İngiltere Başbakanı Theresa May, Avrupa Birliği (AB) tarafından onaylanan anlaşma için ne zaman destek bulmaya çalışsa yeni bir engelle karşı karşıya kalıyor. ABD Başkanı Donald Trump ve May’e yakın bir isim olan ancak kişisel nedenlerle hükümetten istifa eden eski İngiltere Savunma Bakanı Michael Fallon’un açıklamaları da May’in karşısına çıkarılan engellerin arasında yerini aldı. Fallon dün yaptığı açıklamada, “AB’den ayrılmayı ertelemek İngiltere’nin yararına olabilir. Bu şekilde müzakerecilere daha iyi bir anlaşmaya ulaşma fırsatı verilebilir” dedi. BBC radyosuna verdiği mülakatta Fallon, “Bu iyi bir anlaşma değil. Daha iyi bir anlaşmaya ihtiyacımız var. İyi bir anlaşmaya varmak için mümkünse müzakerecileri iki ya da üç ay daha Brüksel’e göndermeli hatta ayrılma tarihini iki ya da üç ay ertelemeliyiz. Zira hala bunun uzun vadede ülkemizin çıkarına olacağına inanıyorum” dedi. Bu açıklamaya Pazartesi günü Trump’ın yaptığı uyarılar da eklenebilir. Trump açıklamasında; Londra ve Brüksel arasında imzalanan ayrılık anlaşmasının Washington ve Londra arasındaki ticari ilişkilere zarar verebileceği uyarısında bulunmuştu. Beyaz Saray’da düzenlediği basın toplantısında konuşan Trump gazetecilere, ”AB için çok iyi bir anlaşma gibi görünüyor. Ama bu anlaşmanın, İngiltere’nin kendi başına ticaret yapmasına izin verip vermeyeceğini ciddi bir şekilde takip etmeliyiz. Anlaşmayı incelediğimizde bizlere sanki İngiltere’nin bizimle ticaret yapmasını engelleyecekmiş gibi görünüyor. Ki bu hiç de iyi değil” dedi. Fransız haber ajansının haberine göre Trump, ”Bunu hiçbir şekilde istemeyeceklerini düşünüyorum çünkü bu Brexit anlaşması için büyük ve olumsuz bir noktadır” değerlendirmesinde bulundu. Trump’ın bu açıklamalarına İngiltere’den anında karşılık geldi. Hükümet sözcüsü, Londra’nın AB oluşumu dışında ticari anlaşmalar imzalama hakkını saklı tuttuğunu vurguladı. Hükümet sözcüsü, ”İngiltere’ye aralarında ABD’nin de bulunduğu tüm dünya ülkeleri ile ticari anlaşmalar imzalamasına olanak verecek bağımsız bir ticari politikamız olacaktır. ABD ile iddialı bir anlaşma imzalamak için gerekli zemin hazırdır” dedi. Trump’ın açıklamalarının ardından sterlin hem dolar hem de avro karşısında değerinin yaklaşık yarısı kadar geriledi. Kırk yıldan fazla bir süre devam eden ilişkileri bitirmesi beklenen ayrılık anlaşmasının Pazar günü imzalanması ile İngiltere ve AB, ilişkilerinde tarihi bir dönemeci arkalarında bıraktılar. Zirvenin ardından açıklama yapan May, İngiltere’nin AB’den çıkma anlaşmasının tek mümkün seçenek olduğunu vurguladı. May’in bu açıklamaları Avrupa Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker’in daha önce yapmış olduğu açıklamaları ile de kesişti. Trump’ın açıklamalarından birkaç saat sonra vatandaşlar ile doğrudan iletişim kampanyası kapsamında May, Galler ve Kuzey İrlanda’ya yöneldi. Aralık ayının 11’inde Avam Kamarası’nda yapılacak olan önemli oylamadan önce halkı ve özellikle de şiddetli bir şekilde bölünmüş olan parlamentoyu ikna etmek için Başbakan May’in önünde iki hafta bulunuyor. Çünkü anlaşmayı meclisten geçirmekte başarısız olması onun için utanç verici bir yenilgi sayılabilir. Ama Fallon, Başbakan Theresa May hükümetinin düşürülmesinin durumu düzelteceğini düşünmediğini belirtti. May muhafazakâr bir azınlıktan oluşan bir hükümete başkanlık ediyor. Diğer yandan hem partisinin milletvekillerinin büyük bir çoğunluğu hem de muhalefet partileri bu anlaşmaya kesin bir şekilde karşı çıkıyor. Brexit yanlıları ise anlaşmanın, İngiltere’yi Brüksel karşısında ellerinin bağlı kalmasını sağladığını düşünüyorlar. Diğer yandan AB yanlısı milletvekilleri, anlaşmanın koşullarının AB’de kalmaktan daha kötü olduğunu belirterek ikinci bir referandum düzenlemesi önerisinde bulunuyorlar. Muhalefetteki İşçi Partisi lideri Jeremy Corbyn, ”Bu meclisin önünde anlaşmayı reddetmekten başka seçenek yoktur” diye konuştu. AB’den çıkma anlaşmasının ve AB ile İngiltere arasındaki ilişkilerin geleceği ile ilgili siyasi deklarasyonun yürürlüğe girebilmesi için meclis tarafından onaylanması gerekiyor. İngiltere Başbakanı May, anlaşmanın Avam Kamarası’nda oylanmadan birkaç gün önce Corbyn’e anlaşmayı canlı yayında tartışmak için bir münazara düzenleme çağrısında bulundu. May; tartışmayı yayınlayacak olan kanalların tartışmanın şeklini belirleyeceğini belirtti. Corbyn’in çalışma grubunun bu daveti hemen kabul etmesi, diğer partiler ve İngiltere’nin AB’den çıkmasına karşı olan grupların da bu münazaraya katılma talebinde bulunmalarına neden oldu. The Sun gazetesine konuşan May, ”Canlı yayında beni bu anlaşmanın İngiltere için en iyi anlaşma olduğunu düşünmeye iten nedenleri açıklayacağım. Evet, Jeremy Corbyn ile münazaraya hazırım. Çünkü bir planım var ama onun yok” dedi. Geçen yıl düzenlenen genel seçimler sırasında herhangi bir münazaraya katılmayı reddeden May, ilk defa İşçi Partisi lideri ile canlı yayında düzenleneck bir münazaraya katılacak. İki tarafında münazaranın şekli üzerinde anlaşması halinde münazaranın, Aralık ayının 9’unda yani meclis tarihinin en önemli oturumlarından birini gerçekleştireceği ve meclis üyelerinin May’in anlaşmasını onaylayıp onaylamayacağını gösterecek olan tarihten iki gün önce yapılması bekleniyor. Daha küçük olan iki muhalefet partisi Liberal Demokrat Parti ile İskoç Ulusal Partisi liderleri de bu münazaraya katılma talebinde bulundular. Diğer yandan, Sky News haber kanalında yayınlanan açık mesajnda İskoç Ulusal Partisi Başkan Yardımcısı Keith Brown, ”Başbakan ve muhalefet lideri bu konuda, İngiliz kamuoyunun sadece belirli bir kesimini temsil ediyorlar” dedi. Brown mesajında, örneğin ne May ne de Corbyn İngiltere’nin AB’den ayrılması (Brexit) konusunda ikinci bir referandum düzenlenmesi önerisini desteklemediler ifadesini kullandı.