Yemen’in Marib kentinde devam eden çatışmalar, ABDnin Yemen Özel Temsilcisi Timothy Lenderkingin gündeminde öncelikli konular arasında yer aldı. Lenderking, Şubat ayı başlarında göreve atanmasından bu yana bölgedeki insani krize ve siyasi gerilime son veren bir siyasi çözüm arayışı çerçevesinde bölgeye üçüncü turunu gerçekleştirdi.  Lenderking, son dört gün içinde gerçekleştirdiği turuna Umman’ı ziyaret ederek başladı. Bu ziyareti sırasında ayrıca bir Husi heyetiyle görüşmesi bekleniyordu. Umman’ı ziyareti sırasında BMnin Yemen Özel Temsilcisi Martin Griffiths de Maskata giderek ona katıldı. İki temsilci Maskat’ın ardından Suudi Arabistanın başkenti Riyadda Yemen Cumhurbaşkanı Abdurabbu Mansur Hadi, Yemen Başbakanı Muin Abdulmelik ve son olarak Yemen Dışişleri Bakanı Ahmed bin Mübarek ile bir araya geldi. ABD Dışişleri Bakanlığı Yakın Doğu Ofisi tarafından Twitter üzerinden yapılan açıklamada, insani krizin ve Marib’de devam eden çatışmanın ABD Temsilcisi Lenderking ile Yemen Dışişleri Bakanı Ahmed bin Mübarek tarafından ele alınan konularda öncelikler listesinde yer aldığı bildirildi. Görüşmede, çatışmanın durdurulması, insani yardım ve uluslararası yardım kuruluşlarının yardımlarını ulaştırmaları için çalışmalarına izin verilmesi ihtiyacı ve Yemendeki çatışmanın sona ermesi konuları masaya yatırıldı. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Jalina Porter, Lenderking’in ziyaretine ilişkin yaptığı açıklamada, ABD Özel Temsilcisi Tim Lenderkingin geçtiğimiz hafta göreve gelmesinden bu yana bölgeye üçüncü ziyaretinde ilk durak olarak Maskata (Ummanın başkenti) gittiğini doğruladı. Lenderking’in Umman’da hükümet yetkilileriyle görüştüğünü belirten Porter, Husilerle görüşüp görüşmediği hakkında bilgi vermediğini ifade etti. Porter, geçtiğimiz hafta düzenlenen basın toplantısında, ABD’li diplomat Lenderkingin Körfez bölgesine yaptığı ziyaretin Birleşmiş Milletler Özel Temsilcisi Martin Griffiths ile koordineli olarak gerçekleştiğini belirterek şu ifadeleri kullandı: "Bu, Yemende barışı ve kalıcı ateşkesi sağlama, kapsamlı bir barış anlaşmasına varma ve ülkedeki ciddi insani kriz çabalarını ele alma yönündeki uluslararası çabalarımız çerçevesinde devam eden ortak bir görüşme olacak." ABD Dışişleri Bakanlığı, Lenderkingin Husiler ile görüşüp görüşmediğine dair açıklamada bulunmazken, Lenderking ikinci ziyaretinden döndüğünde yaptığı açıklamada Husilerle görüştüğünü ve diyalog için hazır olduklarında bölgeye döneceğini bildirmişti. Lenderking’in bu nedenle onlarla görüşmek için üçüncü ziyaretinde ilk olarak Ummanı ziyaret ettiği düşünülüyor. Meşru hükümet ile Husi grubu arasında sürekli çatışmalara tanıklık eden Marib kentinin stratejik önemi, bölgede petrol sahalarının bulunması ve Yemen için önemi açısından her iki tarafın kenti kontrol altına almak istemesinden kaynaklanıyor. Fransız haber ajansının (AFP) geçen haftaki haberine göre, ülkenin kuzeyindeki stratejik Marib kenti çevresinde yaşanan şiddetli çatışmalar yeni bir engel oluşturarak yardımların bölgeye ulaştırılmasını zorlaştırdı. Bu nedenle bu konu  ABD ve BM özel temsilcilerinin Yemen kriziyle ilgili yaptığı diyaloglar ve tartışmalarında ilk sırada yer aldı. AFP’nin Batılı bir diplomatik kaynaktan aktardığı habere göre kaynak, Lenderking tarafından açıklanan girişimin (ateşkes) Marib şehri dışındaki şiddetli savaş sona erene kadar askıya pratikte alındığını ve Husilerin petrol zengini kenti ele geçirmek için ellerinden gelen her şeyi yaptıklarını belirtti. Ayrıca, Husilerin verdikleri ağır kayıplara rağmen bunun hala hükümetin elinde olan kuzeydeki son kale için ödenmeye değer bir bedel olduğunu düşündüklerini ifade etti. Birleşmiş Milletlerin çabaları ile ilgili bir kaynak, Husilerin ne kadar ileri gidebileceklerini bilmek istedikleri için savaşın müzakerelerin başlamasını engellediğini belirtti. Ayrıca hedeflerinin ateşkesten önce Sana Havalimanı’nın açılması, Hudeyde Limanı (ana yardım koridoru) üzerindeki kısıtlamaların hafifletilmesi ve ardından barış görüşmelerinin hızlı bir şekilde yeniden başlaması olduğunu kaydetti. Fransa, Almanya, İtalya ve Birleşik Krallık hükümetleri, ABD ile birlikte 10 Martta ortak bir açıklama yaparak, Husilerin Marib şehrine yönelik sürekli saldırılarını ve büyük tırmanışını ve Husilerin Suudi Arabistana karşı başlattığı saldırıları kınadıklarını ifade ettiler. Aynı zamanda Maribe yönelik şiddetli saldırıların insani krizi de şiddetlendirdiğini vurguladılar. 5 Batılı ülkenin hükümetleri, BM Özel Temsilcisi Grifftihs’in desteği ve Suudi Arabistan, Umman ve uluslararası toplumun desteğiyle Yemendeki çatışmayı sona erdirmek için ‘en iyi umut’ olan diplomatik çabalara olan bağlılıklarını teyit ettiler. Açıklamada ayrıca, Husi grubunu bu barış fırsatını değerlendirmeye ve devam eden tırmanışı sona erdirmeye çağırdılar.