Taliban Kurban Bayramı tatili sırasında savaşçılarının ‘savunma modunda’ olduğunu duyururken Afganistan Devlet Başkanı Eşref Gani ise bu isyancı hareketi terörist gruplarla bağları olduğu yönünde şiddetle eleştirdi. Tolo News web sitesinin haberine göre dün Kabil’deki Özel Harekat Komutanlığı Merkezi’ni ziyaret eden Başkan Gani, Talibanın El Kaide ve Pakistanlı gruplar Leşker-i Tayyibe ve Ceyş-i Muhammed ile ‘derin bağları’ olduğunu vurguladı. Taliban’ın Afganistanı ‘isyancılar için bir sığınak’ haline getirmek istediğini söyleyen Gani, hükümetinin buna izin vermeyeceğinin altını çizdi. Özel Harekat’ın Kurban Bayramı’nı tebrik eden Gani, gerekli görevleri yerine getirmeleri için bu güçlere gereken her türlü desteği sağlayacağına, başta vatanları yolunda ölenlerin aileleri olmak üzere güvenlik güçleri aile üyelerinin de destekleneceğine söz verdi. Aynı zamanda, “Amacımız Afganistanı, özgürlükleri, eşitliği ve son 20 yıldaki kazanımları korumak. Ancak düşmanın niyeti karanlık. Düşmana hayallerini mezara götüreceklerini gösterin” vurgusunda bulundu. Diğer yandan AFP’nin haberine göre dün Kurban Bayramı tatilinde meşru müdafaa konumunda bulunup savaşmayacağını doğrulayan Taliban, resmi ateşkes ilan etmedi. AFPye konuşan bir Taliban sözcüsü, “Bayram süresince savunma konumunda olduğumuzu teyit edebilirim” açıklamalarında bulundu. İsyancılar daha önceki bayramlarda ateşkes ilan ederek Afganlara nefes almaları ve ailelerini nispeten bir güvenlik içinde ziyaret etmeleri için alan sağlamıştı. Ancak ateşkes duyurularını pozisyonlarını güçlendirip savaşçı tedarik etmek için kullandığı, böylece ateşkes sona erdiği an güvenlik güçlerine saldırmalarına imkan sağladığı için eleştirilere maruz kalmıştı.   Afganistan genelinde geniş çaplı askeri operasyonlar yürüten Taliban birçok toprağı ve sınır geçişini ele geçirmiş, şehirleri kuşatmış durumda iken yabancı güçlerin geri çekilmesi ise tamamlanmak üzere. İki taraf arasındaki müzakerelerde çok az ilerleme kaydediliyor. Devlet Başkanı Eşref Gani, Salı günü yaptığı konuşmada, Taliban savaşçılarının barış getirme niyetinde olmadıklarını kanıtladıklarını belirtmişti. Gani’nin açıklamasından dakikalar önce üst düzey yetkililerin bayram namazı kıldığı sırada başkent Kabildeki cumhurbaşkanlığı sarayı yakınlarına 3 roket mermisi isabet etmişti. Saldırıyı DEAŞ üstlenmişti. İdeolojik farklılıklara rağmen, daha küçük boyuttaki DEAŞ, özellikle de sivil hükümet çalışanlarını hedef alan saldırılarda Talibanın vekili olmakla suçlanıyor. Bu hafta Afganistandaki yaklaşık 15 diplomatik misyon, Taliban’ın çatışmayı sona erdirme yönünde bir anlaşmaya varma niyeti açıklamalarıyla çelişen saldırılarına ‘acilen son verilmesi’ çağrısında bulundu. Söz konusu çağrı, geçtiğimiz hafta sonu iki taraf arasında Dohada somut bir ilerleme kaydedilememesi ardından geldi. Taliban lideri Hibetullah Ahundzade, hafta sonu yaptığı açıklamada, son iki ayda kaydettikleri ilerlemeye ve askeri zaferlere rağmen, Afganistan’daki çatışmaya karşı siyasi çözümü güçlü bir şekilde desteklediğini bildirmişti. Dün 30 sivil toplum kuruluşu, Taliban’ın geniş çaplı saldırıları dolayısıyla ülkedeki çatışmaların yoğunlaşması nedeniyle Avrupa Birliği’nden (AB) Afgan göçmenlerin sınır dışı edilmesinin ‘derhal’ askıya alınmasını istedi. Aralarında Fransız Terre dAsilein de bulunduğu Avrupa merkezli sivil toplum kuruluşları, yaptıkları ortak açıklamada, Afganistandaki güvenlik durumunun insanların hayatlarını tehlikeye atmadan ülkelerine dönmelerine izin vermediğini ifade etti. 11 Temmuzda Afganistan, ülkedeki çatışmaların yoğunlaşması nedeniyle Avrupa ülkelerine önümüzdeki üç ay boyunca Afgan göçmenleri sınır dışı etmeyi durdurmaları çağrısında bulunmuştu. Finlandiya ve İsveç gibi bazı Avrupa ülkelerinin Afgan hükümetinin bu çağrısına yanıt verdiğini belirten kuruluşlar, diğer ülkelerin ise sınır dışı etmeye devam ettiğini belirtti. Afgan göçmenlerin akıbetiyle ilgili ciddi endişelerini dile getiren örgütler, Avrupa ülkelerini sığınma başvurularının reddedilmesine ilişkin tüm durumları gözden geçirmeye çağırdı. AB İstatistik Ofisi (Eurostat) verilerine göre 2020’de Avrupa Birliği ülkelerinde sığınma talebinden bulunan 416 bin 600 mültecinin yüzde 10,6sı (en az 44 bin) Afganlardan oluşuyor. Suriyeliler ise yüzde 15,2 oranındaki yüzdelikle bu yönde üst sırada bulunuyor.