Suriye Dışişleri Bakanı Faysal el-Mikdad, Tunuslu mevkidaşı Nebil Ammar’ın daveti üzerine, iki ülke arasındaki ikili ilişkilerin yeniden tesis edildiğini duyurmak için plannalan Tunus ziyaretine bugün başlıyor. Çarşamba kadar sürmesi planlanan ziyarette başta terör dosyası ve terör örgütleri saflarına katılan binlerce Tunuslu gencin Suriye sahasına kabul edilmesi olmak üzere birçok çetrefilli ve uzun süredir bekleyen dosya gündeme gelecek. Söz konusu ziyarete ilişkin Tunus medyasında birbirinden farklı yorumlar yer aldı. Bunlar arasında, ziyaretin ‘Suriye’nin Arap Birliği’ne dönüş arayışı da dahil olmak üzere, Arap bölgesinin bildiği bölgesel jeopolitik dengelerin bir değişimi’ olduğu iddiası da vardı. Tunus Cumhurbaşkanlığı 11 Mart’ta, Suriye ile diplomatik ilişkilerin geri dönüşüne öncelik olarak göstererek Cumhurbaşkanı Kays Said, “Tunus’un Şam’da büyükelçisi olmamasının hiçbir gerekçesi yok” ifadelerini aktarmıştı. Said söz konusu açıklamasının devamında şunları söylemişti: “Suriye’nin parçalanmasını kabul etmiyoruz. 20’inci yüzyılın başında ülkeyi bir grup devlete bölmeye çalıştılar. O dönemde her ülke için Sykes-Picot Anlaşması ile taslak anayasalar hazırlandı.” Tunus Dışişleri Bakanlığı pazar günü, söz konusu ziyarete ilişkin şu açıklamada bulundu: “Ziyaret, iki kardeş ülke arasında uzun süredir var olan kardeşlik bağlarını yüceltmek, Tunus Cumhuriyeti’nin Suriye Arap Cumhuriyeti’ne büyükelçi atanması, Suriye makamlarının iki kardeş halkın iyiliği ve menfaati için Tunus’taki Suriye büyükelçiliğini yeniden açması ve bir büyükelçi atanması kararının ardından ikili ilişkileri normal seyrine döndürme kararı çerçevesinde geliyor.” Suriye ve Tunus, Tunus’un aralarındaki 11 yıllık ilişkilerini kesmesinin ardından, geçen çarşamba günü büyükelçiliklerini yeniden açmak üzere anlaştılar. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre Mikdad’ın ziyaretinin bu anlaşmayı teyit etmesi ve sahada uygulaması bekleniyor. Tunus’un 2012’deki Cumhurbaşkanı Munsif Marzuki’nin kararıyla Suriye ile diplomatik ilişkilerini kesmesi geniş çaplı siyasi tartışmalara yol açmıştı. Parlamento blokları, Halk Hareketi ve Halk Akım partisi gibi Tunuslu milliyetçi oluşumlar geçtiğimiz yıllarda Kays Said’in cumhurbaşkanlığına gelmesinden önce iki taraf arasındaki diplomatik ilişkileri yeniden tesis etmek için baskı yaptı. 2017’de Suriye ile ilişkilerin yeniden kurulması çağrısında bulunan bir meclis yasa tasarısını kabul etti. Ancak meclis üyelerinin çoğunluğunun onayını alamadı. Tunus Dışişleri Bakanlığı, 2015 yılında El-Beci Kaid es-Sibsi’nin cumhurbaşkanlığını üstlenmesinin ardından Şam’a bir başkonsolos atamaya ve ilişileri bu diplomatik temsil seviyesinde tutmaya karar verdi. Daha sonra, 2017 yılında çeşitli amaçlarla sınırlı bir diplomatik misyon kuruldu. Bu amaçlar arasında Suriye’de savaşan üç binden fazla Tunuslunun izinin sürülmesine yardım etmek ve Tunuslu gençleri savaşa sürükleyen ağları ortaya çıkarmak da yer alıyordu. Başta Nahda Hareketi olmak üzere siyasi partiler ve siyaal İslamı temsil eden diğer partiler, ‘bu ziyaretin birçok dosyayı çözeceğini ve Tunuslu gençlerin Suriye de dahil olmak üzere yurt dışındaki gerilim noktalarına çekilmesi hakkında bilgi elde edeceğini’ umut ediyor. Ayrıca ‘Suriye rejimi ile diplomatik ilişkilerin geri dönüşünün, ülkede halen yoğun siyasi tartışmalara konu olan bu dosyanın arşivlerini açacağını’ düşünüyor.
مشاركة :