yenilenen çehresi çerçevesinde, ikili ilişkilerimizi hızlı ve güçlü bir şekilde yeniden kurmayı hedefliyoruz.”

مشاركة :