ABD Başkanı Donald Trump, Yüzyılın Anlaşması ismini verdiği Ortadoğu Barış Planını açıkladı. Ortadoğu Barış Planı ile Ürdün Vadisinden Akdenize kadar Filistin topraklarının büyük bölümleri üzerindeki güvenlik kontrolü hakkının büyük bir kısmı İsraile verilirken, Yahudi yerleşim birimleri meşrulaştırıldı, Kudüs bölünmeden İsrail’in başkenti olarak tanındı ve İsrailin Batı Şeriada inşa ettiği yerleşim birimlerini yıkma talebi tamamen ortadan kalktı. Bununla birlikte Trump, ‘egemenliği sınırlı’ Filistin devletinin kurulması karşılığında Filistin tarafından tavizler talep etti.Manidar zamanlama ABD Başkanı Donald Trump’ın dün Ortadoğu Barış Planını duyurmasının ardından birçok soru işareti de ortaya çıktı. Trump, dün, hakkındaki iki suçlama nedeniyle Kongrede çetin bir mücadeleyle karşı karşıyaydı. Trump, Senato tarafından ‘yetkilerini kötüye kullanmak ve Kongre’nin çalışmalarını aksatmakla’ suçlanmıştı. İsrail Başbakanı Netanyahu’nun hakkında ise rüşvet, yolsuzluk ve sahtecilik gibi üç ayrı dava bulunuyor. Bununla birlikte Netanyahu, Başkan Trump ile bir araya gelmesinden birkaç saat önce İsrail Meclisi Knessete yaptığı dokunulmazlık başvurusunu geri çekti. Planın duyurulmasının zamanlaması, Trumpın belki de istediği gibi sonuçlanmayacak yargılanma sürecine yönelik dikkatleri dağıtma arzusu gibi görünüyordu. Netanyahu ise kendisini hakkındaki yolsuzluk, rüşvet, sahtekarlık ve güven ihlali suçlamalarından kurtarabilecek ve yaklaşan seçimleri kazanmasına yardımcı olabilecek bir karta sahip olurken, ABD desteğinden de yararlanmanın tadını çıkarıyor gibi görünüyor. Bununla birlikte plan Arap ülkelerinin Filistin’in zayıflığı ve ABD ile İsrail arasındaki yakın ilişkiye yönelik farkındalığının yanı sıra ABD ile Arap ülkelerinin İran’ın bölgeyle ilgili hırslarını kuşatma arzusunun olduğu bir dönemde ve Holokost’u anma yıl dönümünde açıklandı.“Bu plan kesinlikle barışa götürmeyecektir” Washington Yakın Doğu Araştırmaları Enstitüsü Direktörü Robert Satloff, konuya ilişkin değerlendirmesinde, “Başkan Trump ve Başbakan Netanyahunun iç siyasette karşı karşıya kaldıkları engeller göz ardı edilemez. Bu plan, her iki tarafa da fayda sağlayacaktır. Fakat kesinlikle barışa götürmeyecektir” yorumunda bulundu.ORTADOĞU BARIŞ PLANINA ULUSLARARASI TEPKİLER 30 yıldır devam eden girişim Öte yandan 30 yıldır ABD’nin başına geçen yönetimler, Filistinliler ve İsrailliler arasında barışın sağlanmasına büyük önem gösterdi. Taraflar arasında bir dizi görüşme yapılmasını sağladılar. Bunlardan en kayda değer olanı, Oslo Anlaşması’yla sonuçlanan gizli Norveç görüşmeleriydi. Dönemin ABD Başkanı Bill Clintonın arabuluculuğunda yine dönemin FKÖ Lideri Yaser Arafat ve İsrail Başbakanı İzak Rabin tarafından imzalanan Oslo Anlaşması, İsraillilerin Filistin Kurtuluş Örgütü’nü (FKÖ) Filistin halkını temsil eden bir oluşum olarak kabul edilmesi karşılığında Filistinlilerin de İsrail Devleti’ni tanımlarını hedefliyordu.TRUMPIN ORTADOĞUDA BARIŞ PLANI
مشاركة :