Devletin Sivilliğini Savunma Ulusal Gözlemevi ve Tunus Gazeteciler Sendikası da dahil olmak üzere Tunuslu insan hakları ve medya kuruluşlarından oluşan bir grup Nahda Hareketi’ne yakın Seyfeddin Mahluf liderliğindeki Onur Koalisyonu’nun faaliyetlerinin boykot edilmesi çağrısında bulundu. Boykota gerekçe olarak ‘ifade özgürlüğüne ve farklılaşma hakkına saygı duyan rasyonel ve yapıcı diyaloglardan uzak şekilde koalisyon bloğu tarafından gazetecilere yönelik tahrik ve hakaret’ suçlaması gösterildi. Söz konusu adım, Tunus’un merkezindeki Sidi Bu Zeyd kentindeki İlk Derece Mahkemesi’nin Ceza Dairesi’nin bir sübyan mektebinin sahibinin insan ticareti yapmakla suçlandığı bir davada beraat kararı vermesi sonrasında geldi. Mahluf, onlarca çocuğun insanlık dışı koşullarda toplandığı mekteple ilgili bir araştırma raporu hazırlayan gazeteci Hamza el-Balumi’nin ‘Kur’an-ı Kerim eğitimine karşı savaş’ başlattığı inancıyla karara övgüde bulundu. Tunus Devletin Sivilliğini Savunma Ulusal Gözlemevi Başkanı Munir eş-Şerefi, Mahluf ve parlamento bloğunun diğer üyeleri tarafından yapılan suçlamaların ‘Balumi’yi tekfir ve tahrik etme kategorisine girdiğini’ belirtti. Solcu lider Şukri Belaid ve Milletvekili Muhammed el-Brahmi’nin 2013’te öldürülmesinin bu tür bir kışkırtma eylemi sonucunda meydana geldiğini belirten Şerefi, Belumi’ye yönelik olası saldırılardan da Mahluf’u sorumlu tuttu. Munir eş-Şerefi, “Mahkeme, okul müdürünü tam olarak temize çıkarmadı. Kendisi, cinsel saldırıya uğrayan çocuklar da dahil olmak üzere birçok ilgili davada halen Tunus yargısı tarafından takip ediliyor” iadesini kullandı. Sübyan mektebi davasına ilişkin gerçekler, okul sahibinin okuldan uzaklaştırılıp yatılı kalan çocuk ve gençlerin tahliye edilmesine, 2019 yılı başlarına kadar uzanıyor. Gazeteciler Sendikası, Onur Koalisyonu faaliyetlerinin boykot edilmesi ve ‘toplumsal barışı tehdit eden şiddete teşvik ve nefret söyleminin yayılmasına katkıda bulunmama’ taahhüdünü uygulama çağrısı yaptılar. Diğer yandan Tunus Parlamentosu, 13 Ekim’de düzenlenecek genel oturumda Onur Koalisyonu’nun ‘Görsel-İşitsel İletişim için Bağımsız Yüksek Otorite’nin (anayasal bir organ) yetkilerini düzenleyen 116 sayılı kararnameyi revize etme’ önerisini değerlendirecek. Kuruluş üyesi Hişam es-Senusi, koalisyonunun girişiminin ‘anayasaya ve ahlaka aykırı’ olduğunu belirterek oturumu önemsiz olarak niteledi. Senusi, Nahda Hareketi, Tunus’un Kalbi Partisi ve Onur Koalisyonu tarafından temsil edilen parlamento çoğunluğunu, Tunus’u tehlikeli labirentlere sürükleyerek yasaları ihlal etmekle suçladı. Yetkili, Onur Koalisyonu bloğunun sunduğu yasa tasarısının partizan kotaların önünü açtığını, demokratik deneyimlerin çoğunda yürürlükte olan izin sistemini kaldırarak yerine izin sistemi getirdiğini bildirdi. Senusi, Onur Koalisyonu’nun yasa dışı medya kuruluşlarının statüsünün kaldırılması, Bağımsız Yüksek Görsel-İşitsel İletişim Kurumu tarafından verilen lisansların iptal edilmesi, bunların yerine sadece şartlar kitapçığına saygıyı dayatan bir sistem ortaya koyulması çağrısında bulunduğunu söyledi. Öte yandan Tunus’un Kalbi partisinden ayrılan Ulusal Blok (parlamentoda 9 koltuğa sahip) lideri Hatim el-Meliki, aynı bloğun üyesi olan Milletvekili Reda Şerefuddin’i ‘yasa dışı bir toplantı’ sonrasında blok içerisinde ‘darbe planı yapmakla ve bloğun lideri olarak Şerefuddin’i, yardımcısı olarak da İmad Cibril’i seçmekle’ suçladı. Eski Cumhurbaşkanı adayı Nebil el-Karavi’nin seçim kampanyasını yürüten el-Meliki, Şerefuddin’in söz konusu toplantıyı kasten, hukuki bir izin olmaksızın yaptığını ve bu durumun toplantıyı geçersiz kıldığını vurguladı. Hatim el-Meliki ayrıca Şerefuddin’i parlamento bloğundan çıkarmakla tehdit etti.
مشاركة :