Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, dün yaptığı açıklamalarda Batı’ya birçok mesaj verdi. Putin, ülkesinin ABD’nin Orta Menzilli Nükleer Kuvvetler Anlaşması’ndan çekilmesine karşılık füze kapasitelerini geliştirmeye hazır olduğunu dile getirdi. Rusya Devlet Başkanı, ABD’nin kararından dolayı silahlanmayı denetleme sisteminin parçalanması halinde bölgesel ve küresel düzlemde güvenliğin büyük zarar göreceğini belirtti. Ancak aynı zamanda müzakerelere de kapı aralayan Putin, Rusya’nın dünyadaki gelişmeleri göz önünde bulunduran yeni bir anlaşma konusunda görüşmelerin yapılmasına itiraz etmediğini söyledi. Putin konuşmasını 2018 yılında meydana gelen olayların ve gelişmelerin yanı sıra Rusya’nın 2019 yılında karşı karşıya kalacağı en önemli zorlukların da ele alındığı Rus askeri komutanlığı toplantısında yaptı. Putin, konuşmasında ABD’nin anlaşmadan -ki Sovyetler Birliği bu anlaşmayı 1987 yılında ABD’yle imzalamıştı- çekilme kararı nedeniyle olası vahim sonuçlara karşı ülkesinin endişesini dile getirdi. Putin konuya dair şunları söyledi: “ABD’nin anlaşmadan çekilmeye yönelik niyetinden ciddi endişeler duyuyoruz. Bu karar, tehlikeli sonuçlar doğuracak olup hem bölgesel (Avrupa) hem de küresel güvenliği büyük ölçüde sarsacak. İlerde silahlanmanın ve kitle imha silahlarının yayılmasının yasaklanmasını denetleyen mekanizmanın zayıflaması ya da parçalanmamsı gündeme gelebilir.” Rusya Devlet Başkanı, AEGIS sistemlerini Romanya’ya yerleştirme ve bu füzeleri Polonya’ya da konuşlandırma planları yapmak suretiyle anlaşmayı ihlal eden tarafın ABD olduğunu vurgulayarak Washington’ın Moskova’nın anlaşmanın maddelerini ihlal ettiği yönündeki suçlamaları reddetti. Putin, Washington’ın anlaşmadan çekilmesi halinde kendisine uygun cevabın verileceğini ve bu durumda Moskova’nın güvenliğini güçlendirecek ek önlemler almak zorunda kalacağını söyledi. Putin, Rusya’nın vereceği muhtemel yanıtlara işaretle anlaşmanın sadece kara bağlantılı füzeleri kısıtlamaya yönelik olduğunu, Moskova’nın deniz ve hava bağlantılı bu tür füzelere sahip olduğunu ve benzer kara füzeleri kolay bir şekilde yeniden üretebileceğini söyledi. Putin, anlaşma imzalandığında farklı teknolojilere sahip ABD’nin aksine başka füzeleri bulunmayan Sovyetler Birliği’nin tek taraflı silahsızlanmayı kabul ettiğini belirtti. Anlaşmayı imzalayan Sovyetler Birliği Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov’u üstü kapalı bir şekilde eleştiren Putin, Sovyet yönetiminin böyle bir kararı neden aldığına anlam veremediğini söyledi. Yaptığı sert uyarılara rağmen sadece Rusya’yı ve ABD’yi kapsamasından dolayı anlaşmada bir dizi boşluk olduğunu kabul eden Putin, söz konusu anlaşmaya başka ülkelerin de katılabileceğine ya da yeni bir anlaşma yapılabileceğine işaret etti. Putin ayrıca “Diğer ülkelerin mevcut anlaşmaya katılmasına ilişkin müzakerelerin ya da yeni bir anlaşma standartlarına dair görüşmelerin başlamasını engelleyen ne?” diye sordu. Ruslar şu an Çin’in nükleer füze gücünü sınırlandırma anlaşmasına taraf olmadığından dolayı