İtalyadaki Ulusal Bulaşıcı Hastalıklar Enstitüsünden araştırmacıların çalışmasına göre yeni tip koronavirüs (SARS-CoV-2) gözlerde haftalarca tutunabilir.  Annals of Internal Medicine adlı hakemli tıp dergisinde yayımlanan çalışmada ülkedeki ilk teyitli Kovid-19 vakasında elde edilen bulgular paylaşıldı. 65 yaşındaki koronavirüs hastasının gözlerinde, kadının hastalığın belirtilerini göstermesinden haftalar sonra virüse rastlandığı açıklandı. Dünya genelinde bazı vakalarda koronavirüs bulaşan kişilerde konjonktivit (göz nezlesi) ortaya çıktı ama bu belirtiden etkilenenlerin sayısı epey az. Yeni koronavirüsün insandan insana başlıca yayılma yolu, öksürme veya hapşırma kaynaklı tükürük ve mukus damlacıkları olsa da yeni araştırma, hastalığın yayılımını durdurmak için kişinin neden yüzü ve gözlerine dokunmaktan kaçınması gerektiğinin altını çiziyor.  Konjonktivite bakteri ya da virüsler neden olabiliyor ancak virüs bazlı enfeksiyon daha yaygın. Ve sıklıkla buna solunum yolu enfeksiyonu eşlik ediyor.  ABDde bu konu ilk kez Washington, Kirklanddeki bir  bakımevinde bir hemşirenin tedavi ettiği tüm Kovid-19 hastalarının neredeyse tamamında konjonktivit olduğunu açıklaması sonrası endişe yaratmaya başlamıştı. Bakımevindeki 80 kişi ve 34 çalışan Kovid-19 olmuş, 35i hayatını kaybetmişti. Dahası hemşire bu hastaların çoğunun Kovid-19 teşhisi doğrulanmadan önce başka belirtiler göstermediğini söylemişti. ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri (CDC) konjonktiviti koronavirüs belirtileri arasında saymasa da çok sayıda ülkede sağlık yetkilileri bunun varlığını rapor etmişti.  Yapılan diğer bilimsel çalışmalarda da gözlerin virüsün saldırısına uğrayabilecek beden parçalarından biri olduğu ortaya çıkmıştı. New England Journal of Medicine adlı tıp dergisinde yayımlanan bir araştırmaya göre Çindeki bin koronavirüs hastasından sadece 9unun (yüzde 1den daha az) gözlerinde enfekisyon gelişmişti. İtalyadaki Ulusal Bulaşıcı Hastalıklar Enstitüsündeki  son çalışmada da sadece 30 hastadan birinin konjonktivit geliştirdiği açıklansa da belirtinin yaygınlığına değil ısrarcı özelliğine dikkat çekildi.  Independent Türkçede yer alan habere göre, ülkenin ilk teyitli kovid-19 vakası Çinin Vuhan kentinde pandeminin başlamasından sonra 23 Ocakta İtalyaya dönen bir kadındı. İtalyaya dönüşünden 5 gün sonra belirtiler başladı ve bir gün sonra da hastaneye yatırıldı. Kadında kızarık, enfeksiyonlu gözlere ek olarak kuru öksürük, boğaz ağrısı ve burun tıkanıklığı vardı. Ateşi birkaç gün hiç yükselmedi. Hastanın yatışından 3 gün sonra sağlık çalışanları kızarıklığın geçmemesi üzerine her gün gözlerdeki sıvıdan örnek almaya başladı. Tüm örneklerde Kovid-19a yol açan SARS-CoV-2 virüsünün RNAsı tespit edildi. Nihayet kadının hastaneye yatışından 21 gün sonra göz sıvılarındaki virüsün kaybolduğu gözlendi. Ancak 5 gün sonra bu sıvıda yeniden virüse rastlandı. Kadının burnundan alınan sıyırma örneklerinde virüsün genetik materyaline rastlanamadığı halde gözlerde günlerce varlığını sürdürdüğü belirtildi. Çalışmada konjonktivitin koronavirüsün erken belirtilerinden biri olabileceği vurgulandı.  Bulguların virüsün kadının göz sıvısında kendini kopyalamayı sürdürdüğü anlamına geldiğini belirten araştımacılar tıpkı SARStaki gibi göz mukusunun hatta gözyaşlarından da yeni koronavirüsün bulaşabileceğini işaret etti.