Iraklı siyasi güçler, Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani’nin bakanları değerlendirmek için belirlediği altı aylık sürenin sona ermesinin ardından hükümetindeki ilk kabine değişikliğini gerçekleştirme konusundaki kararlılığı karşısında kimsenin istemeyeceği bir duruma düştüler. Başbakan Sudani, kısa bir süre önce bir televizyon kanalında yaptığı açıklamada, bakanların kabinesine katılırken altı ay sonra performans değerlendirmesine tabi tutulacaklarını ve Devletin Yönetimi İttifakı’ndaki ortakları zor durumda bırakabilecek şekilde görevlerini yerine getiremeyeceklerinin anlaşılması halinde görevden alınabileceklerini bildiklerini söyledi. Devletin Yönetimi İttifakı’nın taraflarından biri ve 329 sandalyeli Irak Meclisi’nde 280 sandalye ile ezici bir çoğunlukla hükümetin kurulmasının arkasında olan Şii Koordinasyon Çerçevesi güçleri, 22 bakanlıktan oluşan kabineden 12 bakanlığı alırken Sünni güçler altı bakanlık, Kürt güçler ise dört bakanlık elde ettiler. Kota sistemine göre azınlıklara ise bir bakanlık bırakıldı. Şarku’L Avsat’ın edindiği bilgilere gre yaklaşık 40 milletvekili ise bağımsız olarak meclis çatısı altında yer alıyor. Devletin Yönetimi İttifakı, Şiilerin, Sünnilerin ve Kürtlerin bulunduğu karmaşık bir koalisyon gibi görünürken böyle bir tablo her başbakan için iki ucu keskin bir kılıç konumunda. Bunun yanı sıra böyle bir koalisyonun, başbakandan ya da hükümetin herhangi bir üyesinden güven oyunu geri çekebilecek çoğunluğa da sahip olduğuna dikkat çekiliyor. Diğer yandan Devletin Yönetimi İttifakı kendi içinde bir temsil ve terkip kriziyle karşı karşıya. Bu da herhangi bir başbakanın hareket etmek için yeterli alana sahip olmasını ve önceki hükümetlerde başbakanların omuzlarına yüklenen yükümlülüklerden muaf olmasını sağlıyor. Bu bağlamda Başbakan Sudani, artık gerekli değişikliği yapma iradesine sahip. Bu iradeye bakanların eski siyasi konumlarına göre değil, performanslarına göre görevden alınması ve yerlerine yenilerinin atanması da dahil. Sudani, mevcut durumu değiştirmek için durmaksızın sahada, Iraklılar açısından meyvelerini vermeye başlayan ve Sudani’nin sokaktaki itibarını büyük ölçüde artıran adımlar atıyor. Bu da ona muhalif olan siyasi partilerin, onu destekleyen halk kitleleriyle karşı karşıya gelmesine neden oluyor. Meclisteki en büyük blok olan Şii Koordinasyon Çerçevesi güçleri, inatçı rakibi Mukteda es-Sadrın siyaset sahnesinden çekildiği bir ortamda Sudani hükümetini kurdu. Bu yüzden Başbakan Sudani’nin çeşitli partilerden olan bakanları değiştirme niyeti de dahil olmak üzere attığı adımlara engel olmak istemiyor ve başarılı gördüğü kabinenin başarısının devam etmesi için birkaç bakanı feda etmekten çekinmiyor. Kürtler ve Sünniler, Şii ortaklarıyla, haklarını garanti altına alan bir anlaşma imzaladıklarından Başbakan Sudani’yi güçlü bir şekilde destekliyorlar. Yine de kapalı kapılar ardında yaşananlara göre Şii Koordinasyon Çerçevesinden bazı güçler, özellikle yerel seçimler yaklaşırken Başbakan Sudaninin başarısının kendilerine pahalıya patlamasından çekiniyorlar. Şii Koordinasyon Çerçevesi’nin güçlerinin önde gelenlerinden Hikmet Hareketi lideri Ammar el-Hekim, mezhepçilik, bölünme ve radikalizmin yeniden ortaya çıkmasının sonuçlarına karşı uyardı. Fetih Koalisyonu lideri Hadi el-Amiri ve Irak Ulusal Güvenlik Danışmanı Kasım el-Araci’nin katılımıyla cumartesi günü kılınan bayram namazının imamlığını yapan Hekim, bu yıl Ramazan Ayı’nın ülkede büyük bir güvenlik, siyasi istikrar, uyum ve toplumsal dayanışma içinde geçtiğini vurguladı. Hekim, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu konunun, genel memnuniyet, geleceğe dair iyimserlik, umudun sürmesi ve olumlu bir atmosferin oluşması açısından Irak halkına doğrudan yansıdığı görülmüştür. Büyüyen ve ihtiyaç duyulan bu siyasi ve sosyal atmosferi korumak için çabaların iki katına çıkarılmasını ve yakın iş birliği yapılmasını gerektiriyor.” Bu genel iyimserliğin ‘boşluktan değil, Irak halkının son yirmi yılda çeşitli alanlarda elde ettiği atılımların ve zaferlerin sonucu’ olmasını sağlamak gerektiğini belirten Hekim, ‘Irakın elde edilen kazanımlara bağlı kalma, bunları kalıcı, istikrarlı ve büyüyen kazanımlar olacak şekilde olgunlaştırma ve güçlendirme, güvenlik, siyasi ve sosyal istikrarı sağlama, ekonomi ve hizmet alanlarındaki zorluklarla mücadele etme ve yarım kalmış projeleri yeniden hayata geçirme gibi temel sorunlarla ve fırsatlarla karşı karşıya olduğuna’ işaret etti. Hekim, soylu ve fedakar aşiretlerin aklını çelmek ve istikrarsızlaştırmak için Irak’ın çeşitli kesimlerini hedef alan geçmiş zihniyete sahip tarafların gündemlerinin halen devam ettiği konusunda uyardı. Hiç kimsenin Irakı mezhepçilik, bölünme, radikalizm günlerine geri döndürmesine izin verilmemesi gerektiğini vurgulayan Hekim, “Ortaya çıkan bu gündemlere karşı sağlam bir duruş sergileyeceğiz” dedi.
مشاركة :