ABDnin Tel Aviv Büyükelçisi Thomas Nidesin İsrail vatandaşlarını ABDye giriş için vize almaktan muaf tutma programında büyük bir ilerleme kaydedildiğini açıklamasına rağmen bir güvenlik kaynağı, Rusyadan göç eden İsrail vatandaşları ile ilgili yeni bir engelin ortaya çıktığını ve Washingtondaki istihbarat birimlerinin bu kişilerin arasına Rusların sızmasına karşı önlem aldıklarını açıkladı. Kaynaklar, geçen yıl İsrailin, Ukrayna savaşının yansımalarından kaçınmak için Rusyadan göçen büyük grupları ülkeye aldığını ve genellikle Yahudi göçmenlere veya Yahudilerle akrabalık ve soy bağı olanlara yaptığı gibi, onlara sorgusuz sualsiz İsrail vatandaşlığı verdiğini aktardı. Söz konusu kişilerin çoğunun İsraile yerleşmediği, bunun yerine İsrail vatandaşlığını kullanarak Batı ülkelerine gittiği ortaya çıktı. ABD istihbaratı, Rus istihbaratının Moskova adına casusluk yapmak üzere ABDye ve diğer Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü (NATO) ülkelerine sızmak amacıyla bu kişilerin arasına çok sayıda casus yerleştirmiş olmasından endişe ediyor. Bu nedenle ABD makamları, İsrail makamlarından bu göçmenler hakkında ayrıntılı veriler vermesini ve ABD’nin adli sicil kayıtları üzerindeki izleme mekanizmalarının sıkılaştırılmasını talep ediyor. İsrail, dünyada ABDye giriş vizesinden muaf olan 40 ülkeden biri olmak istiyor. Ancak ABD makamları, İsrail’in bu listeye girmesini engelleyen katı koşullar öne sürüyor. ABDye girme talebinde bulunan her İsraillinin güvenlik ve suç dosyalarına erişebilecek şekilde güvenlik bilgisayar programlarının ABD gözetimi altına alınması, İsrailin Filistin kökenli ABD’lilerin İsraile serbestçe ve vizesiz girmelerinin önüne koyduğu engellerin mütekabiliyet esası uyarınca kaldırılması ve ABD’nin İsrail vatandaşları hakkındaki güvenlik sırlarına erişmesine izin veren İsrail yasalarının çıkarılması bu koşullardan bazıları. Bunun da ötesinde, İsrailin sağlanmadan herhangi bir muafiyet talebinin incelenmeyeceği bir koşul daha var: Vize başvurusu reddedilen İsraillilerin oranının yüzde 3ün altına düşmesi. Şu ana kadar reddedilen İsraillilerin oranı yüzde 3,5i geçti. Büyükelçi Nidese göre önümüzdeki haftalar, İsraillilere vize muafiyeti verilmesi ve Washington’ın İsrail’in vize muafiyet programına girmesi için öne sürdüğü koşulları Tel Aviv’in ne derece karşılayabildiğine ilişkin nihai kararın verilmesi için bir hareketliliğe tanık olacak. Nides konuya dair şu açıklamada bulundu: “İsrail ile ilgili başka şeyler de var. Bu hallolduğu andan itibaren kanunların düzenlenmesinin hızla tamamlanması gerekiyor. Bu çok önemli. Mütekabiliyet esası çok net olmalı. Filistin kökenli ABD vatandaşı Araplara da ABDde İsraillilere davranıldığı gibi eşit davranılmasını sağlamalıyız. Özgürce seyahat edebilmeliler. Bu, muafiyet programlarının bir parçası olacak.” Nides, İsrailde aşırı sağcı hükümetin kurulmasının, yerleşim yerlerinin genişletilmesinin ve Filistin topraklarını İsraile ilhak etme planlarının da vize muafiyeti önünde bir engel teşkil ettiğine işaret ettiği açıklamasını şöylşe sürdürdü: “İsrailde ilhakı ilerletme taahhüdünü içeren koalisyon anlaşmaları kötü bir şey. Netanyahu, ABD yönetimiyle ortak değerler temelinde çalışacağına dair bana söz verdi. Netanyahu iki devletli çözüm vizyonunu korumaya çalışan ABD tutumunu anlıyor. Yerleşim yeri sayısını artırmanın buna yardımcı olmadığının farkında. Yerleşimci merkezlere yasal meşruiyet verilmesine ve yerleşim yerlerinin genişletilmesine karşı olduğumuzu net bir şekilde gösterdik. Bunun iki devletli çözüme katkısı olmaz. Buna karşı çıkacağız. Bu konuda çok net olduk.” ABD medyası 2020de, İsrail vatandaşı olan ve casus olduğundan şüphelenilen Rus vatandaşları ile ilgili ABD güvenlik kurumları içindeki tartışmaları yayınlamıştı. Bu haberler, eski ABD Başkanı Donald Trumpın seçim kampanyasının Rusyanın 2016 ABD başkanlık seçimlerine müdahale girişimleriyle olası bağına yönelik bir Federal Soruşturma Bürosu (FBI) soruşturması kapsamında ortaya çıkmıştı. FBI’nın bir kaynağının “İsrailliler casus, hepsi idam edilmeli” dediği aktarılmıştı. ABD Adalet Bakanlığı tarafından gizliliği kaldırılan bir belgede, 26 Kasım 2016da Illinoisde bir gezinti sırasında ‘gizli bir kaynak’ olarak ifade edilen bir şahıs ile Trumpın eski kampanya danışmanı George Papadopoulos arasındaki konuşmaların kaydı yer alıyordu. 2017de FBI ajanlarına yalan beyanda bulunma suçunu kabul eden Papadopoulos, İsrail ve İsrail Büyükelçiliği’nde çalışan kadın bir Mossad ajanı ile bağlantısı nedeniyle soruşturma geçirmişti. Papadopoulos söz konusu kayıtta kadının bir Rus Yahudisi olduğunu söylüyordu. Kaynak, buna karşılık “Rus Yahudileri, onlar sahte Yahudiler. Aynı şey İsrailliler için de geçerli, hepsi casus. Hepsi idam edilmeli” demişti.
مشاركة :