İsrail denetimi dün (Salı) Suriye’deki noktaları bombalama operasyonundaki bir İsrail uçağına, İran yapımı bir füze fırlatıldığı haberinin yayınlanmasına izin verdi. İsrailli bir general, söz konusu füzenin, Suriye rejimi ordusunun elindeki füze cephaneliğindekilerden daha gelişmiş göründüğünü ancak hedefini vurmadığını söyledi. Füzenin denizdeki bir noktadan fırlatıldığı ve İsrail güçlerinin füzenin fırlatıldığı noktayı imha ederek cevap verdiği belirtildi. İsrail ordusunun daha sonra yaptığı bir açıklamada, söz konusu füzenin İran kuvvetleri tarafından fırlatılmadığını açıklanırken kim tarafından fırlatıldığına yönelik bilgi verilmedi. İsrailli yetkililer, İran’ın tekrarlayan bir şekilde İsrail operasyonlarına maruz kalan noktalar için hava savunma sistemlerinin geliştirilmesi ve karadan havaya füzeler fırlatılması için sıkı bir şekilde çalıştığına yönelik açıklamalar yaptı. Haaretz ve Yedioth Ahronoth gazetelerinin aktardığına göre, İsrailli yetkililer İran’ın İsrail saldırılarını engellemek ve İsrail Hava Kuvvetleri’na ait uçaklarını düşürmek için Suriye, Lübnan, Irak ve diğer bölgelerde karadan havaya füze fırlatılan füzelere yönelik cephanelik oluşturmaya çalıştığını söyledi. Yetkiler ayrıca, Suriye hava savunma sistemlerinin sahip olduğu imkanları, İran hava savunma sistemleri sayesinde geliştirdiğini bununla birlikte Suriye rejimi hava savunma kuvvetlerinin bu destek sayesinde, İsrail uçaklarına yanıt olarak füze fırlatma süresini kısaltabildiğini ve Suriye’deki hedeflere fırlatılan mühimmatları imha etme yeteneklerini geliştirdiğini bildirdiler. İsrail güvenlik teşkilatının, bu savunma sistemlerinin Lübnan’daki Hizbullah koluna veya Yemen’deki Husilere ya da İran’ın bölgede yönettiği diğer silahlı milislere ulaşmasından endişelendiklerini dile getiren yetkililer, İsrail güvenlik servislerinin gözlemlerine göre, Lübnandaki Hizbullah ve Gazze’deki Hamas da dahil olmak üzere İsrail’in hedef altığı noktalara yaptığı atışları engellemek için İran tarafından gönderilen insansız hava araçları kullanımının artış olduğunu açıkladılar. Haaretz gazetesinde yayınlanan bir haberde, İsrail Hava Kuvvetleri’nin İran insansız hava araçlarıyla ilgili depoları veya siteleri keşfetmeye ve saldırmaya odaklandığı vurgulandı. Son zamanlarda güvenlik servisleri tarafından İsrail siyasi liderliğe sunulan istihbarat bilgilerine istinaden gelen bu değerlendirmelere göre, İsrail ordusu hedef aldığı noktalara yönelik fırlattığı füzeleri engellemeye çalışan güçlere, lazer ışınlarıyla çalışan hava savunma sistemlerinin kullanımının başlatılmasını hızlandırmaya çalışıyor. Bu amaçla, İsrail hükümeti geçtiğimiz günlerde güvenlik servislerine özellikle İran ile nükleer anlaşmanın canlandırılmasına yönelik müzakerelerin başarısız olması durumunda, İran nükleer tesislerine yönelik saldırılarını genişletmeye hazırlanmaları için talimat vererek, buna yönelik bir bütçe ayırdı. İsrail resmi televizyon kanalı Kan 11’ın pazartesi günü yayınladığı başka bir habere göre, İsrail ordusu, İran’a olası bir saldırıya yönelik hazırlıkları kapsamında ilk kez 2016 yılında eğitim programını değiştirmişti. Kan 11’in aktardığına göre İsrail Hava Kuvvetleri’nden bazı kaynaklar, İran’ın nükleer tesislerine yönelik saldırı planının, Tahran’ın bu konudaki tavrı ve nükleer anlaşmayı canlandırmaya yönelik uluslararası güçlerle devam eden müzakerelerin kesintiye uğraması sebebiyle, Hava Kuvvetleri’nin öncelikler listesinin başında yer aldığını belirtti. İsrail Hava Kuvvetleri Komutanı General Amikam Norkin pazartesi günü “Mavi Bayrak” tatbikatını başlatmadan önce yaptığı açıklamada “İsrail Devleti’ne Gazze, Lübnan, Suriye ve İran’dan gelen ve giderek artan tehditler sebebiyle karmaşık bir çevrede yaşıyoruz. Bu şartlar altında, tüm cephelerde açık ve gizli şekilde askeri faaliyetlerin devam ederken aynı zamanda uluslararası bir tatbikatın gerçekleştirilmesi son derece büyük bir stratejik öneme sahip, ayrıca hava kuvvetleri, kara kuvvetleri ve İsrail Devleti üzerinde de büyük etkisi bulunuyor” ifadelerini kullandı. Kan 11’in haberinde, İsrail ordusunun Suriye’deki saldırıların yanı sıra yukarıda belirtilen füze olayı gibi durumlarla mücadele etmek için, İran’a yönelik olası bir saldırıya hazırlandığı, bu hazırlıkların özel kuvvetlerin silahlandırılması, imkanların sürekli olarak artırılması, gelişmiş istihbarat imkanlarının kullanılmasını, İsrail hükümeti ve güvenlik güçlerindeki üst düzey yetkililer tarafından sunulan önceki planlara göre operasyonel imkanları geliştirmeyi içerdiği belirtildi.
مشاركة :