ABD’nin anlaşmadan çekileceğini düşünüyor. Ayrıca İran ve Kuzey Kore gibi aralıksız füze denemeleri yapan ülkeler ortaya çıktı. Bu da füze geliştirme programının denetlenmemesi nedeniyle durumu daha da karmaşık bir hale getirdi. Rusya Savunma Bakanlığı son dönemde ABD Savunma Bakanlığı’na gönderdiği notayla bu konuda müzakerelerin başlaması çağrısında bulundu. ABD, Rusya’nın notasının teslim alındığını doğruladı. Devlete bağlı Rus haber ajansı Novosti’ye göre Pentagon’dan bir kaynak, uzmanlar düzeyinde görüşme yapılması konusunda Rusya’dan teklif aldıklarını dile getirdi. Pentagon Sözcüsü Eric Pahon, Novosti haber ajansına “Rusya’ya uygun bir şekilde yanıt vereceğiz” açıklamasında bulundu. Ancak Pahon bu konuyu görüşmek için ABD Savunma Bakanı James Mattis’e Rus mevkidaşı Sergey Şoygu’dan bir davet gelmediğini söyledi. Pahon açıklamasında şunları söyledi: “Buna rağmen Washington, Rusların anlaşma maddelerini ihlalini görüşmek için Rus hükümetinin girişimlerine açıktır. Ancak bu girişimler, Rusya’nın tam ve kesin bir şekilde anlaşmaya yeniden bağlı kalacağını da kapsamalıdır” Pahon’un açıklamalarında Rus tesislerinin ortak denetime açılması talebi de vardı. Rusya ise söz konusu denetimi kabul etmiyor. ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Washington’ın alacağı önlemlere atıfta bulunarak Rusya’nın anlaşmaya yeniden uyması için 60 gününün olduğunu söyledi. ABD, Rusya’yı silah geliştirmeye fon ayırmakla ve anlaşmaya göre yasak olan yeni füzeler geliştirmekle suçluyor. Rusya ise, Washington’ın insansız saldırı uçakları geliştirmesine ve “Tomahawk” tipi kanatlı cruise füzeleri fırlatma kapasitesine sahip MK-41 fırlatma sistemlerini Romanya’ya ve Polonya’ya yerleştirmesine itiraz etti. Bunun da anlaşmaya göre yasak olduğunu dile getirdi. Rus askeri teknolojisinden ve farklı silahlı birimlerden memnuniyet duyduğunu ifade eden Rusya Devlet Başkanı, belirlenen plana göre 2018 yılında dengeli bir şekilde tüm Rus silahlı kuvvetlerinin geliştirildiğini ve en modern silah ve araç-gereçlerle donatıldığını söyledi. Putin, 2019 yılında stratejik nükleer kuvvetlerin sağlamlaştırılmasına ve en modern anti-balistik füzelere karşı koyabilecek gelişmiş füze sistemlerinin çalıştırılmasına öncelik verileceğini beyan etti. Putin, yakında Avangard füze sisteminin seri üretimine başlanarak Rus ordusuna teslim edileceğini duyurdu. Rusya’nın 2018 yılında nükleer üçlüyü (uçak, füze ve stratejik nükleer silah taşıyan denizaltı) güçlendirmeye öncelik verdiğini vurgulayan Putin, bu alanlardaki modern silahların payının yüzde 82’ye ulaştığını söyledi. Moskova’nın gelişmiş silah üretme konusunda önemli başarılar gerçekleştirdiğine dikkat çeken Rusya devlet başkanı, bu silahların Rus silahlı kuvvetlerinin gücüne güç katacağını, bunun da gelecek yıllarda ülkenin güvenliğini garantileyeceğini, güç dengesini ve küresel istikrarı pekiştireceğini dile getirdi. Putin, “Yeni sistemlerimizin sürekli saldırı niteliğinde açıklama yapanları iyice düşünmeye sevk edeceğini ümit ediyorum” ifadelerini kullandı.
مشاركة :